Gon ve Killua son gecelerindeydiler...

"Ve her şey sona erdiğinde karanlığın içindeki canavlar ile birlikte kaybolmuş olacağım." ☆-----------------☆ Bu hikaye "Kiraz Ağacı ile Aramızdaki Mesafe" adlı kitaptan uyarlanmıştır. (⚠️:Olayların hepsi orijinal hikaye ile aynı değildir.) Olay:Yavaş, yavaş görme yeteneğini kaybeden Gon'un kör olana kadar yaşadığı şeyler.

Killua, bakışları gökyüzünde gezerken ayın görkemli parlaklığıyla karşılaştı. Ufacık yıldızların yanında kendisini çekinmeden sergileyen ayın aslında bir sahtekar olduğu gerçeği yüzüne vurdu ardından. Kendisini ay yerine koydu. Onun sergilediği şey kendi parlaklığı, ışığı değildi. O güneşten aldığı ışığı yansıtıyordu. Peki ya güneş kadar parlak ve sıcak olan biri, kendisi gibi soğuk ve sönük birini sevebilir miydi? Gon, Killua'yı sevebilir miydi? Yoksa duygularını her zaman içinde mi yaşamak zorunda kalacaktı Killua? Bu Güneş'in, Ay'a âşık olma hikayesi. *** Yazarken aşırı duygulandığım bölümler oldu. Uzun zamandır da aranızda yoktum. Kitabın hepsini yazıp aynı anda bekletmeden yayınlamak istedim. Küçük yazım hataları olacaktır. Şimdiden üzgünüm. İyi okumalar dilerim~!