🐻🍪🐻
30 stories
ÇEHRESİZ by alizarbmbin
alizarbmbin
  • WpView
    Reads 2,624,473
  • WpVote
    Votes 150,544
  • WpPart
    Parts 84
"Akıp giden şu suya atlayamadığım için dünya üzerindeki tüm denizleri kuruttum. Artık hiç su yok, Alanguva. Ve biz alev almak üzereyiz." Yara almış her çocuğa ve yara almış her çocuk için. 18 Mayıs 2015.
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,326,431
  • WpVote
    Votes 539,653
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,508,880
  • WpVote
    Votes 1,593,038
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
SEHER YELİ  (TAMAMLANDI) by umrantan
umrantan
  • WpView
    Reads 7,114,915
  • WpVote
    Votes 364,080
  • WpPart
    Parts 45
Kitap olacağı için bölümlerin bir kısmı kaldırılmıştır. 🌱 "Sen benden uzak durabilecek misin?" dediğimde sesim kısıktı. Bedeni gerilirken devam etmeye zorladım kendimi. "Bak," deyip elimi çenemin üstündeki elinin üstüne yerleştirdim. "Elin tenimde gözün gözümde." Gözlerindeki ifade kararırken yüzümü biraz ona doğru yanaştırdım. Dudaklarımız arasındaki mesafe öyle azdı ki... Dudakları yavaşça dudak kenarıma dokundu. Nefes nefese kalmış bir vaziyette, daha fazlasını istiyor, elleri arasında milyonlarca parçaya ayrılıyordum. Gözlerim kapanırken dudağımın altındaki çizgiyi öptü. "Ben seni tüketirim, ben seni yeşertemem Zeynep. Sen benden yeni filizlenen bir çiçeği koparıp atmamı istiyorsun. Yapamam be Zeynep. Yapamam. Bunu sana da kendime de yapamam." 🌱 Amcası tarafından geneleve satılan Zeynep Kızıl, başına kötü bir şey gelmeden önce İstihbaratçı Vural Alazoğlu tarafından kurtarılır. Geçmişindeki acılardan sıyrılamayan Vural, Zeynep'in hayatına bir ışık gibi doğmuştur. Zeynep kalbini Vural'a kaptırdığında kendini aşk ve tutku dolu bir ikilemin ortasında bulur.
AĞAÇKAKAN by Bubenimtekhayalim
Bubenimtekhayalim
  • WpView
    Reads 7,410,739
  • WpVote
    Votes 321,351
  • WpPart
    Parts 57
*** "Hiçbir şey beni senin bu korkaklığın bu ilişkiye sahip çıkmayışın kadar üzemez. Seni seviyorum diye senden vazgeçemiyor değilim. Bugün olmaz yarın. Vazgeçerim. Bir başkasına aşık olurum!" dedim öfkeyle. Elini ağzıma kapattı, bir elini belime koyarak bedenimi kendine çekti. Savrulan bedenimin eğer tutmasaydı düşeceğine emindim. Ellerimi göğsüne koydum. Gözlerinin içine bakarken çatık kaşlarının altındaki yeşil gözleri, benim günlerdir denediğim ama yapamadığım şeyi yapıyordu. Öfkesini, bedenime ince ince işliyordu. "Madem öyle... Hazırlan." Elini çekmediği için anlamadığımı sadece bakışlarım ile iletmeye çalıştım. "Bir ay sonra nişan, şubat tatilinde düğün." Ben söylediklerinin etkisi ile şok olurken arkasını döndü, bizim evin bahçesine doğru bir iki adım attı. Ondan çıktığına emin bile olamadığım gür bir sesle bağırdı. "Aytekin!" Kalbim korku ile kasılırken yanına koştum. "Ne? Ne yapacaksın? Hey!" Beni dinlemedi, önüne geçip durdurmaya çalıştığım bedenini sola kaydırdı, bir daha bağırdı. "Aytekin!" Bizim evin ışıkları ile birlikte Cemile teyzelerin ışıkları da açıldı. "Ferhan..." Dediğimde bakışlarını ağabeyimin penceresinden bana çevirdi. "Ferhan yok..." dedi alayla. "Ferhan ağabey diyeceksin." Ellerini havada iki kez itiraz edercesine salladı. "Pardon! Korkak, gururlu, aptal ve sevmeyen Ferhan ağabey diyeceksin!" Bizim evin kapısı açıldığında son kez onu durdurmaya çalıştım. "Ferhan böyle değil. Bir anlık öfke ile değil!" dediğimde ellerimi tuttu, göğsünden indirdi. "Ne bağırıyorsun lan?" diyen ağabeyime aldırmadan bana bakarak konuştu. "Gözünde adamlığım kalmadı ya, bırak onun gözünde de kardeşliğimiz kalmasın. Ama sen..." Bakışlarını yanımıza gelmesine bir iki adım kalan ağabeyime çevirdi. "Bu saate sonra vazgeçme hakkına sahip değilsin." ***
ACI ÇİKOLATA (KİTAP OLDU) by halapenobiberi
halapenobiberi
  • WpView
    Reads 696,047
  • WpVote
    Votes 37,625
  • WpPart
    Parts 23
Geçmiş bir hayalet gibi peşinizden geldiğinde, ona boyun eğmekten başka çareniz kalır mıydı? İlkim Çetin, yıllar sonra döndüğü üniversitede artık başarılı bir akademisyendi. Hayatını yoluna koymaya çalışırken karşısına çıkanlar onu yeniden yıllar öncesine götürmeye çalışsa da İlkim'in bunu kabul etmeye pek niyeti yoktu. Yıllardır peşini bırakmayan anılar, geçmişin acı hatıraları ve yeri hiç silinmeyen bir adam. Emir Feza Dağlı, senelere yayılan acısının en sonunda biraz olsun dindiğine inandığında, hayatını altüst eden kadınla yeniden karşılaşacaktı. Yıllardır onu yiyip bitiren sorulara cevap alamasa da pes etmek aklının ucundan dahi geçmeyecekti. Seneler süren bir bilinmezlik, zamanın acımasızlığı ve etkisi hiç geçmeyen bir kadın. İki yaralı kalp, yeniden birbirinin yörüngesine girdiğindeyse bu kez hiçbir şey yıllar önceki gibi olmayacaktı.
Kupa Kızı ve Sinek Valesi by mitolojikbiri
mitolojikbiri
  • WpView
    Reads 1,144,360
  • WpVote
    Votes 51,690
  • WpPart
    Parts 27
Vücudumda kan yerine dolaşan alkolün etkisiyle bulanıklaşan bakışlarım bazı ufak tefek şeyleri seçiyordu. Bunlardan biri yüzümün yanından geçip sırtımı yasladığı aynaya yaslanan elinin üzerindeki kartal dövmesi... Yaralı parmakları terden birbirine yapışan saçlarımı sıkıca kavrarken sırtım bedeninin bedenime kavuşmasıyla geriye çarptı. Dudaklarımdan dökülen inilti dışarıda kalan müziği bastırdı. Eğer şeytan kullarını, dünyaya Havva ve Adem'in kullarını yoldan çıkartmak için saldıysa o şeytanın kulu, ben de Havva'nın tohumuydum. Biz bu gece birleşip, dünyaya bir günah doğuruyorduk. Eğer yoldan çıkmak kulağa fısıldanan sözlerden ibaretse ikimizde şeytanın kullarıydık. İkimizde bu gece yoldan çıkmıştık. Dokunuşlarımla zedelenen dudakları titreyerek çıplak göğüslerimden yukarı tırmanıp boynumu turladı. Dişleri boynuma kendine ait iz bıraktı. Dudaklarından taşan sıcacık nefes tenimi okşarken, "Konuş," diye fısıldadı. "Konuş ismim dudaklarından dökülsün." İniltilerimiz birbirine karışırken, teni tenime sürtünürken ve derinliklerime ulaşan erkekliği dar duvarlarımın arasından kayıp kendine yer açarken aramızdaki şey son bulanan kadar sadece zevkten inledim. İsmi dudaklarımdan taşmadı, söyleyemedim. Alkolden, hazdan kendimi kaybederken ona ait ufak tefek şeyler hafızamda yer edindi ama tek bir eksik vardı. İkimizde birbirimizin ismini bilmiyorduk. Kanatları kopartılarak yeryüzüne atılan bizler ilk günahlarımızı değil ama bu gece son olmayacağını bildiğimiz bir günahı daha işleyerek tenimize kazıdık.
SAHTE DOKUZ by merkeztandem
merkeztandem
  • WpView
    Reads 11,197,610
  • WpVote
    Votes 616,530
  • WpPart
    Parts 64
Sosyal medya hesabı üzerinden futbol yorumculuğu yapan ve hayli popüler olan Dila Aral, kullandığı rumuz dolayısıyla herkes tarafından erkek zannedilmektedir. Mesaj kutusuna düşen bir fotoğraf ve ardından katıldığı olaylı canlı yayın sonrası hayatı tamamen değişir. Sosyal medyada yerin dibine soktuğu yetenekli futbolcu Barış Akdora'yla 6 ay boyunca çalışmak zorunda bırakıldığında ikilinin arasında dinamikler değişir ve güç savaşı başlar. Beraber çalışmayı öğrenebilecekler midir?
ATEŞPARE (+18) by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 50,850,718
  • WpVote
    Votes 2,300,846
  • WpPart
    Parts 97
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi. 🔥 Yayınlanma Tarihi: 12.04.2020 Bu kurguda geçen kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Uyarı: Eğer kurguyu spoi almadan okumak istiyorsanız, yorumları okumamanızı tavsiye ediyorum.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,800,715
  • WpVote
    Votes 192,381
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.