Sar kollarınla rüzgar Hiç bırakma beni Herkes gitsin sen gitme deniz Dalgaların kaplasın tüm vücudumu Paylaşın sonsuzluğunuzu benimle Ve hiç sahip olamayacağım sevgilime götürün beni Kaybetmeden önce benliğimi Son kez bakabileyim gözlerine Usulca, aşkla, sahiplenircesine Kavuşturun ruhumu özgürlüğe Geriye sadece bir damla yaşamak

"Prenses?" "Yine mi sen" diye homurdandım. "Evet yine ben" dedi ve elindeki ipe benzer birşeyi çekti. Onun ipi çekmesiyle benim başımdan aşağıya gül yapraklarının dökülmesi bir oldu! "Dün hayatımdaki en güzel gündü. Benimle çıkar mısın prenses?? " dedi. Yeni tanıştığım biriyle bir anda çıkamazdım. "Güller için teşekkürler de yeni tanıştığın birine bunlar fazla değil mi?" "Ben seni tanıyorum Lidya." Sözünü kesme ihtiyacı hissettim. "NERDEN? " "Hala teklifime cevap vermedin." Kafam allak bullak olmuştu o sinirle kapıyı çarparak hayır diye bağırdım.Tekrar zili çaldı ve kapıyı açtığımda: "Tahmin etmiştim." diyip bir ip daha çekti. Bu sefer rengarenk kağıtlardan kesilmiş birsürü yıldız döküldü başımdan aşağıya.Sarı, mavi, yeşil, mor, turuncu... Her renkten birsürü yıldız... Kalbim çıkacak gibi atıyordu. "Birde bunlar var" dedi ve 3 tane daha yıldız verdi. Bunlar büyüktü, mukavvadan yapılmışlardı. Renkleri Yeşil, Mavi ve Sarıydı. Bu çocuk benim en sevdiğim renkleri nerden biliyordu? "Arkalarındaki yazıları okumayacak mısın?" Arkalarına baktım ve şunlar yazıyordu: * Hiçbir yıldızdan prenses olur mu? Demek ki oluyormuş. -Oluyor mu sahiden? ** Hayatımda gördüğüm en güzel yıldız... *** Süperkahramanın olabilir miyim?

EPSİLON YAYINLARI ARACILIĞIYLA KİTAP OLDU. KİTAPLIĞINIZDA BULUNMASI DİLEĞİYLE <3 "Bizim bir hikayemiz yok" diye geçistirdim. "Sen, seni yakıp kül edecek bir aşk istiyorsun Masal. Normal tanışmalarda gözün yok. 'Seni seviyorum'ları önemsemiyorsun aslında. Herkesin bildiği sevgi sözcüklerini istemiyorsun. Sen herkesin olduğu bir salonda sahnede oyun sergilemek istemiyorsun. Herkes karanlık salonda oyunu izlerken sen arkada ışıklar saçarak kendi oyununu yasamak istiyorsun. Sen ne Mert'i ne de Atalay'ı istiyorsun. Sen bu oyunda kendin gibi normalle yetinmeyen birini istiyorsun. Cesaretinizle ateşte yürümeyi göze aldığınız bir aşk istiyorsun." Bu sensin diye düşünsem de"Bunları neden anlatıyorsun?" dedim kaşlarımı çatarak. Başını bana çevirip omuz silkti ve sırıttı. "ÇÜNKÜ BU BİZİM HİKAYEMİZ."

☆ ★ WATR 2013 En İyi Teen Fiction Hikayesi ★ ☆ Genç bir kızın yıllar sonra İstanbul'a dönüp geçmişiyle tekrardan yüzleşmesi ne kadar zor olabilir ? Eski bir sevgili. Yıllar sonra yeniden tanıştığı bir çocukluk aşkı. Uzun zaman önce omzunda ağladığı, acı dolu geçmişe sahip bir adam. Hepsiyle aynı arkadaş grubunda karşılaşacağını nereden bilebilirdi ki ? Peki siz ; geçmişteki gerçeklere, sırlara, sınırsız eğlenceye ve mükemmel bir arkadaş grubuna ortak olmaya ne dersiniz ? Bir 'Hazal Demirtaş & Buğra Kaya' klasiği.