GİZEMLİ ÇOCUK

331 41 183
                                    

~DÜZENLENDİ!~

Ben Linda, Kendimden bahsedecek olursam; 18 yaşındayım, uzun boylu, biraz yapılı, kızıl saçlı, sarı tenli, yeşil gözlüyüm. Okul hayatımda ise hep kendi halinde, sessiz bir kız olmuşumdur.

Her zaman olduğu gibi bugün de okul için uyanıp, üstümü giyinip aşağıya indim.
Merdivenlerden daha inmeden mutfaktan nefis kokular geliyordu. Annem bugün en sevdiğim kahvaltıyı hazırlamış olmalı.

"Günaydın anneciğim." Diyerek yanağına kocaman bir buse kondurdum.

"Günaydın canım." Dedi ellerini havluyla kurularken.

"Hadi gel en sevdiğin kahvaltıyı hazırladım, Tostun soğumasın." Dedi Masaya bir tabak daha koyarken.

"Geliyorum anne." Dedim şu içerken. Bardağı tezgaha koyup masaya geçtim.

"Bugün nasılsın canım." Diye sorduğunda yüzü mi buruşturup cevap verdim.

"iyiyim anne." Dedim ama bugün okulun ilk günüydü. 12. Sınıf oldum artık. Her yıl daha da zorlaşıyordu.

"Oh tabi ki iyi olmalısın ne de olsa bugün okulda yeni yılında ilk günün." Dedi yüzünde ki kocaman gülümsemeyle.

"Evet anne. Ama doğrusu biraz endişeliyim. Bu sene son sınıfım. Ve her sene olduğundan daha zor geçecek."

"Evet Linda. Ama sen her sene olduğu gibi bu sene de başarılı olacaksın ben inanıyorum sana." Ah anne her sene aynı şeyi söylüyordu ama hep aynıydım. Ne çalışkan, ne tembel. Hep olduğum yerde sayıyordum.
B

iz konuşurken merdivenlerden babamın o neşeli sesinizi duydum.

"Günaydın kızlar, Harika kokular alıyorum yine."

"Günaydın Charles." Dedi annem yüzünde ki kocaman gülümsemeyle.

"Günaydın baba." Dedim ağzıma bir parça peynir koyarken.

"Evet benim küçük kızım Chleo nerelerde bakayım?" Diye sorduğunda merdivenlerden inen Chleo'ya kaydı gözüm.

"Burdayım baba, Ve ben küçük değilim 16 yaşındayım." Dedi alaycı bir ses tonuyla sandalyesini çekerken. Ağır bir şekilde ergenlik dönemi geçiriyordu.

"Vay canına çok büyükmüşsün tatlım." Dedi babam gülerken.

Hepimiz kahvaltı yaptıktan sonra, babam ve annem işe gitmek için evden çıktılar. Bende okul için son hazırlıklarımı yaparken dışardan birinin bana seslendiğini duydum. Evet bu Ruby'ydi. Ruby benim en yakın arkadaşımdır. Ve sanırım beni evden almak için gelmiş olmalı. Onu içeri aldım ve biraz bekledikten sonra kapının önünde ayakkabılarımızı giyerken Chleo'nun hâlâ evde olduğunu hatırladım. O benden küçük olduğu için alt sınıfta, ve benden önce çıkması gerekiyordu. Ama hâlâ evdeydi.

"Chleoo, Okula gitmiyor musun? geç kaldın ben çıkıyorum." Diye seslendim ona. Merdivenlerden inerken cevap verdi.

"Gitmeyeceğim bugün." Dediğinde şaşkınlıkla ona bakıyordum.

Üstünde bu güneşli havada palto ve şapka vardı. Nereye gidecekti acaba?

"Nereye bu halde? Hava güneşli ve palto giymişsin." Diye sordum merak bir ses tonuyla.

AŞAĞI DÜNYA'LILARIN KASABASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin