Mahalle Serileri.
29 historias
SANA UZAK YAKINLAR por halapenobiberi
SANA UZAK YAKINLAR
halapenobiberi
  • LECTURAS 579,070
  • Votos 32,194
  • Partes 21
Koskoca dünyanın kendine kıyasla, küçücük bir mahallenin ismiydi Tanyeri. Kendi içinde büyük dertleri olan, onlarca insana ev sahipliği yapar ve ayrı ayrı korurdu her birini. Füsun, üniversiteyi bitirdikten sonra, evine artık mesleğini yapmaya hazır bir hemşire olarak dönmüş, senelerdir uzak kaldığı mahallenin içinde eski yerini bulmaya çalışıyordu. Korkut, onca senenin ardından annesine kavuştuğunda, beklemediği şeylerle sarsılacak, gerçeklerin ağırlığı altında ezilecekti. Onun mahalleye dönüşü ve bir fırtına edasıyla Füsun'un hayatını girişi neleri değiştirecekti? Peki ya Korkut, içine bulaştığı sorunlardan kurtulmaya çalışırken, bir de senelerdir içinde tuttukları ona ağır gelmeye başladığında neler olup bitecekti? Füsun'un yıllardır bildiğini zannettiği her şey, bambaşka gerçeklerle karşısına geçtiğinde, yaşananları nasıl karşılayacaktı? Tanyeri'nin küçük karmaşası herkesi kolları arasına çektiğinde, olacakları hiç kimse tahmin edemeyecekti. Mahallenin birbirlerine en uzak ama aynı zamanda en yakın olan iki sakini, kalplerinin karşısında kaldığında zaman nasıl bir yol izleyeceklerdi? • [V.XII.MMXXI]
BATI MAHALLESİ por beyazbutterfly
BATI MAHALLESİ
beyazbutterfly
  • LECTURAS 158,163
  • Votos 6,749
  • Partes 25
TAMAMLANDI! Mahur Hüma Çağıl yirmi bir yaşında, monoton hayatını yaşayan, üniversitelerarası tiyatro yarışmasına hazırlanan ve her gün ona aşık bir sürü insanla uğraşan normal bir kızdır. Ancak geride bıraktığı geçmişini hatırlamak istemiyor, hep önüne bakması gerektiğini savunuyordu. İnsan vücudunda kan akışını kontrol eden kalbin, artık sadece kendi işiyle ilgilenmesini diliyordu. Ama Müslüm Gürses "aklımdan geçen sözler, kalbimden gelen sesler" derken kesinlikle onun geride bıraktığı hislerinden bahsediyor olmalıydı. Fakat şarkının devamında "hepsi bir orman oldu, bir kibritle yok oldu" diyordu büyük usta. Mahur Hüma kendi kulvarında dolanırken ve yakarken kibritin ucunu alev alev, hemen karşı apartmanda yaşayan bir zamanlar destansı aşk yaşadığı ve aynı zamanda abisinin en yakın arkadaşı olan Simurg Mejdinov'un kalbini de yaktığını bilmiyordu oysa. "Zaten bugün çok yoruldum. Bir de üzerine paltomu kirlettin. Daha fazla beni sinirlendirmeden sus." "Sen sus dediğinde ben susmuyorum yalnız." Bu adamla uğraşmaya bayılıyordum. Ellerini ceplerine soktu. "Susman için farklı yöntemler mi denemem gerek illa?" Ben de ellerimi ceplerime soktum. "Nasıl yöntemlerden bahsediyoruz?" "Nefessiz bırakacak yöntemler." dedi. Mahalle kurgusudur. Herhangi kötü ünsür barındırmıyor. (şiddetli kalp acısı yaşamanız dışında) ©Hayale Aliyeva, 2022
CEVİZ AĞACI MAHALLESİ por mariematisse
CEVİZ AĞACI MAHALLESİ
mariematisse
  • LECTURAS 3,306,609
  • Votos 125,316
  • Partes 49
Ceviz Ağacı Mahallesi'nin gölgesi bahar ayında yeryüzüne dokunurken içerisinde bulunan yaşantılar da birbirlerine dokundu. Sıcacık insanların sıcacık mahallesine ve oradan da evlerinin içine misafir olduğumda çok küçüktüm ama anımsıyorum, çocuksu mutluluğum o kadar gerçekti ki içim içime sığmıyordu. Sonra büyüdüm ve onlara dahil oldum, onlara karıştım ve Ceviz Ağacı Mahallesi'ndeki ağaçların şekline girdim. Aşk bir diken gibi tırmandığım ağaçların dallarından tenime doğru uzanıp bedenimi baştan sonra doğru keserken gözlerimdeki sıcak yaşları yeryüzüne davet ediyordum. Aşık olacak kadar büyümüş, aşka düşecek kadar sersemdim. Ama mutluydum, Ceviz Ağacı demek mutluluk demekti. Ceviz ağacı demek buralarda, tepesindeki çalıkuşu demekti. Ve ben... Kızıl Çalıkuşu'ydum. .... Onların aşkı dillendirilemeyen bir lanet gibi içlerinde dağlanırken mahalleye düşen yağmur damlalarına arkadaşlık etti. Sonra mahallenin açık pencerelerinin birinden usulca bir şarkı yükseldi ve Ceviz Ağacı'na yayıldı. "O gözler bana eskisinden yabancı, Gönlümdeki bu sevda hiç bitmeyen bir acı." ... Bu kurgu iki kitap halinde yayınlanacak ve ikisi de burada toplanacaktır. 1.Kitap - Kızıl Çalıkuşu (Tamamlandı) 2.Kitap - Hüzün Kovan Kuşu (Tamamlandı) ... Bu isimle yazılan ilk kurgudur. Kapak için birkadehsevgi-'ye teşekkürler. Tüm Hakları Saklıdır, kurgu tamamen yazara aittir ve çalıntı durumunda yasal işlem başlatılacaktır.
ALTINDAĞ MAHALLESİ por cokkonusanpapatya
ALTINDAĞ MAHALLESİ
cokkonusanpapatya
  • LECTURAS 6,196,436
  • Votos 239,657
  • Partes 41
Yavuz abi, topuzumdan firar eden saçımı okşayarak kulağımın arkasına ittirdi. Ilk defa bu kadar yakındık ve ilk defa saçlarıma dokunmuştu. Bu hareketi yutkunmamı sağladığında merhem sürmeyi bitirdiğim elini bırakıp kullandığımız eşyaları tekrar kutuya koymaya başladım. "Sinan'ı gerçekten seviyor musun?" Yavuz abinin sorduğu sorudan sonra hareketlerim dondu. Afalladım. Aptalın tekiydim! Hani ben bu adama yaklaşmayacaktım. Anlamıştı işte! Ne diyecektim şimdi ben? "Yavuz abi-" "Merak etme kimseye söylemem!" Dediğinde sesi o kadar sinirli çıkmıştı ki bir anlık gafletle yüzüne bakmıştım. Aramızdaki yakınlık beni daha çok germeye başladı, bakışlarındaki donukluk üşümem için yeterliydi. Siyah sakallarının altındaki çenesi daha çok gerilmeye başladığında ela gözlerini gözlerimden çekti.
BADE (Mahalle Serisi - II) TAMAMLANDI por buselikmakami
BADE (Mahalle Serisi - II) TAMAMLANDI
buselikmakami
  • LECTURAS 145,331
  • Votos 3,659
  • Partes 30
Bir, Badem Şekeri varmış.. Tadını alan, bir daha bırakamazmış. "Ah; badem şekerim!" Mahalle Serisi - II *Yetişkin İçerikli Unsurlar Barındırmaktadır. Bu kitaba başlarken bu konuyu bilerek okumanızı tavsiye ederim.
AĞAÇKAKAN por Bubenimtekhayalim
AĞAÇKAKAN
Bubenimtekhayalim
  • LECTURAS 7,057,123
  • Votos 314,812
  • Partes 57
*** "Hiçbir şey beni senin bu korkaklığın bu ilişkiye sahip çıkmayışın kadar üzemez. Seni seviyorum diye senden vazgeçemiyor değilim. Bugün olmaz yarın. Vazgeçerim. Bir başkasına aşık olurum!" dedim öfkeyle. Elini ağzıma kapattı, bir elini belime koyarak bedenimi kendine çekti. Savrulan bedenimin eğer tutmasaydı düşeceğine emindim. Ellerimi göğsüne koydum. Gözlerinin içine bakarken çatık kaşlarının altındaki yeşil gözleri, benim günlerdir denediğim ama yapamadığım şeyi yapıyordu. Öfkesini, bedenime ince ince işliyordu. "Madem öyle... Hazırlan." Elini çekmediği için anlamadığımı sadece bakışlarım ile iletmeye çalıştım. "Bir ay sonra nişan, şubat tatilinde düğün." Ben söylediklerinin etkisi ile şok olurken arkasını döndü, bizim evin bahçesine doğru bir iki adım attı. Ondan çıktığına emin bile olamadığım gür bir sesle bağırdı. "Aytekin!" Kalbim korku ile kasılırken yanına koştum. "Ne? Ne yapacaksın? Hey!" Beni dinlemedi, önüne geçip durdurmaya çalıştığım bedenini sola kaydırdı, bir daha bağırdı. "Aytekin!" Bizim evin ışıkları ile birlikte Cemile teyzelerin ışıkları da açıldı. "Ferhan..." Dediğimde bakışlarını ağabeyimin penceresinden bana çevirdi. "Ferhan yok..." dedi alayla. "Ferhan ağabey diyeceksin." Ellerini havada iki kez itiraz edercesine salladı. "Pardon! Korkak, gururlu, aptal ve sevmeyen Ferhan ağabey diyeceksin!" Bizim evin kapısı açıldığında son kez onu durdurmaya çalıştım. "Ferhan böyle değil. Bir anlık öfke ile değil!" dediğimde ellerimi tuttu, göğsünden indirdi. "Ne bağırıyorsun lan?" diyen ağabeyime aldırmadan bana bakarak konuştu. "Gözünde adamlığım kalmadı ya, bırak onun gözünde de kardeşliğimiz kalmasın. Ama sen..." Bakışlarını yanımıza gelmesine bir iki adım kalan ağabeyime çevirdi. "Bu saate sonra vazgeçme hakkına sahip değilsin." ***
GÜN IŞIĞI GİBİ por beralleo
GÜN IŞIĞI GİBİ
beralleo
  • LECTURAS 810,526
  • Votos 38,116
  • Partes 31
KARAKURT MAHALLESİ • SERİ 1 Kamyondan inmek için ayağımla koyulan merdivenleri ararken bulduğumu düşünüp adımımı attım. Elimdeki geniş koli yüzünden önümü göremiyordum. Ayağım basamağın yarısına denk gelmiş olmalı ki dengemi kaybedip bedenim sağa doğru yalpaladı. O arada kutu elimden düşmüş ağzımdan kısık bir çığlık kopmuştu. Yer çekimi kanunlarına göre benim şuan yerde sert zeminin üzerinde olmam ve acıyla kıvranmam gerekiyordu. Ama değildim. Korkudan sımsıkı kapattığım gözlerimi yavaşça açtım. Bir adamın kucağında kedi yavrusu gibi büzüşmüş, korkudan kalbim gümbür gümbür atarken kaskatı kesilmiştim. (+18) *BM* *
Seninim Son Kez (Düzenleniyor) por kimselerduymadi
Seninim Son Kez (Düzenleniyor)
kimselerduymadi
  • LECTURAS 2,440,857
  • Votos 66,028
  • Partes 44
"Bak ulan bana!" Diye bağırdığında komodinin üzerindeki su bardağını yere fırlattı ve bardak tıpkı benim kalbim gibi gözümün önünde parçalara ayrıldı. "Gözümün içine bak ve öyle sensiz nefes almak istiyorum de!" Boğazı yırtılırcasına bağırırken benim sol gözümden bir yaş düştü ve bunu görmemesi için hızla elimi kaldırarak sildim. "Birbirimizi daha fazla tüketmemek için buna ihtiyacımız var. Ben çok yoruldum Asaf." Dediğimde istediğini yaparak gözlerimi güzel yüzüne çıkarmıştım. "Her şey çok üst üste geldi. Boğuluyor gibi hissediyorum. Bana biraz müsade et." Dedim. Başını arkaya atarak duvara yaslarken sesli acı yutkunuşuyla bakışlarım hareket eden adem elmasına kaydı. Başını duvara sertçe vururken "Bensiz nefes almak istiyorsun..." Diye mırıldandı. Gözlerini benimkilere diktiğinde orada bu isteğimle oluşan hayal kırıklığının parçalarını gördüm. Hepsi tamda şu an kanatırcasına kalbime saplandı. "Ben bir an önce evlenelim derken sen bana gelmiş sensiz nefes almaya ihtiyacım var diyorsun!" Dudaklarından dökülen kelimeler zehirli bir ok gibi bana saplandığında "Ama benim sensiz nefessiz kalacağımı düşünemiyorsun!" Diye bağırdı. Gözlerine baktığımda kalbime giren acıyı sonlandıramadım. "Anlamıyorsun beni." "Sana her zaman net olmuşken senin bana olan bu güven problemini anlamıyorum, anlamayacağım." Ben sustum, o sustu. "İstediğin gibi olsun." Dediğinde odadaki o sağır eden sessizlik artık onun soğuk sesiyle bozulmuştu. Yanan tenime rağmen soğuk sesi buz tuttuğumda bakışlarımı ağırca yüzüne çıkardım. "Görüşmeyelim." Dedi gayet kararlı bir şekilde. Az önce benim istediğim şeyin şimdi onun dudaklarından çıkması canımı neden bu kadar acıtmıştı? "Gelmeyeceğim, aramayacağım, sormam bile. İstediğin kadar bensiz rahat bir nefes alabilirsin." (Yetişkin içerik ve küfür vardır!)
Yıldız Mahallesi por TheAlien01
Yıldız Mahallesi
TheAlien01
  • LECTURAS 358,782
  • Votos 16,506
  • Partes 23
.... 5 yıl önce... "Kızım,senin bu saatte buralarda ne işin var?!Ya ben olmasaydım?!Kim kurtaracaktı seni?" Genç kız kaşlarını çatarak kaşı patlamış genç adama baktı."Ben kendimi koruya bilirim!Boş yere kavga ettin,Abi.Bak dudağın da patladı." Genç adam başını yukarıya kaldırarak sabır çekti.Hala kendimi koruyabilirim diyordu genç kız.Ya koruyamasaydı!Ya kendisi burada olmasaydı?Ne olacaktı?!5 adamla başa çıkabilir miydi,gerçekten? Genç kız koluna bağladığı mor fuları açıp eline aldı.Genç adama yaklaşarak fuları dikkatle kaşına bastırdı. Genç adam kaskatı kesilmişti.Neydi bu böyle?Kalbinin bu kadar hızlı atması normal miydi? Başını yavaşça eğip genç kıza baktı.Genç kız ise oralı olmayıp dikkatle yarasını temizliyordu. Genç kız başını yukarıya kaldırmasıyla genç adamla göz göze geldi.Genç adamın bakışları değişmişti.Öyle derin bakıyordu ki bir an genç kız o gözlerde boğulacağını sandı.Genç adamın adem elmasının hareketi ile yutkunduğunu anlamıştı,genç kız. Gözlerini kaçırdı genç kız.Halbuki genç adam onun gözlerini kaçırmasını istemiyordu."Demir Abi,fuları yarana bastır.Kanı dursun.Ben de eve gidiyorum." Genç adamın bir şey demesine izin vermeyip koşarak evine yöneldi genç kız,arkasında fuları yarasına bastırarak onu hayran hayran izleyen genç adamdan habersiz... ...
YEŞİLTEPE MAHALLESİ  por kubraayilmaz_
YEŞİLTEPE MAHALLESİ
kubraayilmaz_
  • LECTURAS 84,449
  • Votos 2,250
  • Partes 11
"Mirza abi, olmaz b-ben bu olanları yaşanmamış sayıyorum." "Sakın Aslım, sakın. Bana bunu deme, beni diri diri mezara koyma. Çok seviyorum Aslım, herşeyden herkesten çok seviyorum." "OLMAZ, BİZDEN OLMAZ. S-Sen benim abim sayılırsın." "DEĞİLİM LAN DEĞİLİM." Derin bir nefes alıp, sakinleşip konuşmaya başladım. "Mirza abi, biz aynı mahallede büyüdük, iki kardeş gibi. Olmaz böyle bir şey olamaz." "Aslım, lütfen böyle söyleme. Biraz beni dinle, hemen kestirip atma." Sinirle saçlarımı çekip, etrafıma baktım. Abim dediğim adam, beni seviyordu. Denizin kokusu burnuma geldiğinde birazda olsa sakinleşmiştim. Mirza'ya baktığımda yavaşça yanıma gelip, ellerini yanaklarıma koydu. Gözlerimi kapatıp, derin bir nefes aldım. Kafamı göğsüne yasladığında ellerimi beline sarmıştım. "Sana aşığım Aslım." Titrekçe nefesimi, verdim. Saçıma konulan öpücükle biraz da olsa sakinleşmiştim... 《》《》《》《》《》 İlk yayınlanma tarihi: 01.04.2020 《》《》《》《》《》 Kapak tasarımı: sehrialem