"You can call me daddy." "You cannot be fucking serious." __________ "This is a weird part of the internet, I don't like this place." - Michael Clifford, 2020.

"Close your eyes." he croaked, I did as I was told without any disobedience. "Have you any idea how badly I want to kiss you right now?" I shook my head in reply. "Badly, so fucking badly." he whispered as his harsh breath fanned across my cheek. Dark haired and tattooed, Xavier looked like the ultimate bad boy...but weren't bad boys meant to have that boyish charm? The thing is, Xavier was extremely guarded, hot headed and quite frankly, scary. In fact, Xavier was many things but romantic and loving wasn't two of them. He was a building half built, a puzzle with half of the pieces missing... Until he met me. Warning: Bad language (lots of). A possessive delinquent that is guaranteed to make you smile (or cry.)

In which a boy-unlucky college girl receives a rather, erotic picture message on accident. Highest Rank: #3 bRO Copyright © Michella 2015. No translations pls cover by me Re-make in my works :)

Bronte Davis is Worthington High's sweetheart. With a charismatic and loveable personality and a drive to help anyone and everyone, it's easy to understand just why everyone loves her. That is, everyone except Blake Parker; the school's rude and arrogant bad boy. But even that's not hard to understand why. While Blake is mean, cruel and egotistical, Bronte is kind, helpful and humble. So what happens when Bronte is forced to stay at Blake's house since her parents are off on a work trip around Africa? Well, with Bronte's sudden determination to befriend the arrogant Bad Boy, you can only imagine all the different possibilities. Yes, all the possibilities that involve the two ripping each other's throats out, that is. With late night conversations, ruthless pranks, constant bickering and secrets that are yet to unfold, its a miracle the two haven't killed each other... yet. Then again, opposites do attract. ▲ ▲ ▲ Cover made by @jeoneunkiko

➳ [a.i.] // he's dangerous, she just doesn't know it.

"Sen hastahanedeyken hiç yanımda yattın mı?" Genç adam karşısında ki asi kadına,karısına baktı. Cevabı gerçekten merak ediyordu. "-Oo ağam bunu o kadar mı düşündünüz?" O ağam lafını... "Aksine sana dair bir şey düşünmüyorum ama gözlerine ne zaman baksam çok tanıdık geliyor. Silüetin de öyle..." Genç kız buna alaylı bir şekilde güldükten sonra açmıştı yine o mübarek ağzını. "Bunlar hepsi beyninizin bir oyunu ağam " dedi kinayeli bir şekilde. Bedirhan ağa sinirlerini zar zor zapt ettikten sonra kızın arkasına geçti. Şuan nefesi kızın saçına vuruyordu. Bir elini kızın beline yerleştirip kendine çekti. Burnunu kızın bahar gibi kokan saçlarına daldırdıktan sonra mırıldandı... "Peki bu koku? Bu kokuyu da mı beynim uydurdu ?"

"He's the star and all I am is the water boy." [#1 Fan Fiction. **First Place (Popular Narry) / 2nd Most Voted Story in the 2014 1DBromance Awards (Olympic 2014)] [Going through a 2nd Edit] Cover by: NarryBuddy

Aşk hiç bu kadar karanlık olmamıştı... Bir tarafta zenginlik ve lüks içinde yaşayan Buket, bir tarafta herkesin korktuğu, tehlikeli ve insafsız Kağan! Buket'in hayatı babasının iflasıyla değişir ve eski kusursuz günlerini İzmir'de bırakarak zorlu bir yaşam süreceği Ankara'ya taşınmak zorunda kalır. Buket, çevresine ve yeni başladığı liseye uyum sağlamaya çalışırken öyle büyük bir hata yapar ki her tavrıyla belayı temsil eden Kağan'ın tüm dikkatini üzerine çeker. Hiçbir sınır tanımayan Kağan, Buket'e olan öfkesini göstermekten geri durmaz. İkisi de birbirinden ölesiye nefret ederken, kaçınılmaz sona doğru adım adım yaklaşıp kendilerini imkânsız bir aşkın içinde bulurlar. Tehlike, bir gölge misali Buket'in üzerine çöktüğünde, Kağan'ın ürkütücü karanlığını aşkıyla aydınlatabilecek mi? Yoksa etrafını saran karanlığa yenilerek ruhunu siyaha kaptırıp yok olup gidecek mi?

"It is better to be feared than loved" Fanfiction #4 Teen Fiction #13 Copyright © 2013, JustinsAvenger

Bir karar, bir insanın tüm hayatını değiştirebilir miydi? Umutlarını kurutabilir miydi? Gökkuşağının renklerini silebilir miydi gözlerinde? Bir adam, bu kadar acımasız olabilir miydi? Geride bıraktıklarını unutmaya çalışmak ne kadar doğruydu? Yeni bir sayfa açılmıştı, Buke için. Ancak bu sayfa bembeyaz değil, kapkaranlıktı.