Kral Leo bugünkü balodan sonra yine sinirli bir şekilde büyük salonu terk etti. Asi, başına buyruk kardeşi Prenses Amy o lanet yüzünü yine kimseye göstermemişti. Her zaman yaptığı bu davranışa alışılmıştı aslında ama abisinin emirlerine karşı gelmesi ona bağlı beyliklere karşı küçük düşmesine neden oluyordu. Leo artık bu saygısızlığa dayanamıyordu. Hızlı adımlarla Amy nin odasına doğru yöneldi. Biraz ilerledikten sonra gelen sesler onu durdurmuştu. Bu erkek kardeşi Teo nun sesiydi. Ah tanrım yine ne işler karıştırıyordu bu serseri böyle. Anlaşılan bir hizmetçi kızı daha köşeye sıkıştırmıştı. Ama kardeşinin de hakkını yiyemezdi. Teo bir tanrı edasıyla sarayın içinde dolaşıyor bütün kızların gönlün7 hoplatıyordu. Yakışıklılığı diğer ülkelerde bile konuşulan bir gerçekti. Kaç kral kardeşiyle evlenmek üzere kızlarını Teo nun ayağına kadar göndermiş ama kardeşi gönderilen prenseslere göz ucuyla bile bakmamıştı. Gerçi bu huyunu kimden aldığı ortadaydı tabiki kendisinden. Leo bu düsünceleri gülümseyerek taçlandırdı. Ama hemen aklından sildi. Ne de olsa suan Teo nun karşısında titreyen bir kalbi kurtarması gerekiyordu. Boğaz temizleme sesini çıkarttığı an hizmetçi kendini topladı ve Teo dan koşar adımlarla uzaklaştı. Leo hizmetçi kızın uzaklaşmasını izledi ve köşeyi döndüğüne emin olduğunda yüzünü sertleştirmeye çalıştı. Ama bu yalandan kızmalar kardeşine işlemiyordu. Teo nun yüzüne hınzırca bir gülümseme yayıldı. "Ekselansları." dedi alayla. Demek kardeşi onunla oyun oynamak istiyordu. "Prens Teo" dedi aynı tonda alayla. "Sevgili abicim her seferinde bu anı bozmanızın nedeni beni kıskanıyor olmanız olmalı." Leo kısa süren bir kahkaha attı. "Keşke öyle bir şey olsaydı kardeşim ama ben senin iyiliğin için yapıyorum bunları." dedi. Bu sefer kahkaha atma sırası Teo daydı. "Acaba bunun neresi benim iyiliğim anlayamıyorum efendim."dedi sakince. İşte o an kafasını kaldırdığında abisinin gözlerinin uzaklara daldığını gördü. Bunu gözlerinin yeşilinin koyu birer zümrüte döndüğünde anlamıştı. Uzun bir sessizliğin ardından Kral Leo düşüncelerinden sıyrılıp konuşmaya başladı "çünkü her kırılan kalbin bir intikamı vardır Teo." bu sözleri söylediğinde iki kardeşin aklından geçen bir tek isim vardı. Prenses Amy...
Arkadaşlar şimdiden okumaya başladığınız için hepinize teşekkür ediyorum ve hikaye hakkında ufak bir kaç ayrıntı vermeliyim. Hikaye karakterleri tamamiyle benim hayal ürünümdür. Geçtiği zamanlar ortaçağ dönemleridir. Medyadaki yakışıklı kralımız Leo :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILDIZLAR GÖKYÜZÜNDE YÜZER
Historical Fictionİntikam için çarpan bir kalbin yaşadıkları Amy'i kana susamış bir katile çevirmeye yetecek mi? Kırılan kalbini yakışıklı prensin aşkıyla onarabilecek mi yoksa kardeşinin intikamını almak için onun aşkını mı kullanacak. Kafası karışan Amy bu sırada...
