Asel230504 adlı kullanıcının Okuma Listesi
196 stories
HINÇ MEHAN by Zehraozkul
Zehraozkul
  • WpView
    Reads 193,735
  • WpVote
    Votes 9,990
  • WpPart
    Parts 39
"Yoruldum. Benim artık seni yanıma almak için tüm dünyayı karşıma alacak hiç gücüm kalmadı. Senin istediğin gibi olsun, onların istediği gibi olsun. Bundan sonrasında karşıma çıkan her şeyi sadece sessizce kabulleneceğim. Herkes bunu bir vazgeçiş sayacak ama bu senin yenilgin. Beni bir daha asla kazanamayacaksın." Burukça gülümsedim. "Çünkü ben bir daha asla senin için savaşmayacağım." Gözümden akan yaşlara inat gülümsemeye devam etmeye çalıştım. "Hayatımda bir daha asla seni seçmeyeceğim. Eğer olur da bir gün seni seçmem gerekirse...olur da seçersem, o gün kendimden vazgeçeceğimden emin olabilirsin." "Ve sen, beni ilk kez gerçekten kaybettiğin anın neye benzediğini... ancak başkasının soyadını taşıdığımda anlayacaksın." "Evleneceğim...onunla." Bu aşkın değil, hıncın hikayesi...
ŞAFAK VURGUNU by authsevvy
authsevvy
  • WpView
    Reads 633,797
  • WpVote
    Votes 42,047
  • WpPart
    Parts 17
❝Işığa ulaşmak için önce karanlıktan korkmamayı öğrenmen gerek. Çünkü şafak karanlığın içinde. Karanlıktan uyan, gözlerini aç, geceyi terk et, şafaktan kaç.❞ ☼ Çeyrek Vurgun Serisi'nin birinci kitabıdır.
ARHAVİLİ by burcubuyukyildiz
burcubuyukyildiz
  • WpView
    Reads 1,477,848
  • WpVote
    Votes 80,834
  • WpPart
    Parts 32
"Ben Karadenizliyim," dedi dudakları tehlikeli bir gülüşle kıvrılırken. "Biz sabahları ilk olarak hırçın dalgaları görmek isteriz." Gözleri gözlerimdeydi, sıcacık nefesi dudaklarıma çarpıyordu. "Ya evimizin manzarasında... Ya da kollarımızda uyanan kadının bakışlarında..." Dudakları ansızın boynuma değdiğinde, titreyen dizlerime söz geçiremeyip onun kaslı kollarına tutundum. Tırnaklarımı tenine batırdığımı fark edemiyordum. "Çok şey istiyorsun gibi geldi bana," dedim kendimi tutamadan. Güldü. Ona çok yakışan, nadiren görebildiğim bir gülüştü bu. "Karadeniz..." dediği anda, başparmağı nefesimi kesercesine dudaklarımı buldu. "Hırçındır. Asidir. Zapt edilemezdir, vahşidir. Derinlerinde ne olduğunu asla bilemezsin. Onun azgın sularında yüzmeye alışkın değilsen akıntısında kaybolur gidersin. Ve sen Hazel... Tıpkı Karadeniz gibisin." Bir KOR EVRENİ Romanı BU KİTAP YETİŞKİN OKURLAR İÇİNDİR! © Tüm hakları şahsıma aittir. İznim dahilinde olmaksızın alıntı yapılamaz. Bu başlık Arhavili adıyla, 2016'da açılmıştır. Bölümlerin yayınlanmaya başlama tarihi 22 Aralık 2023'tür. Wattpad'de ARHAVİLİ adıyla yayınlanan ilk ve tek hikâyedir. * Bu kitapta okuduğunuz bazı kişiler, kurumlar, olaylar ve kavramlar yalnızca hayal ürünüdür. Gerçekle en ufak bir ilgisi bile yoktur.
Mir by humeyraao
humeyraao
  • WpView
    Reads 524,725
  • WpVote
    Votes 43,521
  • WpPart
    Parts 25
Ölüm ve yaşam arası bir savaşta güneşi arkasına alıp üzerimde oluşturduğu o devasa gölgede biz onunla göz göze geldik. Bu meydanda, bir savaşın orta yerinde mağlubiyetin getirdiği bir galibiyetti sanki yaşadığımız. Şerrin hayra dönüştüğü, kuşların yolunu bulduğu, kafesin yok oluşu ama bir insanın bir insana tutsaklığıydı. ''Ben Şifa Sürmeli.'' Dedim nefes nefese. Yer ayaklarımın altından kayıyorken dizlerimin üstüne çöktüm. ''1 yıldır bu topraklarda esir tutuluyorum. Şimdi burada benim ülkem için hak, hukuk, bayrak, vatan sensin! Ülkeme dönmek için adaletinle birlikte merhametine sığınıyorum.'' ... Çıkılan bazı yolların dönüşü olmaz. Bazen ise çıkılan yolda kendini bulmuş olarak dönersin. Sen benim dönmeyi düşünmediğim o yolda kendimi bulduğumsun.
Yıldızlar Şahidim by theruhsuz
theruhsuz
  • WpView
    Reads 951,915
  • WpVote
    Votes 36,634
  • WpPart
    Parts 25
"Seviyorum lan!" Kükreyişi kaldırımlarda değil, kalbimde yankılandı sanki. İçim titredi, beynim sarsıldı ama yinede yerime mıhlanmış gibi hissettim. "Var mı lan? Seviyorum. Suç mu?" dedi yağmurun altında ve bana iki adım yaklaştı. "Suç!" diye bağırarak karşılık verdim. "Ne zaman ya? Ne zaman değiştin sen? Ne zaman kabullendin, sindirdin de karşıma çıkıp böyle sözler edebiliyorsun?" Göğsüm hiddetle inip kalkıyor, yağmur sinirimi bozuyordu. "Suç Cihangir abi! Sen benim ağabeyim yaşındasın. Benim abim gibisin ya. Sen ne dediğinin farkında bile değilsin," diye bağırmayı sürdürdüm. Yüzüme yapışan saçlarımı öfkeyle savurdum ve yürümeye başladım. "Farkındayım." Kolumdan yakaladı ve beni hızla kendine çevirdi. "Lanet olsun ki farkındayım!" diye bağırdı. Hiddetle inip kalkan göğüs kafesine baktım. Diğer elini sertçe iki kez göğsüne vurdu "Ama gel de buraya anlat," dedi. Savurduğu yağmur damlalarıyla irkildim. "Seviyorum kızım seni." Başlangıç: 10.04.2020 Bitiş: 30.08.2020
 SADEM (TAMAMLANDI) by makarnaperisi
makarnaperisi
  • WpView
    Reads 2,473,909
  • WpVote
    Votes 96,105
  • WpPart
    Parts 48
Pınar mahallesi, iki katlı rengârenk evlerin olduğu, komşuluğun ölmediği bir mahalleydi. Bakkal İsmail amca çocuklara bedavadan çikolata verirdi. Kadınlar altın günü yapar, dedikodu peşinde koşardı. Mahalle parkında ki büyük çınar ağacı birçok aşığa gölge olmuş, onları dinlemişti. Pınar mahallesi her türlü mükemmel ilişkilerin olduğu bir mahalleydi. Bu mahalle de kendinizden bir parça mutlaka bulabilirsiniz. (Bu kitap eski mahalle ilişkilerine, ve geçip giden çocukluğumuza ithaf edilmiştir.) #Mizah 1 numara!
ZİNCİR SOKAĞI SAKİNLERİ(TAMAMLANDI) by busbckr
busbckr
  • WpView
    Reads 2,200,992
  • WpVote
    Votes 132,319
  • WpPart
    Parts 78
Aşk insanı henüz kaçındayken bulur? Aşk ilk görüşte mi olmalıdır yoksa her görüşte mi? Peki ya bir insan yıllar sonra birine aşık olur mu? Leyla illa Mecnun'a, Kerem illa Aslı'ya mı aşık olur? Kerem ve Leyla birbirini sevemez mi? Leyla abi dediği Kerem'e, Kerem kardeş bildiği Leyla'ya aşık olamaz mı? Peki , hayat şartları onları buna zorlarsa? Peki mahalle baskısı onları evliliğe sürüklerse? Hala aşka direnebilirler miydi? Yanlış anda yanlış yerde yanlış kişilerin bir arada bulunmalarıyla gelişen doğru bir aşk... Peki bu aşkın ilk sınavı aynı zamanda son sınavı da olacak mıydı? . . . "Bir de, beni mi çok seviyorsun onu mu sorusunu sorun tam olsun!" diye araya girdi Leyla gülerek. Kerem Leyla ona dönünce gözlerine baktı şefkatle. Miniğiydi Leyla onun. Uzak durmasına hiç dayanamıyordu. "Sormaya gerek yok ki! Tabi ki ben" diye cevap verdi Kerem büyük bir özgüvenle. Leyla kaşlarını kaldırıp 'Öyle mi?' der gibi bakınca Mihriban atom bombasını patlattı. "Kerem Abi ne kadar da safsın, sen şimdi Leyla evlenince de seni kocasından çok seviyor sanırsın." Kerem'in de Leyla'nın da yüz şekli değişti. Hiç bunu düşünmemişlerdi ki. Evet, elbette evleneceklerini düşünmüşlerdi, bu konuda planlar ve şakalar dahi yapmışlardı ama hiçbir zaman sevgi kıyaslaması yapmamışlardı. Böyle bir şeye ihtiyaç duyacsklarını hiç düşünmemişlerdi. Hiçbir zaman birbirlerinden daha fazla sevdikleri birileri olacaklarını da düşünmemişlerdi. Ne Leyla, ne Kerem ne de Rıdvan... Kerem ve Leyla göz göze geldiler. Kerem eliyle saçlarını karıştırırken daha fazla dayanamadı ve aklındakileri diline döktü. "İnşallah evde kalırsın Leyla!" diyip mutfağı terk etti. Leyla şokla Kerem'in arkasından bakarken Mihriban Kerem'in sözlerine öyle büyük bir kahkaha attı ki resmen evde sesi yankılandı. Tüm hakları saklıdır.
HUDUT by kelebekleroldu1
kelebekleroldu1
  • WpView
    Reads 743,902
  • WpVote
    Votes 28,561
  • WpPart
    Parts 54
"Bu bir Milat, Kıyamet." *** "Tatlı dile, güler yüze Doyulur mu, doyulur mu?" Sesli kahkahalar eşliğinde Neşet Babaya eşlik ediyordum, rakı bardağını kafama diktim ardından gözlerim karşı masaya kaydı. Dirseklerimi masaya yasladım, elimdeki rakı bardağını masaya indirdim usulca. Geldiğimden beri bakışları bakışlarımdan ayrılmayan adama gülümsedim nazlı nazlı. Daha sakin ve yumuşak ve sessiz çıkmaya başladı sesim, "Aşkınan bakışan göze Doyulur mu, doyulur mu?" Kollarını göğsünde bağlamış, bal gözlerin sahibi bana cürretkar bakışlarla bakmaya devam etti, bir ara dudağının köşesi kıvrılır gibi oldu yanımda oturan insanlar umurunda değildi o kendinden emindi. Geceyi onun kollarında bitireceğimden emindi. *** Hikaye tamamen kurgudur. Gerçek olay ve kişilerle alakası yoktur.
Hazan Vakti ■ ASKERİ KURGU by Kullenmishikayeler
Kullenmishikayeler
  • WpView
    Reads 3,263,069
  • WpVote
    Votes 128,339
  • WpPart
    Parts 110
Hazan, iç içe olduğu tüm sorunlarını büyük bir savaşla görmezden gelerek hayatını sıradan bir mahallede devam ettirmeye çalışan genç bir kızdır. Bu deli dolu, cesur ve komik genç kız beklenmedik bir şekilde, daha önce hiç göremediği karşı komşusu Yüzbaşı Serdar' a aşık olur. Hazan, o pervasız karanlıkta, adeta ışık hızıyla genç adama çarpılırken hayatlarının, asla tahmin edemediği bir huzurla değişeceğinden ise bir haberdir. Serdar, kendi hayatında karanlıklar içindeki ketum ve sinirli hallerini bir kenara ittirmeden dünyasını durduran Hazan' ı günlerce, haftalarca sessizce izler. Adam, gördükleri karşısında girdiği sinir krizlerinde içten içe genç kızı çözmeye çalışır fakat bu, umduğundan daha zordur. Onu sokak ortasında voleybol oynadıktan ya da gece mahallenin kafesinde sahne aldıktan sonra elinde bir tabak sarmayla kapısında görmek genç adamı bilinmez bir meraka ittirir. Hazan' in birbirinden farklı güzel, tatlı. sinirli, dediğim dedik, baştan çıkartıcı ve küfürbaz halleri Serdar'da daha evvel rastlamadığı çağrılara yol açarken ikili çok kısa sürede kendini büyük bir kargaşada bulur. Hazan' ın sır dolu, eğlenceli ve bir o kadar da duygu dolu hayatı Serdar' ın fevri ve korkutucu hallerindeki karanlıkla buğulanırken hayatları hiç beklenmedik bir anda, aynı yöne, sarmaş dolaş şekillenecektir... ? Serdar kollarını bedenime sardı, yüzümü göğsüne yaslarken de o kalın ve kaba sesiyle "Ben varım." Dedi. Sesiyle soluğu titrek, boyumu aşan kalbi gümbürder vaziyetteydi. "Artık ben varım biliyorsun değil mi?" Sinirliydi evet ama bana değildi bu öfke. Biliyorum, o bu sinirle dokuz köyü yakardı da benim saçımın teline zarar vermezdi. "Bırak dokunmayı, üzerine değen en ufak bir bakışı yeryüzünden silerim. Sen gül diye, herkesin so
• NAMÜTENAHİ • Hayatımın Mimarı  by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 3,052,889
  • WpVote
    Votes 73,474
  • WpPart
    Parts 25
Yiğit, elindeki flaşı açık telefonu ışığı asansörün tavanına vuracak şekilde yere bıraktıktan hemen sonra elleri yanaklarımı kavrayarak, "Hadi Eylül, derin bir nefes al." Kulaklarım uğulduyor, görüş alanım arada bir netleşip bulanıklaşıyordu. Kendimi, aklımı toplayıp dudaklarımı aralayacak konumda hissetmiyordum. Nefesim git gide daha da daralıyor, gözlerim kapanmamak için göz kapaklarımla savaş veriyordu. "Eylül, bana bak." Söylediklerini uğultu şeklinde duysam da ne yazık ki cevap veremiyordum, sadece hafif aralık gözlerimle yüzüne bakıyor, söylediklerini dinlediğimi anlaması için gözlerimi yumup açıyordum. "Eylül!" "Eylül, sakin ol." "Eylül, nefes al." Yiğit'in git gide yükselen sesi ile tedirginliğim daha da artarken yanaklarımı kavrayan büyük, kemikli soğuk elleri ve dudaklarımda hissettiğim bir erkeğe göre oldukça dolgun i dudakları bütün sistemimi çökertmeye yetecek kadar yoğun duygular hissetmeme sebep oluyordu. Vücudumdaki kan az önce çekilmiş, vücudumu buz kaplamışken şimdi fazla miktarda pompalanan kan ile bütün vücudum sıcaklamıştı. Hareketsiz duran dudakları bir süre sonra hareket ederek ağzımı aralamamı sağlarken bir anda kontrolü tamamen eline alarak işaret ve orta parmağı ile çenemi hafifçe yukarıya kaldırdı. Burnundan aldığı derin nefesleri bir bir dudaklarımın arasına bırakırken, titreyen ellerim ve bedenimle bir süre hareketsiz kaldım. O ise durmadan aynı işlemi birkaç kez tekrarladı. Yanaklarımdaki ellerinin baş parmakları elmacık kemiklerimi aşağı yukarı okşarken göğüs kafesimi zorlayan kalbimin atışlarını duymaması imkansızdı. Saniyeler içinde ciğerlerime ulaşan onun nefesi kendimi biraz olsun sakinleştirmemi sağlarken dudakları dudaklarımın üzerindeyken gözlerimi yavaşça araladım. ~Yiğit bir adamın Eylül masalı.~ Sıradan bir mahalle hikayesidir, aksiyon içermez.