Draco İyi bir arkadaş olarak söylüyorum. Draco Bence başka birini bulabilirsin. Draco Yakışıklı,sarı saçlı,mavi gözlü,uzun boylu... Rosalinda Ve tahmin edeyim,soyadı Malfoy olan. Rosalinda Emin değilim. Rosalinda Malfoy soyadı,ismime uyar mı ki? :D - "Pembe güller hakkında ne denilir biliyor musun,Rosalin?" Başımı bilmediğimi ifade edecek şekilde salladım. "Verildiği kişiye büyülenmeyi ifade eder." - ¡𝐚𝐠𝐧𝐞𝐬𝐫𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞¡ [𝐚 𝐝𝐫𝐚𝐜𝐨 𝐦𝐚𝐥𝐟𝐨𝐲 𝐟𝐢𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧] |𝐛𝐱𝐠|

Matheo Riddle'ın göz bebeği olan kızın Riddle'ın düşmanına yani Draco Malfoya takıntılı olmasının hikayesi...

Malfoy ailesinin bir prensesi vardı. Uzun sarı saçları, masmavi gözleriyle insanları büyülerdi. Hogwarts'ta güzelliği herkese kendisinden söz ettirir cinstendi. Slytherin binasının güzel ve ulaşılmaz prensesi... Selene Melanie Malfoy. Aynı zamanda Slytherin binasında yakışıklı ve gizemli birisi olan Tom Marvolo Riddle mevcuttu. Gözlerin üzerinde olmasına alışık olan çalışkan ve zeki öğrenci. Karanlık ve tahmin edilemez. Dördüncü senesinde hiç tahmin edilemez bir şey olmuştu. Tom, Selene'i fark etmişti. Selene ise onun ilgisini asla istememişti. Şimdi sorunları iki kat fazlalaşmıştı.

!!! +18 "Geçmişin bana ait," dedi ve kulağıma yaklaşarak fısıldadı. "İstesen de beni unutamazsın." Geçmiş can yakar. Yıllar sonra karşılaştığında bile. Fakat madalyonun iki yüzü vardır. Her şey çok güzel olabilirdi; onu tekrar görmeseydim. Henüz gençliğinin baharındayken, sevdiği adam tarafından acımasızca dünyası başına yıkılan Eylül'ün ölmekten başka hiçbir planı yoktu. Gözünü kapatıp teslim olduğu adam olan Vaha, onu bir başına ve yüzüstü bırakıp gitti. Yaşadıkları anların hepsinin acı bir hatıraya gömüldüğünü dehşetle izledikten sonra ardı ardına darbe aldı. Annesinden, babasından, ağabeyinden... Bir zamanlar deli gibi sevdiği Vaha, tüm hayatını ellerinden çalmıştı. Uykusunda gördüğü dur durak bilmeyen kabuslarla, uyandığında umutsuzluğun beslediği ruhunu huzura kavuşturmaya kararlıydı. Ta ki dünyanın en kibar ve anlayışlı adamı olan Özgür'le tanışana dek... Eylül, uzun yıllarının ardından onu unuttuğunu sanıp yeni hayatının taslağını çizdikten sonra Vaha ile tekrar karşılaşır ve fitilin ucu ateşlenir. Çaresiz, umutsuz ve bir o kadar da yasak aşkın pençesine girmemek için birbirlerini mahvetmek pahasına ikisi de mücadele eder. Eylül'ün doğru sandığı yanlışları tokat gibi yüzüne çarparken, gerçekler onu dipsiz bir kuyuya atar. Fakat yazgının kesin çizgisinden çıkmak ne kadar mümkün olabilirdi ki?

Potterhead bir kızın cadı olduktan sonraki yaşamı...

Bir Malfoy klasiği...

Draco: İlk öpücüğün müydü? Sizler için önemli oluyor sanırım üzgünüm. Saçma bir iddiaydı bu. Elizabeth: Hayır Malfoy. İnsanlara dokunmayı sevmiyorum. İnsanların da bana dokunmasını. Gözlerim dolu dolu ona bakmadan konuşuyordum. Elizabeth: Bugüne kadar kimse benim rızamla bana dokunmadı. Yani sen bana hiçbir şey kaybettirmedin... BU HİKAYENİN BİRAZ HAYATI ANLATMASINI İSTEDİĞİM İÇİN BİRAZ AĞIR OLABİLİR. Argo, Küfür içerir ⚠️

"Güneş battığında ve dolunay ruhum kadar karanlık olan geceyi aydınlattığında sizi düşüneceğim Mr Malfoy. Çünkü geceler dolunay olduğunda güzellerdir ve bu hikayedeki gece benim, dolunay ise siz..." Güneş batınca ve dünya karanlığa gömülünce mutlu olan bir kız,yaşıtları pembeyi severken siyahi seven bir kız,arkadaşları mavi gözleri ile kahkaha atarken yeşil gözleri ile ağlayan bir kız. O kız Druella Allison Parkinson. Tek suçu masumluk olan kız...

Diana: Hayır, hayır bunu yapmadın HAYIR Draco: Üzgünüm benden bu kadar, seninle olan süremin sonuna geldim. • Kendi kurgum • Devam kitabı değildir ( birinci kitabı taslaklara aldım düzenliyorum)

Draco × Reader