Güzel seven erkekler
21 cerita
CANAVARIN KAFESİNDE  oleh UMAY_6
CANAVARIN KAFESİNDE
UMAY_6
  • Membaca 84,144
  • Suara 5,894
  • Bagian 8
Bugün gelmeyeceğim, yarında Hakeza.
ÂFİTAP oleh ZeynepSara556
ÂFİTAP
ZeynepSara556
  • Membaca 353,224
  • Suara 16,859
  • Bagian 24
#Anlaşmalı evlilik Derler ki; aşkın fizik kanununda, seni kuvvetle kendisine çeken insandan uzaklaşmaya çalıştıkça, onun etrafında dolanmaya başlarsın. • • • *Kurgunun bütün hakları bana aittir! En ufak bir çalıntı durumunda, gerekli işlemler başlatılacaktır.
YAN KARAKTER oleh Sareinn
YAN KARAKTER
Sareinn
  • Membaca 299,457
  • Suara 29,830
  • Bagian 26
En sevdiğim kitabın içine yan karakter olarak düştüğümde tek bir görevim vardı : mutlu sonun gerçekleşmesini sağlamak. Her şey tam da olması gerektiği gibi gidiyordu─ta ki ben kötü karakterin dikkatini çekene kadar.
FARKLI ZAMANLARA AİDİZ oleh cinemaceviri
FARKLI ZAMANLARA AİDİZ
cinemaceviri
  • Membaca 316,339
  • Suara 21,611
  • Bagian 41
Bedenim tir tir titremeye başlamıştı. Gözlerim dolmuş neredeyse ağlayacaktım. Etrafta yeni yeni fark ettiğim geçmişe ait şeyler vardı. Tabelalar, arabalar, insanların üzerindeki kıyafetler bile... Kaza yaparken duyduğum gibi bir korna sesi duydum, acı bir fren sesi. Bu sefer gerçekten öleceğimi düşündüm. Ta ki belimden tutulup çekilene kadar. Kalbim daha önce hiç deneyimlemediğim kadar hızla atıyordu. O kadar hızlıydı ki göğüs kafesimde bir delik açacağını düşündüm. Avuç içlerimin arasında az önce beni ölmekten kurtaran adamın gömleği vardı. Gözlerim kapalı, başım ise göğsüne yaslıydı. Burnuma dolan sigaraya karışmış çam kokusu beni sakinleştirirken adrenalinin etkilerinin yavaş yavaş bedenimi terk ettiğini fark ettim. İnsanların bağırtılarını duydum. Sanırım az önce beni neredeyse ezmekte olan adama bağırıyorlardı. Göğsüne yaslandığım adamın sesi de onlara karıştı. Başımı kaldırarak ona baktım. Göz göze geldiğimizde zamanın durduğunu hissettim. Hayatını ve gerçeklerini araştırmak için aylarımı harcadığım adamın kollarındaydım. Kenan Mollaoğlu'nun kollarındaydım! * Araştırmacı gazeteci olan Liya Meryem Başer, üzerinde çalıştığı makalesini teslim etmesi için yirmi dört saatten az bir süresi vardı. Ancak aklına oturmayan ufak bir nokta, onu o makaleyi yayınlamaktan alıkoydu. Ofisinden ayrıldığı o fırtınalı gecede bir kaza yaparak geçmişe gittiğinde ise onu bekleyen kaderinden tamamen habersizdi. +18 içerik mevcut
UĞURSUZ GELİN  oleh nevansi
UĞURSUZ GELİN
nevansi
  • Membaca 116,187
  • Suara 8,308
  • Bagian 18
"Daha on yedisindeydi bu Zehra, amca oğlu ile nişanladılar. Oğlan düğün için ihtiyaçları almaya ilçeye gitmiş, dönüşte minibüs kaza yapıyor. Kimseye birsey olmamış da bir bu gencecik oğlan oracıkta can vermiş. Bir sene geçmiş geçmemiş aşağı köyde varlıklı bir adam oğluna istemiş bu kızı, istemeye gelirlerken oğlanın bindiği at, yılan mı görmüş ne olmuşsa atıvermiş üstünden sahibini. Başını yerdeki sivri taşa vurmuş dalyan gibi oğlan, o da orada ölmüş. Daha geçen aylarda ilçede ki bir adam istemeye gelecek diye bir söylenti çıktıydı. Ama tabi gelen yok giden yok, meğer adam ince hastalığa yakalanmış yatak döşek yatıyormuş. Uğursuz gelin işte, kim bu kıza niyetlense sonu kara toprak oldu" Gülizar'ın anlatımıyla sanki tiyatro izler gibi izleyen kadınlar bir vah vah çekti, 'olan oğlanlara oldu' diye söylendi. 🌳 "Madem bu söylenilenlere inanmıyorsun Fatma, sen alsana oğlun Seyyid'e bu uğursuz gelini. Bakalım Zehra cidden uğursuzmuymuş. Ne oldu sesin çıkmıyor, korktun değil mi, oğluna bir hâl gelir diye. Ee başka çocuğun yok, kocan öleli 20 yıl oldu, kalacam 3 tane 7 yaşındaki çocuk ile diye korktun değil mi?"
GÜL REÇELİ oleh Aysegulcee1
GÜL REÇELİ
Aysegulcee1
  • Membaca 297,972
  • Suara 19,276
  • Bagian 42
Menekşe, bir askerin vicdanıyla sarıp sarmaladığı, şefkatiyle bağrına bastığı, getirildiği toprağı vatan bilmiş solmuşken yeşertilmiş o kız çocuğuydu. O gönlünü cevval bir yidiğe vermiş sevdasıyla büyümüş ve kışın ortasında açmış bir çiçekti... 🌺 Geçimlerini gül yetiştiriciliği ile sürdüren çocukları hiç olmamış Tozkoparan çifti ayrılığın hüznünü hissettmişti. Süheyla, Subay olan eşini kardeş vatanın dağlarına göreve gönderirken içinde büyük bir sıkıntı vardı. Genç subay, Karabağ dağlarında öldürdüğü teröristin yanında bir kız çocuğu olduğunu görünce, ona sırtını dönüp gidemedi. Kız çocuğu üşümüş ve günlerdir hiçbir şey yememişti. Eşinin çantasına koyduğu gül reçelinden bir kaşık uzattı. Bir bakışıyla yüreğine işlenen küçük kızın bakışlarını ardında bırakıp gidecekken duymayı planlamadığı o sözü işitti. "Baba!" Her şey bir gül reçeli ile başlamıştı. Başlama tarihi: 8 aralık 2023 Telif hakkı saklıdır...
Leyla ile Karabağırlı oleh alraganinsahibesi
Leyla ile Karabağırlı
alraganinsahibesi
  • Membaca 863,533
  • Suara 63,192
  • Bagian 46
Seha Bey bir ayağını öne atıp ona dengesini vererek şöyle bir durdu. Leyla'yı kısacık üstün körü süzdü. Rahatsız eden bir bakış değildi ama olmasa da olurdu yani. Leyla neler oluyor diye düşünüyordu. "Küçüksün." dedi adam, burnunu çekti. "Gözüm de tutmadı pek seni. Biraz büyü. Bakalım hale yola gelecek misin..." Leyla'nın gülümsemesi soldukça soluyordu. Gözü tutmamıştı madem gelin odasına ne diye sokmuştu bu herif onu? Hale yola gelmek ne demekti? Ah bir eski Leyla olabilseydi ona hali de yolu da gösterirdi ama kaç gündür yaşadıkları onu bitap düşürdüğünden karşılık vermek için laf gelmiyordu aklına. "Eğer aynı yastığa baş koyasım gelirse, haberin olur. Sana söylerim." dedi adam. Leyla'nın gülüşü tamamen düştü bu sefer. Ne ince düşünceli adam! Ya habersiz gelse ne olurdu?! "Ama ben bunu yapmazsam eğer, sen aşkımdan ölsen bile bana gelmeyeceksin." ••• -Yaş farkı içerir- ~hikâyemiz 1989 yılında başlamaktadır~
Çan Çiçekleri  oleh YamurYilmazlar
Çan Çiçekleri
YamurYilmazlar
  • Membaca 437,313
  • Suara 54,962
  • Bagian 49
"Değerli Çan Çiçekleri, Elbette, ekilen her tohum bir gün çiçek verir. Tıpkı size olduğu gibi." Anya ❁
KIZILCA oleh __Katre__
KIZILCA
__Katre__
  • Membaca 96,826
  • Suara 8,160
  • Bagian 19
Hafiften yaklaştı Yiğit. Bununla birlikte aynı anda geri gitti Dilruba. Yere bıraktığı bidona takılsa da Yiğit'e kalmadan toparladı kendini, azıcık utandı al al oldu yanağı. Öksürdü, soracağı sorudan emin olmayarak şöyle bir etrafta gezdirdi gözlerini Yiğit. Ağaca, kurda, kuşa, yerdeki tırtıla, köşede şip şip su içerek keyifle kendilerini izleyen kediye baktı. "Yavuklun var mı? Bi' sevdiğin?" Ani bir şok geldi geçti Dilruba'nın mavi gözlerinden. Köşedeki kedi bile şok olmuş gibi su içmeyi bıraktı. Bir tövbe çekti sessizce. 'Belli...' dedi kendi kendine. 'Bu az çapkın değil. Tipi de müsait az kız koşmuyordur bunun peşinden.' Bir elini beline koydu, eğilip bidonunu aldı eline. "Var!" dedi. Bilmem kaç bıçak saplandı Yiğit'in gönlüne. Ardından söylediği sözler bir bir söktü o bıçakları, yarasını sardı, üzerini bile öptü. "Kocam var benim, bebem de karnımda! Yanımda seni görürse vurur topuğundan alimallah! Hadi var git yoluna." Saçını savurur gibi başını salladı şöyle bir. İçinden 'Hıh!' demeyi de ihmal etmedi. Eli belinde ardını döndü, salına salına gitti tahta kapıya. Girmeden önce arkasını dönüp kontrol (!) etme amacıyla baktı sadece. Göz göze gelince çekemedi birazcık bakışlarını. Eli cebinde kendine bakıp gülümseyen adamda takılı kaldı gözleri. O hafifçe başını eğip selam verince kendine geldi. Omzunu silkti nazlı nazlı. Ayaklarındaki çamuru otlara silip girdi tahta kapıdan içeri. Ardında ise derince iç çeken Yiğit'i bıraktı şüphesiz. "Ah ulan!" dedi cebinden sigarasını çıkarırken. "Ah ulan Kızılca, yaktın beni!" Kızılca'sının onu yaktığı gibi o da sigarasını yaktı. Akşama kadar ayrılmadı oradan, belki camdan başını uzatır diye.
DOKSAN ARTI DÖRT  oleh aurcapel
DOKSAN ARTI DÖRT
aurcapel
  • Membaca 4,187,588
  • Suara 228,898
  • Bagian 47
KİTAP OLDU. (30.12.2023) Doksan Artı Dört'ün kitap haline tüm sitelerden ve kitapçılardan ulaşabilirsiniz. ☽ Galatasaray fanatiği genç iş adamı Merdan Efe Yüceer ve olduğu konuma tırnaklarını kazıyarak gelen başarılı avukat İzgi Gökyel. Maç doksan dakika, top yuvarlaktı. Belki maçın skoru uzatmalarda değişecekti, belki de onlar için asıl galibiyet beraberlikte gelecekti. "Maçın seyri değişti," dedi nefesi nefesime karışırken. "Doksan artı dörtte seni kazandım. Bu saatten sonra mağlubiyetin bile bir önemi yok." ☽ Hikayedeki tüm karakterler ve olaylar hayal ürünüdür.