𝙷𝚊𝚢𝚛𝚊𝚗 𝚘𝚕𝚍𝚞𝚔𝚕𝚊𝚛ェ𝚖🖇♡︎
54 stories
KARANLIĞIN ŞEHRİ by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 25,379,842
  • WpVote
    Votes 1,489,691
  • WpPart
    Parts 80
Doğum gününden sonra, kardeşiyle eğlenmek için konsere giden bir genç kız... Fırtına yüzünden iptal olan konserden eve dönmeye çalışırken, kendini bir anda hiç bilmediği bir yerde bulursa... Ve bu bilmediği yerden, evine dönecek hiçbir yolu olmasa... Kendisini yabancı hissettiği bu şehirde, tüm bunlar yetmezmiş gibi, aklını karıştıran ve tüm yolları kendisine çıkaran gizemli bir genç adamla karşılaşırsa... Neler olur?
SÖZ AŞKI by aysemmgulumm
aysemmgulumm
  • WpView
    Reads 5,469,563
  • WpVote
    Votes 187,542
  • WpPart
    Parts 80
Yıllar önce verilen bir söz iki gencin hayatlarını nasıl değiştirir? 08.06.2018 14.04.2021
HÜKÜM by Esra52hazer
Esra52hazer
  • WpView
    Reads 5,494,915
  • WpVote
    Votes 188,142
  • WpPart
    Parts 79
Aşk onlar için farklıydı ... Birbirinden çok farklı görünen ama bir o kadar da birbirine çok benzeyen iki hayat . Esra Miray Aksoy ve Azad Yılmaz ın hayatı .. Aşk bu iki genç için sadece birbirlerine sevmekten çok daha farklıydı ...imkansızdi ,acımasızdı, tutkuluydu ... Bir tarafta modern ,kültürlü bir ailede yetişip büyüyen genç bir kız , Diğer tarafta ise TÖRE içinde , kan içinde, acımasızlık içinde yetişen genç bir oğlan ... Ve kesişen hayatlar .. Gururunu , hayatı boyunca her zaman her seyin üzerinde tutan Esra Miray, "Kendime çizdiğim yoldan asla sapmam" diyen Azad aga ... Ve bu iki gencin hayatlarını değiştirecek muhteşem bir AŞK ... Bakalım bu iki genç bu MUHTEŞEM AŞKIN hakkinı ne kadar verecekler ...
AH SENDE (TAMAMLANDI) by asosyalimbenn
asosyalimbenn
  • WpView
    Reads 5,563,357
  • WpVote
    Votes 227,496
  • WpPart
    Parts 113
Kor olmuş elem dağı bir semer misali sarmıştı bedenlerini... Kalp ağrıtıcı feryatlar dilleri zorluyor, bir türlü dökülmeyen vaveylalar boğaz yakıyordu. Suskunluk en sarsıcı tepkiydi. Ağzı bıçak açmıyor, kederli gözler asla kurumuyordu. Derdi veren Rab dermanını da veriyordu ya işte... Dinlemiyordu gönül. Defterin kara sayfası, ardındaki aydınlığı gölgeliyor, o an içinde boğulacakları kör kuyuları andırıyordu. Fakat her karanlığın bir sabahı vardı. Ve her sabah bambaşka bir yapraktı... Yirmi dört yaşında, yüz yaşında insanın hayatına sığdıramayacağı şeyler yaşamış Ahsen -Karahan- Miroğlu, feleğin en sert sillesini sol yanından yemişti. Yürek burkan hikâyesinin en can alıcı yeri silahından çıkan kurşundu. Gerçeğin aksine, kurşunu sol yanından yiyen Yavuz Arslan Miroğlu'nun çiçek açmamış toprakları buz tutmuş bahtına ve Çiyeşan soyuna inat tekrar tekrar yeşerecekti. Kuru topraklar sevdiğinin ellerinde can bulacak, yıllardır karanlığa gömülmüş mazi kendini aklayıp, pirüpak karşılarına dikilecekti. Bunca yıldır onlarca canı katleden kara yazgı gerçeğe kavuşacak ve hikaye baştan yazılacaktı. Yürek kırgındı, vicdan mahcup. Ruh perişandı, beden bitap. Diller lâl, gözler şair... Kaderin kanlı pençesinde kıvranıyordu iki can... Kirli geçmişin gölgesinde çırpınan iki kan... Ve ortak bir düşman... Belki de tek düşman. Yanlış bilinen doğrunun acı gerçeği... Hüda'nın keskin kılıcı ve aşk denilen bataklığın iki kölesi... Yürekli bir kadın, akıllı bir adamın hikâyesi... *** Kapak tasarımı @ayatutulansizofren 'e aittir. ~~Tüm hakları saklıdır, herhangi bir çalınma, izinsiz kopyalanma durumunda tarafımdan yasal işlem başlatılacaktır. ~~
ÖLÜMÜN NEFESİ  by Kardelenxys
Kardelenxys
  • WpView
    Reads 6,601
  • WpVote
    Votes 1,383
  • WpPart
    Parts 30
~ Suçlu ve suçsuz, masum ve mahkûm, ölüm ve yaşam... bu hikaye böyle başlamıştı... Peki ya nasıl bitecekti? Gece Alpınar adında genç bir kız, ölüleri görüp, onlarla konuşabildiğini fark eder. Çalıştığı acil servise bir intihar vakası geldiğinde, yapabilecekleri bir şey kalmamıştı. Genç adam çok fazla kan kaybetmişti ve artık her şey için çok geçti. Ardından Gece, hastanenin çatısına çıktığında garip bir şekilde arkası dönük genç bir adamın çatıda oturduğunu görmüştü. cesaretini toplayıp, burada ne yaptığını sorduğunda ise, gördüğü yüz ile şoka uğramıştı... bu nasıl mümkün olabilirdi ki? ölüleri nasıl görebilirdi? kendiyle bir iç savaşa girmişti böylece... peki ya şimdi ne yapacaktı? ölüleri görebilen biri ne yapmalıydı? 💫 başlangıç tarihim 10 Ekim 2019
Telekinezi by nilsuilgin
nilsuilgin
  • WpView
    Reads 3,822,613
  • WpVote
    Votes 197,124
  • WpPart
    Parts 68
UYARI: Hikayeyi okurken sakın henüz okumadığınız bölümlere bakmayın. Gizem/Gerilim olduğu için spoiler yiyebilirsiniz! Yetenekli olmak. Her defasında imrenilen bir olgu. Başınıza bela açacağını asla düşünmezsiniz; Öyledir ki yetenekli insan belaya rastlamaz. Aksine bunun bir deli saçması olduğunu düşünürsünüz. Ama bir kez daha düşünün. Zira genç bir kız olan Maya'ya göre hiç de öyle değil. Hele ki kızımız doğuştan telekinezi yapabiliyorsa, kendisini belanın, bildiğimiz belanın içinde bulması kaçınılmaz olacaktır. Düşmanı yakaladığını zannettiğin anda çember daha da genişler. *Her bölümde gizemin dozu artarken, entrikalar doruklara ulaşacak.*
TAKINTI by suheda_zsy
suheda_zsy
  • WpView
    Reads 3,822,202
  • WpVote
    Votes 142,947
  • WpPart
    Parts 81
Ona hiç sarılamamıştım mesela. Hiç elini tutamamıştım. Hiç öpememiştim. Hiç koklayamamıştım. Hiç sevdiğimi söyleyememiştim. Hiç dokunamamıştım. Hiç beraber uyuyamamıştık. Hiç saçlarıyla oynayamamıştım. Hiç dizlerine yatamamıştım. Hiç özlediğimi söyleyememiştim. Hiç, hiç bu kadar değersiz hissetmediğimi anlatamamıştım. Bu kadar hiçin arasında, her şeyim olmayı nasıl beceriyordu? Çünkü bir gülüşü yetiyordu bana. Sayılı sayıda görsem de, yetiyordu. Kıvrılan dudakları hiçliğe meydan okuyup, her şey hâlâ benim elimde, diyordu adeta. 'İstersem bütün hiçliği, çivileri ile beraber tabanından söküp, yerine istediklerimi dikebilirim. Hiçi hep, zerreyi zirve yapabilirim. Her şey hâlâ benim elimde.' Umut var, sadece biraz naza çekiyor kendini. Tutarsam bırakmayacağımı, benim onu dibine kadar harcayacağımı ve ortalığın tozunu attıracağımızı biliyor. Hâliyle gelmiyor. Çünkü küçücük bir umut ile bütün dünyayı karşıma alacağımı bilen herkes gibi, o da korkması gerektiğini biliyor.
KURALSIZ | KİTAP OLDU by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,380,908
  • WpVote
    Votes 532,335
  • WpPart
    Parts 92
"Ben, kalbinde yaşayabileceğim birini hayatımda isterdim," dedim ve yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Peki sen, sen nasıl birini isterdin hayatında?" Yeşillerini denize çevirdi, iç çekti. Sabırla bekledim dudaklarından dökülecek olan cümleleri. Uzun uzun baktı denize. Sabrımı sınamak istercesine uzun baktı hem de ve sonunda yeniden bana dönebildi. "Hiç kimseyi," dedi kendinden emin bir şekilde, afalladım. "Neden?" Sordum, kadehinde kalan şarabını bir kerede içti. Boşalan kadehe odakladı bakışlarını. Uzun uzun düşündü. Gözünün ucuyla bana baktığında yüz ifadesi düzdü ama gözlerini yine saklayamamıştı. Gözlerinden anlaşılıyordu kederli olduğu. "Çünkü ben kimseyi kalbimde yaşatamam," dedi, bu cümlenin ağırlığı altında ezilirken acıyla yutkundu ve ekledi. "Benim kalbimde bana bile yaşam yokken, hiç kimseye olamaz."
ESİR by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,664,538
  • WpVote
    Votes 507,632
  • WpPart
    Parts 69
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
sessiz SEDAsız by aysenaktas
aysenaktas
  • WpView
    Reads 607,803
  • WpVote
    Votes 28,296
  • WpPart
    Parts 38
"Seni istiyorum!" "İstediğin bir beden... Her gece sahip olduğun ancak hor gördüğün bedenler gibi geceni geçireceğin sıcak bir ten... Ben değilim..." "Senden ne kadar uzağa kaçarsam, o kadar hızla sana çarpıyorum. Düşüncelerime sızıyorsun ve bu daha önce deneyimlediğim bir şey değil. Böylesi başıma gelmedi. Nedense bir bedenden fazlasısın benim için... Kokun beni sakinleştiriyor, gözlerin huzur veriyor, dudakların beni sahipleniyor, bir dokunuşun kor gibi bedenimi yakmaya yetiyor. En azılı korkularımın başlıca sebebisin ne var ki şimdiye kadar hiçbir şeyi seni istediğim kadar istemedim. Bedeninde hüküm sürmek istiyorum. Seni hissetmek istiyorum... delice fakat beni hissetmene ihtiyacım var... Sonu umurumda değil. Cennette... Cehennem de..." ... İki hayatzedenin hikayesi... kalbini kaç kez onarırsın yeniden kırılsın diye? hayal bile kuramadığın bir yaşamın varken umuduna nasıl tutunursun? geçmişten çıkardığın dersler seni mutlu etmeye yeter mi? ya doğrularına rağmen aşk uğruna yanlışa boyun eğer misin? gözyaşlarını tuttukça hayata meydan okursun ama hayat, gök gürültüsü gibi patlar ve içindeki çocuğu ağlatır...