En iyiler🛐🤍
16 stories
İÇİNDE BİR SEN by binnurnigiz
binnurnigiz
  • WpView
    Reads 55,726,157
  • WpVote
    Votes 1,674,910
  • WpPart
    Parts 59
Sen hiç bir kitap karakterine âşık oldun mu? O, oldu. Asıl tuhaf olan ise... Kitap karakteri de ona âşık olmuştu. "O gece bir kitapla tanıştım. Kaderime giden yolda bana rehber olacak bir kitapla." (DÜZENLENİYOR.) © Tüm Hakları Saklıdır! ©
ÖLÜM ENDEKSİ (+18) by ilmelistan
ilmelistan
  • WpView
    Reads 5,443,264
  • WpVote
    Votes 1,192
  • WpPart
    Parts 3
Onların hikayesi, tutkudan doğan bir vahşetti. Onların hikayesi olanaksızdı. Onların hikayesi imkânsızın üzerine kurulmuş bir piyesten ibaretti. Onların hikayesi olmayandı. Bu hikayede ne aşk normaldi ne de saygı. Bu hikayede ne onlar normaldi ne de aileleri. Bu hikaye; alabora olmuş bir geminin, yeniden inşası üzerine kurulmuş bir serzenişti. ♧◇♧◇♧
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,503,297
  • WpVote
    Votes 545,668
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
ÇEVRİMİÇİ  by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 47,269,518
  • WpVote
    Votes 2,802,294
  • WpPart
    Parts 106
Öncelikle şu konuda bir anlaşalım. Normal değilim, o da öyle.
MARDİN'İN GÜNEŞİ (Devam Ediyor) by snmkzlkn
snmkzlkn
  • WpView
    Reads 5,332,019
  • WpVote
    Votes 207,582
  • WpPart
    Parts 87
Su gibiydi iki genç kız da. Öyle narin öyle güzellerdi. Birinin adı Zeynep'ti. Bakanlar gözlerini alamazlardı. Babasının en değerlisi, mücevheri, güneşiydi. Birde Mardin'in ağası vardı. Ömer Ağa. O bir şey isterse olurdu, kimse karşı gelemez gelmeye cüret bile edemezdi. Bütün aşiretlerin de Mardin'in de ağasıydı. Herkes bilirdi onun sözü sözdü. Adaleti kendisinden hep bir adım önde olan bir adamdı. ______________________________________________ "Berzan ağa vermezlerse kaçıracakmış seni hiç mi korkmuyorsun?" Kahkaha attı kardeş bildiği arkadaşının sözüne Zeynep. "Asla evlenmem onunla kaçırırsa da elbet yolunu bulur kaçarım kaçamazsam da canıma kıyarım yine de yar olmam ona." "Yine de bir düşünseydin babanın durumu zorda Paşaların oğlu o kurtarırdı sizi bu durumdan." "Sen delirdin mi Dilan asla evlenmem onunla dedim ya hem babam söz verdi okutacak beni. Değil Paşaların oğlu koskoca Mardin'in ağası Ömer Ağa bile gelse alamaz beni." Kararlılıkla konuştu genç kız kendinden çok emindi. İlerde çalıların arkasında biri daha vardı ama küçük kızın böbürlenerek konuşmasını kahkaha atmadan dinlemeye çalışan. Hele son sözlerini duyunca gözlerinde pırıltılar beliren. ---------------------------------- Diğerinin adı ise Dilan'dı. Korkusuz, cesur ve hep yüreğinin sesini dinleyen Dilan. Zeynep'ten daha zor bir davanın savaşını verecekti o. İki genç kız da Mardin'in ateşli topraklarında kendilerini bir anda hem var oluş mücadelisinin içinde bulacaklar hem de aşkın büyülü dünyasının içinde gururlarını kaybetmeden savaşı kazanmanın yollarını arayacaklardı.
+14 more
SES by deepinthedream
deepinthedream
  • WpView
    Reads 53,790
  • WpVote
    Votes 1,547
  • WpPart
    Parts 3
DÜZENLENİYOR "Sırlarla dolu bir romanın satırlarında nefes alıyor gibi hissediyorum." İç çekerek söylediğim sözle birlikte Bora, "Belki de öylesindir," dedi. "Peki senin bu romandaki rolün ne, Atalay? Sırların arasına varlığınla bir yenisini eklemek mi, yoksa bu sırları çözmemde yardımcı olmak mı?" Sorduğum soruyu gözlerinin içine bakarak sormuştum. Gözlerini bir başkasının yüzünde kendimi gördüğüm bir aynaya benzetiyordum. "Başkahraman sensin. Sen söyle. Bu hikayedeki rolüm ne? Sana yardım etmek isteyen bir kimse mi, yoksa daha fazlası mı?" Oturduğum koltukta bulunduğum konumu yavaşça değiştirerek ona doğru yaklaştım. Onun bana yaptığını benim de ona yapmak istediğimi fark ettim ve yüzümü yüzünün hemen önüne getirdim. Bakışlarımı gözlerinden çekip dudaklarına kaydırdım ve bir fısıltı eşliğinde söze girdim. "Belki de yalnızca bir figüransındır." Gülümsemesi yüzünde yayılarak şaşkınlıkla beni seyrediyordu. "Figüran, öyle mi ?" Sorusunu kısık sesle onayladığımda başını eğip bana daha da yaklaştı ve gözlerimi kapattım. Dudağımın kenarını öpüp bir müddet beklediğinde tüm hislerimin bir kıvılcımın düştüğü samanlığı andırdığını gördüm. Ardından yüzünü boynuma gömdüğünde oraya yerleşmek ister gibi kıpırdandı. Derin bir nefesi içine çektiğinde nefesini tenimde hissedeceğim şekilde fısıldadı. "Buraya saklanabilir miyim? Beni buranda saklar mısın?" Günün sonunda kazanan olmak için, içimizde her geçen zaman daha da artan hırsı çıplak gözlerle görebilmek için, mücadele etmeyi mücadelenin en çok yakıştığı insanlarla öğrenmek için, aralık bıraktığım kapıdan içeri girebilirsiniz. Bir, iki, üç. Adımlarınızı kesinlikle duyacağım. "SES" #başarmak 1 #yazarolmak 1
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,819,935
  • WpVote
    Votes 192,940
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
ABİMİN FEDAİSİ by sevval_yelen
sevval_yelen
  • WpView
    Reads 13,050,647
  • WpVote
    Votes 11,458
  • WpPart
    Parts 3
* Düzenleme için bölümler kaldırıldı. Yeniden yükleniyor... * Bir insan bu kadar değişmezdi... Bir insanın yeri bu kadar değişemezdi. Bir bakışla, kalbime sahip çıkamazdı. Ama çıkmıştı... ••• Racon, kalpte sessizce büyüyen aşkı engelleyemiyordu. Aşkın raconu olmuyordu. Hep sevmişlerdi birbirlerini fakat bu sevgi zamanla kendileri bile bilmeden yerini başka bir sevgiye, aşka bırakmıştı. Kundakta gördüğü bebeği seven adam, yıllar sonra o kadına aşık olmuştu. Adam imkânsıza aşık olmuştu. Onlar imkânsızı istedikleri anlarda kendilerini imkânsızı yaşarken buldular. Adam kadının can içiydi, kadın adamın can suyu... ••• 26\06\2019 - Romantizm 1.'si. 23\05\2017 - Genç kız Edebiyatı 1.'si. 13\08\2018 - Dostluk 1.'si. 13\08\2018 - Emanet 1.'si. 26\08\2018 - Reis 1.'si. 19\01\2019 - Tayfa 1.'si. 14\03\2019 - Mutluluk 1.'si.
Maça Kızı 8 by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 174,312,073
  • WpVote
    Votes 7,378,301
  • WpPart
    Parts 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.
LAL by hikayelerindeyasar
hikayelerindeyasar
  • WpView
    Reads 28,228,345
  • WpVote
    Votes 1,404,203
  • WpPart
    Parts 81
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...