Yalanlar

7.3K 304 4
                                    

    Omuz üstümden bir tık yukarıda kestirmiştim. Ayna da şapşal gibi bakıp bakıp duruyordum. Bu kadar güzel olacağını bilsem, daha önce kestirirdim. Ben ayna karşısında, yeni halime bakarken Pars içeri girip duvara yaslandı.

   "Güzel olmamış mı?" Bakışları bir tuhaf olunca sormuştum.

   Kısa bir tebessüm verip, yanıma geldi. Saçlarımı eline alıp biraz inceledi.

   "Fazla kısa olmuş sanki." Dedi. Yaptığıma pişman olmak üzereydim. "Ama çok yakışmış. Çok güzel olmuşsun." Kulağıma eğilip, söylediğinde keşke daha önce kestirseydim dedim.

   "Beğendiğine sevindim. Benim de çok hoşuma gitti." Deyip aynaya tekrar döndüm. Arkama geçip kulağıma eğildi.

   "Gözlerini kapat." Dedi.

   "Niye?" Aynadaki yansımasından gözlerini devirdiğini görünce başka bir şey demeden kapattım.

   Nefesini ve teninin yakınlığını hissediyordum. Kollarının önümden geçirdiğini karatıları gelip geçince anladım. Ama en ufak temas yoktu. Parmakları çok kısa boynuma dokundu. Sonra dudakları.

   "Şimdi açabilirsin."

   Gözlerimi açınca gördüğüm şeyle donup kaldım. Tabi ki kolye olduğunu anlamıştım. Beni şaşırtan zincirin ucundakiydi. Kolyenin ucu elma şekeri şeklindeydi. Altından ince sap ucu pırlanta paketli görünümlü şekilde yan duruyordu. Hızla ona dönüp kirli sakallı yüzünü ellerimin içine aldım.

   Dudaklarından öptüm. "Sen çok tatlısın." Deyip sarıldım. Tekrar aynaya dönüp inceledim. Baya yakından hem de.

   "Beğendin mi?"

   "Çok. Nerden aklına geldi? Ne ara buldun da, aldın?" Dedim şaşkınlıkla. Çok kısa yüzü düşer gibi oldu.

   Beni kendine çevirdi. "O kadının şirkete geldiği gün almıştım. O yüzden geç gelmiştim zaten. Sonra da bir sürü şey girdi araya veremedim." Dedi.

   Bu kez daha sıkı sarıldım. Ben bu adamı çok seviyordum. "Seni çok ama çok seviyorum." Diye ona da söyledim. Beni daha sıkı sardı, sonra bıraktı.

   "Bu gece partiden erken ayrılacağız. Seninle konuşmadığım şu konu için."

   "Ayıp olmaz mı?" Dedim.

   "Hayır. Fırat'a söyledim zaten. Daha fazla ertelemek istemiyorum." Dedi, sesi hem gergin hem kararlıydı.

   "Benim de seninle konuşmam gerek." Dedim. Ona söylemem gerekiyordu.

   "Ne konuda."

   "Akşam sen söyleyeceklerini söyle, ben sonra söylerim." Dedim.

                     🍎🍬🍎🍬🍎🍬

   Bir gece klubünün deniz kenarına açılan kısmını bu gece için kapatmışlardı. Girmek için klübe girmeye gerek yoktu. Özel olarak oraya açılan bir kapısı vardı. Biz girer girmez, Gamze ve Fırat, yanımıza gelip karşıladılar. Gamze hemen saçlarıma mutlu bir şaşkınlıkla baktı.

   "Saçların çok güzel olmuş." Dedi.

   "Teşekkür ederim. Doğum günün kutlu olsun."

   "Teşekkürler."

   "Gerçekten yakışmış Kainat." Dedi Fırat.

   Pars, Gamze'ye sarıldı. "Doğum günün kutlu olsun. Gamze... Teyze." Deyince kahkaha attım.

ELMA ŞEKERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin