Later
11 stories
send me nudes | boyxboy • texting by rainbowmainbow
rainbowmainbow
  • WpView
    Reads 3,484,655
  • WpVote
    Votes 159,657
  • WpPart
    Parts 64
bilinmeyen numara: *resim* bilinmeyen numara: bence sen de bana nude göndermelisin Doğukan: beni birisiyle karıştırdın herhalde Doğukan: ben erkeğim 28.03.2018 19.04.2018 Kısa hikayede #3 26.04.2018 Kısa hikayede #2
şeftali •boyxboy• by rainbowmainbow
rainbowmainbow
  • WpView
    Reads 256,095
  • WpVote
    Votes 8,713
  • WpPart
    Parts 10
Behlül: Şşş, Şeftali. Behlül: Şeftalini yiyebilir miyim?👅
erreur l texting by hindistanfili
hindistanfili
  • WpView
    Reads 361,141
  • WpVote
    Votes 25,527
  • WpPart
    Parts 63
tuna: babanmış kağıtta ismi yazan kişi görüldü (17.25) doğa: araştırma mı yaptın bir de? tuna: evet tuna: hiç de babası katil olan birisine benzemiyorsun:d texting' küfür içerir'
COINCIDENCE ✓ by blckwlf
blckwlf
  • WpView
    Reads 1,358,947
  • WpVote
    Votes 93,790
  • WpPart
    Parts 42
Tanışmak tesadüftür,arkadaşlık seçim ama aşk tamamen kaderdir. -BxB hikayedir.
Karanlıkta Dans Etmek by gokadan
gokadan
  • WpView
    Reads 825,430
  • WpVote
    Votes 20,464
  • WpPart
    Parts 32
O, yanan bir ateşti. Benim yanan ateşim. ❉ 2014 yılında yazdığım ve final yaptığım kitabımı yeniden kurgulayıp yazıyorum. Kurgu değişmiştir. Haziran2016'da yeniden yazılmaya başlandı. Tüm hakları saklıdır. Hiçbir şekilde kopyalanamaz, benzeri oluşturulamaz.
TUTSAK by matmazelen
matmazelen
  • WpView
    Reads 252,651
  • WpVote
    Votes 7,968
  • WpPart
    Parts 26
Ailesini cinayetle kaybetmiş bir kadın. Onu kaçıran bir katil. Sırların karşısında gerilen iki ruh. Ve bir kelebek uçtu başımın üstünden. Kanatlarını çırparak mavi mor renkli bulutlara doğru ilerlemeye devam etti. Güçsüz kanatları bir kaç çırpınıştan sonra derin dalgalara kondu. Azrail yavaşça girdi kelebeğin kanına. Bir kaç çırpınış daha... Ve kelebeğin kalbi Azrailin'in pençeleri arasındaydı. Azrail Kelebeğe aşık oldu. Zavallı kelebek Zavallı Azrail Asla mutlu olamadılar. #Kelebek'te 6. Sırada 06.08.2018 #Cinayet'te 42. Sırada 10.08.2018 #GençKızEdebiyatı'nda 2. Sırada 13.08.2018 *Kapak şahsıma aittir.
PİSLİK | Amber by Morningblod
Morningblod
  • WpView
    Reads 82,900
  • WpVote
    Votes 3,776
  • WpPart
    Parts 16
Onun ruhu pisliğe batmış altın toz tanesi gibi... Değerli bir elmasın ışıltısyıla aynı parlaklıkta fakat o kadar kirli ki, gözlerimi kamaştıran o ışıltı yok oluncaya kadar, sahteliği anlaşılmıyor. Anlayamamıştım. Aslında o hiç saklanmadı. Onu saklayan bendim. O herşeyiyle pisliğe batmış bir adam. Bu ilk andan beri böyleydi. O çok açıktı. Ben korkak. O çok gözükara , ben durgun bir denizdim. Ne fark etti ki? O yaktı, ben yandım... O yıktı , ben yıkıldım... Ben sevdim, onursuzca, gurursuzca... O yok etti. Beni, sevgimi, ruhumu... Pisliğe batan parmaklarıyla yok etti olmayan bizi... İkimizi...
Derin by senanuryr
senanuryr
  • WpView
    Reads 2,434,130
  • WpVote
    Votes 77,159
  • WpPart
    Parts 65
Hayatım, fotoğraf kareleri gibi gözümün önünden geçerken duygularım bir ip misali birbirlerine karışmıştı. Sessizlik, yanımda var olan tek şeydi. Gözlerimi karşılayan büyük beyaz ışık beni hayallerimin, duygularımın içinden çekip almak istercesine parlıyordu. Daha fazla direnemediğimi hissettiğimde göz kapaklarımı isyan edercesine araladım. Işıkla karşı karşıya geldiğimde iç çektim, yine aynı yerdeydim. Hiç bir değişiklik yoktu. Başımı mavi örtü kaplı sedyeden kaldırıp küçük beyaz odaya baktım '' Bu günlük bu kadar yeter mi?'' ayaklarımı yere sarkıttım. Her zaman ki, her gün ki gibi soluk ve beyaz tenim karşıladı gözlerimi. Üstümdeki beyaz elbiseyi bacaklarımı örtmek umudu ile çekiştirdim. Sarkıttığım ayaklarımı yere kenetledim ve sedyeye yaslandım. Beyaz odanın içinde kaybolan kapı aralandı. Gelen Semih'di, yanıma yaklaşırken gülümsedi, gülümsedim '' Nasıldım? '' Kafasını salladı ve ellerini kaldırdı ''Her zamankinden çok daha iyi'' Ellerini kafamdaki iğnelere yöneltti tek tek çekerken devam etti ''Nasıl hissediyorsun?'' Dudaklarımı büzdüm ''Bilmiyorum, nasıl hissetmeliyim?'' Elbisemin omuzlarını düzeltti ''Daha iyi hissetmelisin, git gide iyileşiyorsun'' Yüzüme minik bir gülücük taktım, ''Sevindim''
Şebefruz by bytubi
bytubi
  • WpView
    Reads 7,030,839
  • WpVote
    Votes 242,846
  • WpPart
    Parts 59
Ezra Erdem, karanlığın adamı değildi. O tam olarak karanlığın kendisiydi. Bizim hikayemiz toz pembe değil, grinin en sisli haliyle başlamıştı. Babamın borcuna karşılık, Türkiyenin gelmiş geçmiş en acımasız mafyasına verilmekti kaderim. Çok ilkel değil mi ? Fakat ailemi, kahramanım olan babamı o pislikten korumak bu sefer benim ellerimdeydi. Ellerime yüklenen bu ağırlık, ellerimi ve ruhumu her ne kadar yaralasa da, hayallerimi yırtarak bu yaralara sarmıştım. Bu yaralardan kan değil çaresizliğimin sessiz haykırışları akıyordu. Ruhum kendini düşlerime asmış, intihar etmişti. Bedenim her şeye inat dimdik durmaya çalışırken, umudum ; göz yaşlarımı biriktirdiğim denizde boğularak can vermişti. Buraya kadar her şey çok karanlık. Kalp kalbi görmüyor, kimse sol yanlarının sessizce haykırdığı yardım çığlıklarını duymuyordu. Ta ki o ana kadar. Yağmur yağdı, gökkuşağı ortaya çıktı. Nefretin erittiği gökkuşağı yer yüzüne akarak kalplere doldu ve o an kapı tıklandı... Gelen her şeyi değiştirecek olan ; AŞK'tı. Bu karanlığın aydınlanma hikayesi değil, bir aydınlığın öldürülüşünün hikayesidir.... © Tüm hakları saklıdır. İznim olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz. Yayın tarihi ; 20 Şubat 2015 NOT ; İznim olmadan Şebefruz ve Leyl-i Tarık isimleri kullanılamaz. 17.12.2017 Genç kız edebiyatı #3
LAHZA  s o n  d e m  (TAMAMLANDI) #wattys2020 by asosyalimbenn
asosyalimbenn
  • WpView
    Reads 1,083,516
  • WpVote
    Votes 58,019
  • WpPart
    Parts 37
-Wattys 2020 Romantizm Kazananı- Adamın üzerimdeki baskısıyla köşeye sıkışmıştım. Ona dokunup üzerimden atmak istiyordum ama bunu yapamıyordum. Sanki felç geçirmiş gibi kalakalmıştım. Ne konuşabiliyordum ne de hareket edebiliyordum. Fakat artık bundan oldukça rahatsızdım. Sağ elimi belli etmeden arkama atıp belimdeki silaha dokundum. Onun varlığı niyeyse bana güç veriyordu. Adam sağ elini başımın üzerinden arabaya koyduğunda kaçabilecekmişim gibi geriye gittim. Daha fazla gidemiyordum. Yok olmuyordu. Böyle devam edemezdim. ''Size hiçbir şey vermek zorunda değilim!'' Adamın göğsüne ellerimi koyup tüm gücümle ittirdim. Yaptığıma direnmedi birkaç adım geriledi. Bana alan açılınca duruşumu dikleştirip ben de birkaç adım öne doğru attım. Bu sefer gerileme sırası ondaydı. ''Hem siz kim oluyorsunuz? Bana bu şekilde davranamazsınız!'' Sesim haddinden fazla çıkmıştı. Karşımdaki adamın şaşırdığını görebiliyordum. Benden bu denli bir çıkış beklemediği açıktı. Adamın sinirle kasılan yüz kaslarını gördüm bu sefer. Yine bir sinir dalgası benliğini ele geçirmişti. Ben de bundan nasibimi almıştım. Kollarıma yapışan mengene gibi eller öyle sert tutuyordu ki canım yanıyordu. Parmakları kollarımı morartırcasına sıkıyordu. Yüzü yüzüme yaklaşmış gözlerinden çıkan öfke ateşleri yüzümü yakıyordu. ''Kimliğini çıkaracaksın ve arabada ne var ne yok hepsini göstereceksin!'' Bu bendeki bardağı taşıran son damla olmuştu. Kimse bana emredemezdi. Hiç kimse! Kollarımı gevşettiği tutuşundan faydalanıp yarım adım geriye çıktım. Canım ya da bir başka şey şu an umurumda değildi. Belimdeki silahı çekip kalbine dayamamla onun da eş zamanlı aynı şeyi yapması bir olmuştu. Şimdi ikimizin silahı da birbirimizin kalbi üzerinde meydan okuyordu. Ya iki silah da patlayacaktı ya da birimizin öfkesi ateş olup yakıp yıkacaktı.