Bu dünkü gördüğümüz oğlanlar değil mi? Bunların bu saate ne işleri var ki? Hemde bizim yetiştirme yurdun bahçesinde... Yanlarına gittiğimizde Ali: Abi yakalandık! Savaş: Hadi ya, şimdi ne yapacağız? Selin: Allahım bunlar ceset gömüyorlar! Siz adam öldür... Savaş: Ya lütfen bağırma, biri duyucak şimdi Nazlı: lan siz ne ayaksınız oğlum! Savaş: Siz kimsiniz ki? Nazlı: Biz GÜNEŞİN KIZLARIYIZ Ali: Şaka mı bu? (Sırıtır) Savaş: Bunlar dünkü gördüğümüz kızlar değil mi? Ali: Evet onlar.. Selin: Ya ben bayılacağım şimdi... Nazlı biz en iyisi uzayalım yavaştan Nazlı: Evet bencede Yavaştan kaçmaya çalışıyorlardı Savaş: Hayır olmaz! Bakın bundan sonra siz bizim suç ortağımızsınız Selin: Suç ortağı mı? Nasıl suç ortağı ya? Biz bir şey yapmadık Savaş: Evet suç ortağı. Böyle bir gece yaşanmadı. Hiç bir şey görmediniz ve hiç bir şey duymadınız! Anlaştık mı? Yetimhanede büyüyen iki kızın hayatını merak ediyorsanız okumaya devam edin :) Bütün SavNaz'cılar ve AlSel'ciler buraya....

"Merhaba mavilere sakladığım kadın...Ben seninle kalamasam da,sen hep mavi kal"

Selin: babası yurt dışında doktor. Annesi ölmüş. Teyzesi güneşle birlikte yaşıyor. Harika bir piyanıst ünversite 4. Sınıfda. Ali: Gerçek aşkı arıyor ve çevresindeki hiçkimseye güvenmiyor. Haluk Mertoğlunun oğlu. Doğuştan ressam ve aşçılığa merak salmış en büyük hayali resimlerini sergilediği ve sıcak yemeklerinin aşı olduğu bir yer açmak. Haluk: Alinin babası. Zengin bir iş adamı. Sevilay: Alinin annesi kibirli ve kendini beğenmiş. Pisikolojik sorunlar yaşıyor aynı zamanda modacı. Nazlı: Güneşin üvey evladı aynı zamanda güneşin lokantasında ona yardım ediyor Selinede güneş baktığı için selinle kardeş gibiler. Selinden bir yaş büyük ve pastacılığı bitirmiş. Savaş: Alinin kuzeni aynı zamanda nazlı gibi annesi ve babası ölmüş. Ona hep haluk sahip çıkmış. Zafer: Selinin babası. Yurt dışında doktor. Kızına çok uzak ve soğuk. Selinle arası limoni. Güneş: genç alımlı ve güzel bir bayan , selinin teyzesi ve nazlının annesi. Ablası öldüğünden beri seline o bakıyor. Aynı zamanda selinden bir yaş büyük nazlıyı yetimhaneden almış ve sahiplenmiş. Sevgi dolu bir kadın ve aşcı.

HANTOL VE GENGAM 'IN HİKAYESİ.... İLİŞKİ DURUMU:KARIŞIK

Ben Cengiz Doruk. 180 cm boyunda, kumral saçlı, mavi gözlü, 85 kiloyum. Güçlü bir Mafya Babasına çalışıyorum. Patronumun adı Ramazan Aynaoğlu ve onun için herşeyi yaparım. Âdeta kardeşim gibi severim. O da beni kardeşi gibi sever. İkimiz de birbirimiz için her şeyi yaparız, canımızı bile veririz.

'' Evlenmek üzere olan bir kadına yüreyecek kadar saygısızsınız . '' dedim onun büyük ellerinin arasında kalan ince bileklerimi kurtarmaya çalışırken . '' Evlenmek üzere olan bir kadın benimle yattığında bende normal tepki veremiyorum doğal olarak '' dedi zümrüt yeşili gözlerini benim buğulu kahvelerimle birleştirdiğinde . Haklıydı onunla birlikte olmuştum , hem de saniyeler , dakikalar ve saatlerce . '' İkimizde biliyoruz ki o içki normal değildi . Asla 3 bardak ile devrilecek bir insan değilim . '' Yavaşça çıkardı yanaklarında sakladığı derin çukurlarını . Bir şey sakladığı her halinden belliydi . ...

Zoraki evlilik yapıp evlenip mutlu olanlarda var Olmayanlarda var Ama onlar mutlular

Güneş,beyaz atlı prensini 35 yaşında, 3 kız büyüttükten ve aşktan tamamen umudunu kestikten sonra bulur. İstanbullu iş adamı Haluk Mertoğlu'nun evlilik teklifini kabul ettiğinde, Güneş ve birbirinde bela kızları Mertoğlu ailesinin değişik hayatına bomba gibi düşerler. Yeni hayatlarından hepsinin dilekleri ve beklentileri farklıdır ancak;Mertoğlu ailesinin hayatları göründüğü kadar kusursuz değildir. Güneş ve kızlarının gelişiyle geçmişin sırları bir bir dökülmeye başlayacak.

Sadece bir göz atsanız yeter

Bir umut doğar kardan ince😌⚫🔵💙