⠀ོ
4 stories
ALACA (İslami) by svgiiklc
svgiiklc
  • WpView
    Reads 8,176
  • WpVote
    Votes 770
  • WpPart
    Parts 17
Genç adamın sinesini tokatlıyordu nefesi. İçinde Yemen'den başlayan bir alev... Aldığı havadisi, canı pahasına yetiştirmek için koşuyordu Filistin topraklarında. Öyleki karşısına dağ çıksa, eriyecekti heybetinden. Bir an sendelese yeryüzü birbirine girecekti. Ciğerleri parçalansa da, nefesi tutulsa da, Endülüs'ten bir ateş bağrında yansa da durmayacaktı. Yıllardan bir dava sırtlanmıştı omzuna, duramazdı. Bir saniye sendelese dağlar denizlerle bir olacaktı. Koştuğu sokaktaki heybetli adım sesleri sonsuza dek durmamaya yeminliydi. Ta ki tüm heybetiyle narin bir bedene çarpıp yerle bir olana dek... *** "Yesrib'den, Habeş'e. Endülüs' ten Yemen'e... Vahyin daveti kuşatsın gönülleri. Ve seslenin zalimin sinesine; "Ammar Kudüs'ün anahtarını almaya geliyor." deyin..." (Telif hakları saklıdır. Kitabın bütün hakları şahsıma aittir. Alıntı yapılması, izinsiz kullanılması veya herhangi bir işlem yapılması takdirinde; 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nda yer alan hukuk davaları kuralları devreye sokulacaktır.)
+22 more
Sarıklı (tamamlandı) by -mkaranfil
-mkaranfil
  • WpView
    Reads 318,198
  • WpVote
    Votes 32,963
  • WpPart
    Parts 43
Peki ya biz? Açılmak üzere duran süslü bir kurdale miyiz? Yoksa açılması neredeyse mümkün olmayan gösterişsiz bir kördüğüm mü?
Mübarek by nimlahza
nimlahza
  • WpView
    Reads 313,283
  • WpVote
    Votes 27,751
  • WpPart
    Parts 26
[Bazen doğru insanı yanlış seversin.] Hüzünlü bir güzellikti adam. Acıyla karılmış; azapla yoğrulmuştu... Ama öyle güzeldi ki, genç kadın biraz daha yaklaştı yatağa. Gözleri kapalı olduğundan göremediği şiir işli bakışlarının bergüzarına sarılıp kahverengi saçlarının alnına dokunuşunu, kaşlarının gözlerini saran kavsini seyretmeye durdu. Rüyası olmak istedi adamın, onu böyle huzura erdiren olmak istedi. Sonra dokunmak istedi yüzünün latif çizgilerine, hayal olmadığını bilmek istedi. Lakin ona avuçlarını süt bardağına bastırmaktan ötesi düşmezdi. Öylece adamı içine yazana kadar seyretti, sonra da yüreği yaralı arkasını dönüp gitti.
SİYAH VE BEYAZ/İslami (Hikaye Tamamlandı) by svgiiklc
svgiiklc
  • WpView
    Reads 344,165
  • WpVote
    Votes 34,053
  • WpPart
    Parts 72
Ben Onun edep ve haya gömleğinin iliklerinde takılı kalmıştım. Seviyorum dediği kadar var, gidiyorum dediği kadar yok olmuştum... ***** Boğazımı yakan yumru ile kitabevinin uzun rafları arasına diz çöktüm. Sesim çıkabildiği kadar bağırmaya başladım. "Bir yaz akşamı tanıştığım adam; bedenim huzurun hüzünleri ile sarsılırken, avuçlarımı yakan yokluğun mu boğazıma dizilen? Kalbim, göğüs kafesimin terasında, senin yokluğunu yudumlarken, hangi adaletsiz hareketin kararsız bekleyişi bu? Hakka giden yol, Hakk için "Ekim" olmuş olan yolların bana olan itaatsizliği neden? Bu kayboluşları, Rab'den sunulan saki gibi içen zihnim firar etti desem, dökülür mü gönlün benim olduğum çıkmazlara? Sensiz her ezan bir sessizlik... Gel desem, düşer mi o sergüzeşt ruhun, benim süslediğim mabedlere? Ey varlığı ile Hakka götüren, güzel gülüşlüm; çıkıver benim olduğum yollara aniden... Korkuyorum, belki aniden karşıma çıkarsın diye, sokaklarını hiç terk etmediğim Ankara'da bir daha karşıma çıkmayacaksın diye..." Uzun raflar arasında hıçkıra hıçkıra cenin pozisyonu aldım. İşte o an ilk kez çöktü üzerime, Ankara'nın bütün hüzün karanlıkları... (Telif hakları saklıdır. Kitabın bütün hakları şahsıma aittir. Alıntı yapılması, izinsiz kullanılması veya herhangi bir işlem yapılması takdirinde; 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nda yer alan hukuk davaları kuralları devreye sokulacaktır.)