eline2best
- Reads 291
- Votes 66
- Parts 13
Taşı cam fonustan çıkartıp elime aldım, her zamanki gibi parlaklığı dahada arttı bu benim gözlerimi rahatsız etmiyordu.
tenimi delip geçen enerji her gide gide büyürken sanki eskisinden daha güçlüydü.
Işte tam o an taş kontrolünü kaybetti ne olduğnu anlamadan vucudumda bir acı hissettim, kan damarlarımda kandan başka akan bir sıvı hissediyordum.
O an anladım okyanusun kalbi okyanus ile can bulmuştu şimdi ise gücünü bana yansıtıyordu.
Vucumdum şiddetle sarsılıyordu buna rağmen elimden taşı atamıyordum daha fazla dayanamayıp kendimi diz çökümüş bir şekilde yerde buldum gözüm kararıyordu
Avcumdaki taş ilk defa bana zarar veriyordu.
" dur lütfen! Dur"
Diye sayıklıyordum ne kadar bağırırsam bağırayıp bu oda ses geçirmezdi kimse duymuycaktı yada kimse içeri giremiycekti.
o an üzerimde bir gölge hissettim, kapanmak üzere olan gözlerimi zor olsada açıp yukarı çevirdim. beyazlar içinde giyinmiş bir adamdı bu dünyadan değil gibiydi
Gece mavisi saçları, beyaz tenli, koyu mavi kısık gözleri ile bir erkekti.
Ah belkide hayatımda ilk defa böyle bir şah eser görüyordum
Vucudumdaki ağrı gitmişti yorgun bedenim sanki tekrar hayat bulmuş gibiydi, buna rağmen ayağa kalkamıyordum avcumda okyanusun kalbi yoktu.
onun yerine karşımda
Yunan Tanrılarına benzeyen bu adam vardı
" benim kızıl saçlı deniz kızım canın çok'mu acıdı?"
Sesi en güzel müziğin en iyi kısmı gibiydi beynim almıyordu.
Kesin halüsülasyon görüyorum
" sen nesin?"
Gülümsedi zihnimi okumuşçasına
" Yunan Tanrısı değilim merak etme"
şaşkınlıktan dudaklarım aralanırken kendimde ayağa kalkacak gücü buldum, Zor da olsa ayağa kalktım Okyanus gözlü adamın karşısında küçük ve güçsüz duruyordum
" sadece beynin bana iğrenç bir oyun oynuyor O kadar. şu an karşımda hiç kimse yok... Evet öyle"
kendi kendime bunların bir saçmalık olduğunu tekrarlarken, inan