Favv
9 stories
Sen Başkasın by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 204,066
  • WpVote
    Votes 22,745
  • WpPart
    Parts 18
*baba-kız / ikinci şans --- Kurduğu ve uymazsa ölecek gibi hissettiği aksamaz düzenine ansızın dahil olan kızından sonra hayatı baştan başlayan bir adam... --- '250125
KABUK BAĞLAMAMIŞ KALPLER by Fesatrice
Fesatrice
  • WpView
    Reads 150,361
  • WpVote
    Votes 15,531
  • WpPart
    Parts 21
Kabuk bağlamamış kalpler, yaralarını nefretle iyileştirmeye çalışır. Hüma'nın hayatındaki her şey mükemmel ilerliyordu. Başarılı, genç bir kızdı ve âşık olduğu adamla evlenmek üzereydi. Birbirlerine duydukları sevgi gözlerini öyle kör etmişti ki hiçbir şeyin bu mutluluklarını bozamayacaklarını düşünüyorlardı. Yaşadıkları felakete kadar. O felaket, Hüma ve Cihangir'in dönüm noktasıydı. O felaket, kalplerine aldıkları en ağır yaraydı. Ve o felaket, Hüma ile Cihangir'i ayırmakla kalmamış, onları birbirine düşman etmişti.
PARADOKS by monsoleil016
monsoleil016
  • WpView
    Reads 36,244
  • WpVote
    Votes 3,319
  • WpPart
    Parts 27
İzge, tutkusu kadar zekasıyla da öne çıkan genç bir gazeteciydi. Bir haberin peşindeydi. Fakat bir gece, mesafeli ama dikkat çekici bir yabancıyla yolları kesişti. Ve o tek gecenin sabahında, kendini Malta'daki Türk Büyükelçiliği'nde; bir daha hiç karşılaşmayacağını düşündüğü o yabancının karşısında buldu. İzge için artık geri dönüş yoktu. Her cevapsız soru onu daha da derine çekiyor, her temas bu adama onu biraz daha bağlıyordu. PARADOKS, tutku, tehlike ve iç içe geçmiş sırlarla örülü bir aşk hikayesi. 🪞 • Dark Romance • Zorunlu Yakınlık • Örgüt/Çete • Yetişkin İçerik
Günler Kısa Geceler Sonsuz by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 92,670
  • WpVote
    Votes 9,114
  • WpPart
    Parts 32
*yarı texting *!Dert Bebesi'nden tanıdığımız Tuna Özkan'ın -ve belki biraz da Demir Özkan'ın- hikâyesi, kurguya daha iyi adapte olabilmek için önce Dert Bebesi'ni okumanızı öneririm. ~ Aşka hem en yakın hem en uzaktım. Büyük bir aşkın en yakın tanığıydım, bu yüzden aşkın varlığına olan inancım dünyanın geri kalanından belki de çok daha fazlaydı. Ancak onların aşkı beni o kadar büyülemişti ki, bir aşkın içine düşeceksem daha azı asla kabulüm değildi. Son yıllarda pastamı üflerken dilediğim dilek aynıydı; Uras'ın Peri'sini sevdiği kadar sevebileceğim birini bulmak istiyorum. Kendi Peri'mi bulmak... 17'min yarısında, bahsettiğim aşkın kucağına düşeceğimi ise tahmin edebilmem mümkün değildi. Aşkın, benim dışarıdan izleyip özendiğim kadar tatlı bir duygu olmadığını ise yaşayarak öğrenecektim. ~ '120422
YENİ YAZ by prongs_so
prongs_so
  • WpView
    Reads 7,483
  • WpVote
    Votes 1,034
  • WpPart
    Parts 11
Her kuşak aynı denizin tanıklığında kendi savaşlarını verir. Ege aynı Ege, Datça aynı Datça ama bu başka bir gençlik hikayesi, mevsimlerin en güzelinde, kendi yollarını arayan gençlerle beraber yeni bir yazda başlıyoruz.
Bir Gençlik Hikayesi by prongs_so
prongs_so
  • WpView
    Reads 242,089
  • WpVote
    Votes 15,628
  • WpPart
    Parts 77
Aşkın kaç hali vardı? Çocuk hali vardı mesela. Saçını çekerek anlaştığın, oyuncaklarını paylaştığın ve yanı başında büyüdüğünde o sevginin de senle büyüdüğünü fark etmediğin halidir bu. Çocukken kalbine düşen tohum senin gözyaşlarınla sulanmış, kahkahalarınla güneş almış olabilir ve sen farkına bile varmadan düşmüşsündür onun güzelliğine. İkinci şans hali vardır birde. Aşk ikinci kez gelip de kapını tıklattığında tereddütle açar insan. O kapıda artık yeni kilitler vardır, zincir takılıdır ve içeri tekrar girmek artık hayalden başka bir şey değildir. Yalnızlığını zırh gibi kuşanan birinin kapısını çaldığında korkup kaçmak kolaydır, kalmaksa yürek ister, tabi kalbinizi çoktan içeride bırakmadıysanız. Üçüncü olarak da geçmişin gölgesinde kalmış hali vardır. Kalbinizi sakladığınız sandıklar ve başına diktiğiniz Amazonlar her zaman doğru kişiye çevirmeyebilirler mızraklarını. Acıdan gelen tecrübeler önyargıya dönüştüğünde hata yapabilir insan, geçmiş acımasız bir öğretmen olduğu gibi insanda travma yaratmaya da meyillidir. Travmalardan kaçmak bir şehirden kaçmaya benzemez, insan bir şehirde kaybolur da sora sora yolunu bulur. Kendi geçmişinde kaybolunca kime sorar insan? Yolunu kaybettiğinde elinden tutacak kimse kalmadığında yanlış yapmak kaçınılmazsa kimi suçlar insan? Eski bir aşk yeni bir aşkın üstüne kara çaldığında gözyaşlarıyla temizlenir mi ? Aşkın birden çok hali vardır elbet ancak bu gençlik hikayesinde ben size elimden geldiğinde bu üç halini anlatacağım. Benimle bu yola çıkmak ister misiniz? Yol virajlı ama manzara güzel.
Yazgının Oyunu by silentsey
silentsey
  • WpView
    Reads 1,177,098
  • WpVote
    Votes 62,685
  • WpPart
    Parts 25
Birbirinden hiç hoşlanmayan iki insan, yakın arkadaşlarının düğününde yolları kesişince istemeden de olsa aralarında bir çekim yaşanır. Tek seferlik yaşanan bir ilişkinin sonunda hayat onları hiç beklemedikleri bir sürprizle karşılar. Bir bebek... Bu minik mucize, iki yabancının kaderini birbirine bağlayarak onları hem kendileriyle hem de duygularıyla yüzleşmeye zorlar. Beklenmedik hamilelik, yeni bir başlangıcın kapılarını sonuna kadar aralar...
Gözyaşı Kadehleri by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 902,178
  • WpVote
    Votes 70,095
  • WpPart
    Parts 39
*Yetişkin içerik barındırır. *Nefretten aşka/anlaşmalı evlilik kurgusu --- "Kimi öptüğünün farkında bile değilsin," dedim üzerime tüm ağırlığıyla kapanan bedenini omuzlarından hafifçe iterek. Yüzlerimiz arasında bir nefeslik mesafeden fazlası yoktu. Aldığı her nefes benden doğuyor, aldığım her nefes ondan kopuyordu. Az önce dudaklarıma dokunan dudaklarını diliyle ıslattı ve ardından göğsü şişerek göğsüme yaslandı. Altında ezilmeye, o isteyerek üstümden kalkmadıkça son veremeyeceğimi biliyordum. Yatakla arasında kalan bedenimi kıvrandırıp yormak yerine onu ikna etmek için dudaklarımı araladım. "Sarhoşsun, farkında bile olmadan beni öptüğün için pişman olduğunu haykırdığın bir sabaha uyanmak istemiyorum." "Kim olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" diye sorarken sarhoşluğunun izlerini taşıyan sıcak nefesi yüzümü okşadı. "Karımı öptüğümün farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" İrkilerek gözlerimi kırptım birkaç kez. Etrafta birilerinin olup olmadığını görmek için delice odaya bakındım. Kimse yoktu. Cevahir Avcıoğlu'nun beni 'karısı' olarak benliğine katmasına sebep olacağı oyunumuzun seyircilerinden hiçbiri burada değildi. Dudaklarını biraz önceki hafif baskıdan çok daha yoğun bir biçimde yeniden dudaklarıma bastırdığında zihnim binlerce soruya aynı anda yanıt aramaya başladı. Bizim dünyamızda her şey sahteydi. Her şey oyundu. Seyirciler gittiğinde perde kapanır, oyuncular birbirlerinin yanından hızla kaybolurdu. Ama şimdi ilk kez, hatta belki de son kez seyircisiz oynuyordu oyununu. Avcıoğlu'nun kurallarına kendisinden başka kimse karşı çıkamazdı. Bizim için yıkımı getirecek olan da, işte bu nedenle, bizzat kendisi olacaktı. --- '260224
Aykırı Çiçek by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 2,572,472
  • WpVote
    Votes 137,955
  • WpPart
    Parts 75
*Klasikten uzak aşk/gerçek aile kurgusu. *Yetişkin içerik barındırır. *İlk birkaç bölüm texting --- Ben İzgi. Feris İzgi... Aylarca uzaktan izleyip, hayaliyle yanıp tutuştuğum aşkıma tam kavuşmuşken; aslında kavuşmam gereken bir de ailem olduğunu biraz geç fark etmiştim. Hem de yaklaşık 20 yıl kadar geç... ••• XXII. Acar, nedensiz bir dürtüyle kadının yüzüne bakamadı bir an. Biraz sonra ise yanağının üzerinde uzanan kadının yüzüne nihayet bakmaya cesaret edebildi. Yavaşça eğdiği başını İzgi'nin yüzüne yaklaştırıp alnına dudaklarını bastırdı, dudaklarını hemen geriye çekmedi. Aksine burnunu da saç diplerine yasladı. Saçlarından yayılan kokunun bir ay öncekiyle aynı olmadığını duyumsadı. Fakat umurunda değildi, kokuyu eşsiz kılan Feris'in ta kendisiydi. Kokunun kaynağının o olması Acar için fazlasıyla yeterliydi. "Yeşil gözlü cadı," diye mırıldandı dudaklarını alnından çekmeden. Sesi o kadar kısıktı ki kendisine bile ulaşamamıştı. "Hangi büyüyü üzerimde denedin bilmiyorum ama bu kadar işe yaramış olmasını sen bile hayal edemezdin." ••• XXVII. Savaş, çaresiz bir merakla yüzünü kızının omuzuna doğru yaslayıp kokusunu hissetmeye çalıştı. Bebek kokusunu hatırlamak istese de artık hatırlayamıyordu, burnunda kalan tek koku isli yanık kokusuydu. Savaş, başını kızının omuzuna koyduğunda burnuna dolan kokunun çiçek bahçesinde gibi hissettirmesine buruk bir tebessümle tepki verdi. Bu kokuyu ilk kez alıyordu, bundan sonra hep alabiliyor olmak için ne yapılması gerekiyorsa yapacaktı. Çekindiği, göze alamayacağı hiçbir şey yoktu. "Bitti babam ait olduğun yerdesin artık, uyandıktan sonra bambaşka olacak her şey. Söz veriyorum, her şeyim üzerine yemin ediyorum sana. Ne kalbine ne tenine bir daha zarar gelmeyecek, baban burada, yanında." --- '120122