🦄🍫
82 stories
Demir'in Hirası (Zoraki evlilik) #Wattys2016 by hopeklausm
hopeklausm
  • WpView
    Reads 2,871,230
  • WpVote
    Votes 121,554
  • WpPart
    Parts 45
Yirmi üç yaşındaki bir kadının yirmi altı yaşındaki İstanbullu biriyle evlendirilmesi, bu zoraki evlendirmenin asıl sebebi Töre falan değil asıl sebepler aile sırları! Zoraki evlendiği karısından nefret eden bir adamın Mardinli karısıyla hayat sınavı! Tüm hakları saklıdır. ** İki genç adam nikâh masasına geldiklerinde birbirlerine baktılar. Nikâh kıyıldıktan sonra Demir tek başına masalardan birinde otururken arkasından gelen kahkaha sesiyle arkasını dönüp kahkaha atan kıza baktı. Sarı saçlarıyla, kahkahasıyla adeta melek gibi görünüyordu. Demirin aklına Sinan'ın dedikleri geldi ve önüne döndü. 'Mardin kızlarından uzak dur!' Gecenin bitiminde Sinan'ın ailesi İstanbul geri dönmek için havaalanına gittiler. Mardin de bir düğün yapılmıştı fakat İstanbul'da da erkek tarafı sade bir düğün yapıp herkese gelinlerini tanıtacaklardı. Sinan'ın ısrarlarıyla Demir bu gece konakta misafir odalarından bir inde kalacaktı. Odasına doğru ilerlerken kendi odası zannedip girdiği odada karşısında elbisesini çıkarmaya çalışan ve elbisesinin üstünü çıkarmış kız ile karşılaşınca sertçe yutkundu. Kapının açılması, kızın aceleyle elbisesini giymesi, Demirin arkasını dönmesi bir oldu. Yirmi altı yaşındaki adamın işte şimdi hayatının sınavı başladı. Heyecan dorukta!!! Kapak Yapımı: Asaletli Çılgınlar/ Facebook
VEFA  by misraysenur
misraysenur
  • WpView
    Reads 1,617,988
  • WpVote
    Votes 44,096
  • WpPart
    Parts 66
*Tüm hakları yastığımın altında saklıdır. Geçmişin yaktığı tüm yürekler, acımasız bir gelecekle birleştiğinde yanan her defasında şimdiki zaman olur. Yaşananlar öylesine koca bir ateşe düşer ki, onu dindirmeye hiçbir suyun gücü asla yetmez. Yakılan geçmiş gibi gözükse de acıyı her defasında şu anı yaşayanlar bilir, bildikleri her saniye geleceklerinde yaşamaya devam ederler. Çünkü geçmişi yakarlar, şimdiki zaman yanar, gelecek kül olur. Geçmiş diyarların efsaneleri çoktur, Güzel ve Çirkin'in kazındığı her ovada atasına minnet eylemeyen taş yoktur. Ve o Güzel günün birinde bir şey öğrenirse, Çirkin'e şöyle der: "Bugün ne öğrendim biliyor musun? Hani insanlar bize taş atıyor ya, biz o taşa karşılık gülümsersek taşı atmaya devam etseler bile bunu isteyerek yapmazlar." Çirkin'in anladığını varsayarsak şöyle bir karşılık vermede üstüne yoktur: "Gülümsemeni kıskanırlar, taşı daha çok isteyerek atarlarsa?" Güzel olan son cümlesinde Çirkin'in anlamayacağı şeyler söyler: "İnsanların niyetlerini anlayamam ki! Ama gözler anlatır, eğer kıskanıyorsa ben de attığı taşın bir defa altında kalırım ve yenildiğimi düşündüğü an beni tanımak ister. Tanırsa belki sever, severse haksızlık ettiğini düşünür ve sonunda kazanan yine sevgi olur. Çünkü insanlar kendinden daha yüksek becerilere sahip insanları sevmezler." Çirkin'in anlamadığı bu cümle, kitap olur, çözmek isteyen varsa, hikayemin içindeki en küçük ayrıntıda saklı. Bu benim hikayem, güzelin, çirkinin, iyinin, kötünün, herkesin.
KAÇAK KOCAM by hayalyzrr
hayalyzrr
  • WpView
    Reads 7,017,875
  • WpVote
    Votes 266,233
  • WpPart
    Parts 58
Bir adam.. İstanbulun en zengin gözde bekarlarından ve çapkınlarından biri.. Bir kadın.. Köyünün en güzel ve hamarat kızı.. Bu iki zıt insanı bir kaza birleştirirse ne olur?
ŞANS  by ucan__balon
ucan__balon
  • WpView
    Reads 2,853,955
  • WpVote
    Votes 134,406
  • WpPart
    Parts 53
" Ne oldu neden öyle bakıyorsun?" " Bekliyorum" " Neyi?" " Sana aşık olmayı, demiştin ya yedikten sonra dikkat et aşık olma diye" Dudaklarımı büzerek baktım " Şimdiye olman lazımdı ne yapalım kısmet değilmiş" ... " Az evvel sana elim bile değmemişken etkilendin mi?" Bu nasıl bir soruydu böyle? Buna cevap verebilmem için ekstra cesaret hormonuna ihtiyacım vardı. Kahvemi içerek sustum ona bakmıyordum kararlı sesiyle gözlerimi kısarak ona diktim " Fulya etkilendin mi?" Çok kızmıştım ve kendime engel olamadan sesimi biraz yükselterek cevap verdim " Allah Allah ne dememi bekliyorsun sen, bayıldım sana hadi evlenelim falan mı ( tam olarak böyle düşünüyordum ama maalesef söyleyemezdim) ben İtalya'da yaşıyor olabilirim ama Karadenizli bir ailenin kızı olduğumu unutma, böyle yakınlaşmalar evlenmeden bize ters" ... " Pardon da sen nasıl karar verebiliyorsun benim kiminle yemeğe çıkacağıma ya da çıkmayacağıma! Farkında mısın bilmiyorum ama seni tanıyalı daha ne kadar oldu da sen benimle böyle konuşabiliyorsun?" Dudakları keyifle yukarıya doğru kıvrıldı ve ayaklarını sehpaya uzattı tek kaşını havaya kaldırarak soruma cevap verdi " Seni öptüğümde, öpüşümün nasıl hissettirdiğini sorarken beni kaç gündür tanıdığının hesabını yapmıyordun" Aile Bağlarının, Dostluk ve Kardeşliğin, Doruklarda Yaşanılan Aşk'ın Anlatıldığı Enfes bir Serüvene HOŞGELDİNİZ...
AŞK SEN MİSİN? by ucan__balon
ucan__balon
  • WpView
    Reads 1,172,257
  • WpVote
    Votes 87,500
  • WpPart
    Parts 56
İki imkânsız aşk... Biri artık sahip olamayacağı Yar'a hasret... Diğeri yanında ama gönlü başkasında olan Yar'a hasret... Özlem, aşkını tüm iliklerine kadar yaşarken ansızın sevdiğinin acı haberini alır. Artık onun için hayat bitmiş kendisini her şeyden soyutlamış, bir daha asla böylesine sevmemeye yemin etmiştir. Ta ki tayini İstanbul'a çıkana kadar... Patronun ısrarlarını kıramayıp çıktığı bu yolda, ailesine ve kendisine yeniden bir hayat kuracağına söz vermişti. Yeni taşındığı evine ansızın gelen komşularının sıcaklığı ona çok iyi gelmiştir ve bu sevimli karı kocanın aklındaki planlardan da Özlem'in haberi yoktur... Soner, sevdiği kadının başka birine aşık olduğunu bilmesine rağmen onsuz bir hayat düşünemediği için zoraki de olsa nişanlanmıştı onunla. Yanındayken bile diğer adama hissettiği duyguları açıkça belirtmekten çekinmeyen sevdiğine kızar, kafasını toparlamak için ailesine haber vererek bulunduğu yerden bir an önce uzaklaşır. Ne var ki yolda lastiği patlamış birini görür yardım edip etmemek konusunda kararsızdır. Yardım elini uzattığında ise kendisine bir müddet sonra şu soruyu soracaktı: AŞK SEN MİSİN? **** " Seni bu kadar özel kılan damarlarında ki kana işlemiş olan aşk olmalı, yemin ediyorum bu kadar sevilsem, birisinin ciğerlerine işleyebileceğimi bilsem, ahhhh Özlem ah" ****
BİÇARE by sinembyksa
sinembyksa
  • WpView
    Reads 2,893,907
  • WpVote
    Votes 85,752
  • WpPart
    Parts 73
Gidenin beni bulmadığı bir dünyada toy halimle hayata tutunmaya çalışırken bir gecede tüm hayatım değişti. Attığım çığlıklar susturuldu, gözyaşlarım görmezden gelindi ve canıma can katarak ölümün eşiğine doğru sürüklendim. Yaşatmam gereken bir konumdayken hep ölmek istedim. Tecavüze uğradığım gün, O gün başladı ölüme duyduğum özlem... Ben Beril, soyadının bile öylesine verildiği bir kızım ve bu satırlar gözyaşlarımın hikayesi... **Klişeleri unutup derin bir nefes alın ve Beril ile birlikte mücadele verin! Not: KİTAP İSMİ DEĞİŞMİŞTİR. (Eski isim: ŞEHVETİN ESİRİ)
BEN GELDİM | Texting ✔ by bbhikayeleri
bbhikayeleri
  • WpView
    Reads 6,508,387
  • WpVote
    Votes 345,936
  • WpPart
    Parts 84
@yeis: yüksek müsaadenizle bayım, @yeis: sizi sevmeye geldim. *Kısa Hikaye #1 (10.02.2020) *Genel Kurgu #1 (21.05.2020) *Romantizm #1 (14.08.2020) *Mizah #1 (09.11.2020)
ESİR by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,699,579
  • WpVote
    Votes 508,740
  • WpPart
    Parts 69
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
ÇİSELEYEN YAĞMUR | ASKIDA by yagmurluhikayeler
yagmurluhikayeler
  • WpView
    Reads 3,599,871
  • WpVote
    Votes 104,817
  • WpPart
    Parts 1
Yetişkin okurlar içindir. Şiddet, korku ve gerilim içerir. ... Sibel, neşeli bir lise öğrencisidir. Okula yeni gelen öğretmenin okuldaki zorba kesim ile samimiyeti dikkatini çeker. Öğretmen ve zorbaların ortak konusunu bulmaya çalışır. Gitgide çamurlara batan Sibel burada yeni bir kimliğe bürünür. "Damla," diye fısıldadı. "Hayatımdaki tek güzel şeysin. Hayatımın kendisisin." Elini açıp avcuna dökülen çiseleyen damlalarını bir müddet bekledi. Sonra avcunu kapattı. "Ben de seni böyle avcuma aldım, bir daha da açmam elimi." "Açma," dedim. "Ben çok üşürüm yoksa. Avcunun içi sıcacık, Toprak." Gülümsedi alayla. Ya halime ya haline. "Cehennem ya, ondandır." 💧 Kitabın her hakkı korunmaktadır.