21. Bölüm: Gitme bu gece

2.1K 74 40
                                    

Berke'nin beni aniden kucağına alması ile küçük bir çığlık çıktı ağzımdan. Bir eli sırtımı diğeri ise diz kapağımın altından tutuyordu. Yüzünü biraz daha dikkatle inceledim. Ellerimi yeni traş ettiği yüzünde gezdirdim. Balkondan çıkmış salonun koltuklarına doğru gidiyorduk.

"Sakallarını çok seviyordum ben, niye kestin? " Beni indirmeden koltuğa oturdu.

"Okul arkadaşımın da olsa kurallar var ve arada sırada uymam gerekiyor. " Ellerini yanağın da gezdirdi. "Uzamıştı zaten. Hem kötü mü olmuş?" Kaşlarını çatmıştı. Gerçekten merak ediyor gibiydi.

Kıkırdadım. "Beş yaş küçülmüşsün, küçük." Son da ki kelimeyi özellikle bastırarak söyledim. Dalgaya alarak söylemiştim. O da farkındaydı zaten. Her hali ayrı güzel ve özeldi. Eli ağır bir yavaşlık ile sırtımda gezindi.

"Çok yakışıklı olmuşum değil mi?" Sırtımda gezinen eli dikkatimi dağıtırken kafamı salladım. Şu an neye evet dediğimi bile bilmiyordum. Kendimi rezil etmemek için gözlerimi kapatıp dikkatimi toplamaya çalıştım. Bu şekilde dokunuşunu daha farklı bir şekilde hissedince aniden açtım gözlerimi. Kafamı yana çevirip Berke ile göz göze gelmemizi sağladım.

O kadar dikkatli bakıyordu ki, içim gide gide ben de aynı dikkatle onu izledim. Gözlerine bakarken sanki yine o küçük çocuğa bakıyor gibi hissettim.

"Berke hiç küçüklük fotografın var mı? " Eliyle belimi kavrayıp kucağına iyice yerleşmemi sağladı. Kafamı göğsüne yasladım ve o güzel melodiyi dinledim. Ben sorduğum soruyu unutmuştum onun konuşması ile kafamı daha da bastırdım göğsüne.

"Var ama hatırlamak istemediğim şeyler var o kareler de o yüzden yıllardır bakmıyorum." Duraksayıp ellerini saçıma götürdü ve hafif hafif okşadı.
"Annemin yüzü mesela, hem bakıp fotoğrafı öpeyim yüzünü tekrar hatırlayayım istiyorum hem de içimde öyle bir öfke var ki tüm fotoğrafları yakayım istiyorum. "

Sadece tek bir yere takılmıştım. Yüzünü tekrar hatırlayayım istiyorum onu unutmuş muydu? Yüzünü, bakışlarını saçlarını...

Acısını anlayamıyordum çünkü annemle aram çok iyi olmasa da iyiydi. O yüzden sadece empati yapıp ne hissettiğini anlamaya çalıştım.
Kalbimin üstüne düşen ağrı ile yutkundum, ben sadece düşünürken bile bu kadar acı çekiyorsam o hem anne hem babasından iyi muamele görmemiş biri olarak daha çok canı yanıyordu. Ellerimi sıkı sıkı beline sardım.

"Özür dilerim. Ben hatırlatıp seni üzmek istememiştim. " Saçlarının üstünü öpüp durdu orda. "Önemli değil, dert et diye söylemedim. "

Ellerimi sabit bir yerde tutmak istemedim. Yavaş yavaş vücudunda dolaştırmaya başladım, parmak uçlarım soğuktu. Onun vücudu ise sıcacıktı, sıcak beni daha çok kendine çekerken vücudu kasılmaya başladı. Üst üste yutkunup elini belime bastırdı

"Küçük, bilmediğin toplara girme." Ellerimi çekip yüzüne baktım. Kaşlarını çatmış duvara odaklanmıştı.

"Şey rahatsız olduysan yan tarafta oturabilirim." Gözleri aniden bana dönünce gözlerinin ne kadar karardığını fark ettim. O güzel mavi gözleri şimdi o kadar koyulaşmıştı ki. Lacivert gibiydi sanki.

"Rahatsız olmadım ama kalksan senin için daha iyi olur." Elleri hâlâ belimdeydi. Fark etmesini umarak kalkmaya çalıştım. Tabi ki de beceremeyip oturduğum yerde kaldım.

"Ama ellerin belimdeyken kalkamam ya hani? Çeksen mi acaba?" Dudaklarını ıslatıp kafasını salladı, elleri yavaş yavaş belimden ayrılırken bende kalkıp yani başına oturdum.

Psikopat Lise Aşkı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin