''Seni ölmeni isteyeceğin kadar dövebilirdim,'' neredeyse sırtüstü uzanacak olan bedenine doğru usulca eğilmiş, ellerimi yatağın iki yanına yerleştirmiştim. ''Ama tanrı'ya şükret ki o vakit seni bulacak hiçbir bilgiye sahip değildim.'' ''Ben tanrıya inanmam. Ama arada bir tanrı olduğuma inananlar çıkmıyor değil tabii.''

[tamamlandı.] "nişancı bakışlar, asil duruş ve hiç değişmeyen o çatık kaşlı yüz ifadesi... korumam jeon jungkook'u çekici hale getiren birkaç özellikti bunlar." @wwtgww.

- two shot "jeon jungkook'tan nefret ediyordum ve nefretle alevlenen ilişkimiz beni rahatsız etmiyordu. bedenine, kalbine ya da zihnine sahip değildim, ona ait hiç değildim ve hayalini kurduğum şeylerin hiçbiri onda yokken ona karşı duyduğum sempati ondan nefret etmem için en büyük sebepti." [ enemies2lovers ] for; liv.

- one shot "taehyung ajansının zoru ile geldiği spor salonunda tanıştığı özel öğretmeninin bu kadar çekici olmasını beklemiyordu."

🍇 smuttwoshots • neighbours!au ❝jeongguk, kapı komşusundan nefret ediyordu. en az ondan hoşlandığı kadar.❞ seme!tae uke!gguk

"Uykunda konuşuyordun, güzelim. Uykunda çok fazla konuşuyordun." "Senin yüzünden, Jungkook." dedim, sıcak çarşafların arasında saçlarım, pürüzsüz boynunu süpürürken. "Senin yüzünden."

"Aşıkmış,'' derken alaycı gülümsemesi yüzünü süslüyordu. ''yalnızca sarhoşsun, Jungkook.'' make up sex. smut. hyung kink. çok az bdsm. handjob, blowjob. drunk au.

🎀 smuttwoshots ❝taehyung, öğrencisi jeongguk'un gözlerinin içine bakarak bir lolipoba ağız işi vermesinden nefret ediyordu.❞ seme!tae uke!gguk

jeongguk'un üstesinden gelemediği bir sorunu var ve taehyung dünyanın en yardımsever insanı. taekook, one shot