Vatan Sağolsun

Her Yer Karanlık

Vatan söz konusu ise ölüm bizler için bir kurtuluştur.
******
"Yüzbaşım." Ayla Yüzbaşının sesi dağda yankılanmıştı.

"Komutanım." Savaş Üsteğmen hızla ayağa kalktı. Gökhan Yüzbaşı eline bulaşan kana baktı daha sonra Boran kod adlı teröristin gözlerinin içine baktı. Boran gülmeye başladı. Gökhan Yüzbaşı elini yarasına bastırdı patlayan silahtan çıkan mermi omzuna denk gelmişti.

"Ne duruyorsunuz öldürün onları, Türkler buradan canlı çıkmayacak." Boran'ın bağırması ile bir süreliğine susan silahlar gecenin karanlığında yankılanmaya devam etti.

"Vatan söz konusu ise ölüm bizler için bir kurtuluştur." Ayla Yüzbaşının sesi demir kadar sert çıkmıştı.

Ezra hızla yataktan kalktı karanlıkta göremeyip kolunu kapıya çarptı odadan çıkınca salona girdi. Rüyasında Gökhan'ı kanlar içinde görmüştü kendisini bırakıp gidiyordu. Salona girince Hatice Hanım'ı perişan bir şekilde görünce ağlamaya başladı.

"Oğluma bir şey oldu hissediyorum." Anne yüreği hissederdi Hatice Hanım'da hissetmişti.

Her yer karanlıktı gecenin kasveti bir virüs gibi yayılıyordu Gökhan Yüzbaşı sırtını kayaya yasladı kendi kanı avucundan akıyordu.
Ayla Yüzbaşı ise etrafını saran teröristler ile başı dertteydi. Teröristler zaferi elde ettiklerini sanmışlardı.

"Teslim ol Türk askeri." Ayla Yüzbaşı yavaşça ellerini havaya kaldırdı, teröristler Ayla Yüzbaşının teslim olacağını düşünmüşlerdi. Ayla Yüzbaşı çevik bir hareketle kendisine yakın olan teröristin elindeki keleşi aldı.

"Türk askeri asla teslim olmaz. Söz konusu vatansa gözümüz kapalı ölüme gideriz ve bundan korkmayız." Ayla Yüzbaşının sesi kendinden emin çıkmıştı. Teröristin alnının çatından vurmadan önce teslim ol çağrısı yaptı ama terörist teslim olmak yerine Ayla Yüzbaşına zorluk çıkardı. Silahın ürkütücü sesi gecenin karanlığında yankılandı.

"Teslim mi oluyorsunuz yoksa onunla aynı kaderi mi yaşamayı seçiyorsunuz?" Ayla Yüzbaşı yerde yatan teröristi gösterdi. Teröristler teslim oldular.

"Emre, Furkan sizde." Ayla Yüzbaşı, teröristleri Emre Astsubay ve Furkan Teğmene bıraktı.

Bekleyiş.
Bazı durumlarda acı verirdi. Sara ve Kemal kırk sekiz saattir hastanede bekliyorlardı, Sena zor bir hayat geçirmişti küçük yaşta kaçırılmıştı annesini ve kardeşlerini geç bulmuştu annesi ile daha geçirecek günleri vardı ama annesi şehit olmuştu. Annesini geç bulmuştu, erken kaybetmişti. Annesi ile zaman geçirdiği zaman korkuları azalmıştı annesi şiddet gören kadınlar ile savaşmıştı hayatı boyunca. Kemal Dalkıran ve Umman Dalkıran ülkesi için savaşan bir avuç kahramandan sadece birisiydi.

Sena gözlerini açtığında beyaz ışığa baktı son yaşananlar gözünün önüne gelince ayağa kalktı acı içinde inledi yatağın yanında duran düğmeye bastı. Kısa süre sonra Aydan hemşire ve Doktor Ahmet odaya girdi. Ahmet karısının deniz mavisi gözleri ile göz göze gelince gözlerinden bu sefer mutluluk gözyaşları aktı.

"İyi misin?" Sena başını salladı derin bir nefes aldı.

"Gamze ve Kaan iyi mi?" Ahmet karısının deniz mavisi gözlerinin içine baktı.

"Seninle gurur duyuyorum Sena," dedi. Gamze olanları anlatmıştı. Sena annesini defnedikleri gün kendine verdiği sözü tutmuştu.

"Düş önüme lan." Sara duyduğu sesle başını kaldırdı. Gördüğü görüntü ile Tuana'yı, Asrın'ın kucağına bıraktı.

"Ben bir şey yapmadım." Kadın çaresizce kocam dediği adama yalvarıyordu. Ben bir şey yapmadım gün gelecek Sara'nın kızı Tuana'da kocam dediği adama bunu diyecekti şiddet ile kocası ile tanışacaktı Sara henüz bunu bilmiyordu gün gelecek kızı da bu kadın gibi olacaktı bunu bilse kızını gelecekte asla yanından bir an olsun ayrılmazdı.

"Bırak." Tokat atmak için elini kaldıran adamın bileğini tuttu adam öfkeyle Sara'nın alev mavisi gözlerinin içine baktı.

"Kadın bırak beni," diye bağırdı. Sara korkuyla kendisine bakan kadını arkasına aldı.

"Kimsin sen?" Sara'nın sesini duyan adam öfkeyle nefes aldı.

"Benim adım." Sara adamın sözünü kesti.

"Kim olduğun ile zerre ilgilemiyorum kimsin sen ki bir kadına el kaldırıyorsun," diye bağırdı.

"Sanane lan benim karım ister döver, ister severim sen." Adam sözlerinin devamını getiremedi. Sara sertçe adama tokat attı. Bu yüzden adamın sözleri yarım kaldı.

"Sen bana nasıl vurursun?" Adam, Sara'ya vurmak için elini kaldırdı.