cakmaingilz adlı kullanıcının Okuma Listesi
72 stories
YASAK (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 2- by ankaaric
ankaaric
  • WpView
    Reads 1,456,157
  • WpVote
    Votes 49,954
  • WpPart
    Parts 39
+18 SAHNELER İÇERİR Çocukluğundan beri abisinin arkadaşına aşık bir genç kız olan Bilge, yurt dışına çıktığında babasının düşmanları tarafından kaçırılmaya çalışılınca kurtarıcısı kim olur dersiniz? Bir süre önce ilk defa temasta bulunduğu ve hayal kırıklığına sebep olan aşkı Giray Fazıl. Ortaya çıkan her engel Giray'a Bilge'nin yasak olduğunu hatırlatıyor ve ikilinin inatlaşmalarla ve kıskandırmalarla dolu serüveni başlıyor.
KADINLAR MÜZESİ by seh-naz
seh-naz
  • WpView
    Reads 1,425,995
  • WpVote
    Votes 52,615
  • WpPart
    Parts 29
Meşru yaşamların ötesinde, kuytuların en dibinde dalaverelerle iş çeviren yobaz çetesinin nezdinde, hüküm süren eziyetin birer aracı onlar. Kim mi? Kadınlar! Fahişe kadınlar! Çaresiz kadınlar! Antika kadar değerli kadınlar! Ama asla satılık mal olarak görülmeyi hak etmeyen kadınlar. Labirentin aşağılık hayatında olmayı asla istemeyen ve kaçmak arzusuyla gün be gün savaşan kadının hikâyesi. Ben Aury Grace Champbell! İnsanları sevmiyorum.
BİR ADAMIN DAĞINIK YATAĞI by seh-naz
seh-naz
  • WpView
    Reads 327,873
  • WpVote
    Votes 17,830
  • WpPart
    Parts 15
Sesimi duyuyor musun? Yitip gitmeden sana sarılmalıyım. Gün geceye kavuştuğunda geç olabilir sevgilim... Sesimi duyuyor musun? Sesimi duymalısın; ben ellerinden kayıp gitmeden, soğuk bir gecede uçurumdan aşağı düşmeden, soluğum kesilmeden... ve beni öpmeden! Sesimizi duyurmalıyız sevgilim!
Asel by Hikaray
Hikaray
  • WpView
    Reads 8,300,710
  • WpVote
    Votes 263,015
  • WpPart
    Parts 53
Küçücük bir bedeni nasıl sığdırdılar beyazlar içine? Oysa kendi halinde saf ve naif dünyadan kopuk bir kızken, koskoca konağa nasıl sığdırdılar? Her yeri intikam kokan bir adamın ruhuna işleyen kız... Hayat fazlasıyla Asel kokuyordu. ❝Madem ki sen kıydın benim kardeşime.❞ Hırsla üfledi nefesini orta yaşlardaki adamın yüzüne doğru. ❝Bak gör nasıl kıyıyormuşum senin kardeşine Vedat efendi.❞ © Tüm hakları yazar'a aittir. 5 Mart 2015'de yayınlanmaya başlanmıştır. Okuyucularıma sonsuz teşekkürler... #5 - Genel Kurgu 03.08.16
 AY DÜĞÜMÜ  by _gamzecelik
_gamzecelik
  • WpView
    Reads 2,182,802
  • WpVote
    Votes 104,077
  • WpPart
    Parts 35
Arkeolog olan Ayliz hayatının en büyük hedefini gerçekleştirmek üzere başına neler geleceğini bilmeden Mısır ülkesinde bir piramidin içine girer. Her şey olağan bir şekilde ilerliyordu. Ta ki Ra'nın gözünü bulana kadar... Onu kendi dünyasından alarak bambaşka bir dünyaya sürükleyen o göz bir şey kazandırmıştı. Aşkı... Antik Mısır'ın gizemleriyle birlikte süregelen bir lanet ve tüm bunların yanında her şeyden bihaber olan bir Dünya. Bu onların hikayesiydi. Gecenin hakimi ile parıltısının...
Hüzün Yağmuru Senfonisi by -madamyazar
-madamyazar
  • WpView
    Reads 74,266
  • WpVote
    Votes 9,505
  • WpPart
    Parts 37
"99 tane sarı balon uçuracağız gökyüzüne iyileştiğin gün." Küçük kız, gözüne gelen gün ışığını minik elleriyle engellemeye çalışırken başını çevirip yanında duran masum yüze baktı. "Neden 99 tane?" diye sordu anlam veremeyerek. Çocuk, küçük parmaklarının hepsini açıp on sayısını gösterdikten sonra gülümsedi. "Çünkü en mükemmel sayı 10 olarak kabul edilir ve ben mükemmel şeylerden hoşlanmam." deyip serçe parmağını avucuna kapatarak dokuz yaptı. "O zaman, neden 9 tane değil de 99 tane?" "Çünkü 9 tanesi sevincimizi anlatmaya yetmez." Birbirlerine bakıp tebessüm ettiler. Küçük kızın karşısında duran bu kişi, minik bir çocuğun yüreğinden çok daha fazlasını taşıyordu. Sakince serçe parmağını büküp çocuğa doğru uzattı. "Söz mü?" Küçük çocuk da onun yaptığı gibi serçe parmağını büküp kızın parmağıyla buluşturdu parmağını. "Söz, hem de güneş sözü." • mayıs 2020 | madamyazar •kapak | sevgisizcesevdi•
Anne With An "E"  by wwestcoastt
wwestcoastt
  • WpView
    Reads 12,336
  • WpVote
    Votes 629
  • WpPart
    Parts 11
Deniz... Ne kadar uçsuz bucaksız gelir değil mi gözümüze? Tam karşısına geçer bakarız ufka doğru. Denizin gözümüzdeki sonsuzluğu bir çizgi halinde gözükürken bir anda sonunu görmüş gibi hissederiz. Düşüncelerimizi hayal gücüne bırakırsak eğer her şey daha farklı olur. Normal büyüklüğünden bile daha büyük olabilir hayal dünyamızda ya da tam tersi çok daha küçük. Uzay... İşte uzay gerçekten sonsuzluktur. Ya da belki de bir sonu vardır. Deniz gibi bilemeyiz bunu, elimizde bir sayısal veri yoktur. Sadece yaşadığımız gezegen, onun bulunduğu sistem ve sistemin de bulunduğu galaksiler olduğunu biliriz evrende. Ve bu düşündükçe daha da büyür. Gece başımızı kaldırıp gökyüzüne baktığımızda bir sürü küçük ışık görürüz. Aslında bunun binlercesi vardır sadece başımızı çevirmemiz gerekir. Bu bir bakıma 'at gözlüğü' tabirine de ayak basan bir durumdur. Sığ görüşlü olmamak da denilebilir. Bir zorlukla karşı karşıya kalabiliriz, bir seçim yapmak zorunda olabiliriz. İki farklı seçeneğin olduğunu düşünürüz ama bilmiyoruz ki belki de daha kapsamlı düşünürsek arasında kaldığımız bu seçimlerden çok daha farklı tam istediğimiz gibi bir seçenek bulabiliriz. Aynı gördüğümüz yıldızlar gibi sadece başımızı çevirmeliyiz. ~Anne Shirley Diziler, kitaplar ve birazda benim katkılarımdan oluşan kurgu🎈
Kışkırtıcı by tugcaa
tugcaa
  • WpView
    Reads 3,327,732
  • WpVote
    Votes 124,640
  • WpPart
    Parts 33
Sayıner Ailesi #1# Beş kardeşin aşklarının ele alındığı hikâyede, kimi zaman tutkuyu, kimi zaman saflığı, kimi zaman da komediyi yaşayacaksınız. İstanbuldaki Sayıner Ailesini tanımaya hazır mısınız? @tugcaa ve @cokguluyombenya ortak kitabıdır. ©Tüm Hakları Saklıdır. -2014-
Karanlığın Aç Çocukları Serisi (+18) by lefazen
lefazen
  • WpView
    Reads 11,122,808
  • WpVote
    Votes 365,655
  • WpPart
    Parts 72
Onun kafasına sıkacaktım. Bitecekti her şey. Sonrasında kimsenin beni öldürmeyeceğini de söylemişti. Onu öldürmemek için hiçbir nedenim yoktu. Öyle sandım... Öyleymiş gibi yapmaya çalıştım. Sonra birden ona "Beni seviyor musun?" diye sordum. Dudaklarımdan kopan soru başta onu şaşırttı, dağılan şaşkınlığının akabinde sıkıntıyla iç çekti. "Zorlaştırma Tutku. Buna vereceğim cevap işini kolaylaştırmayacak." Silahı avucum içinde sıkarken taviz göstermedim. Tekrar sordum. "Reha, beni seviyor musun?" Birkaç saniye sessizce gözlerime baktı. Orada ne aradı ne buldu bilmiyorum. Ölümü kabullendiği gibi bu sorunun cevabını da kabullendi. "Evet." Ateş ettim. Evet der demez, namludan çıkan mermi onu buldu. Omzuna aldığı yarayla yalpalanarak geriledi. Bembeyaz kesilen parmak boğumlarım, siyah demirle tezattı. Bir zamanlar bende böyle şeylerle tezat düşecek bir kadındım. Susmadım, silahımı da indirmedim. Yine sordum. "Beni seviyor musun?" Aldığı derin nefesin ardından bağırdı. "Evet!" sesi gürleyen gök gibiydi, kulaklarımda yankılanırken beni korkutuyordu. Nefes nefese kanayan yarasına bakarken sakinleşebilmem imkansızdı. Bu defa silahın hedefini bilerek ıskalayıp yeniden ateş ettim çünkü ona ateş etseydim, ölümcül bir yara alacaktı. Amacım neydi? Silah zoruyla ona beni sevmediğini söylettirmek mi? Ne kadar dayanabileceğini ölçmek? Beni sevdiğinden mi öldüremiyordum onu? Hâlâ neyi bekliyordum kafasına bir kurşun sıkmak için? Reha'nın yüzündeki ifade sabrının taşmak üzere olduğunu sinyallerini veriyordu. "Eğer beni öldürmeyeceksen indir o silahı!" 🖤🗝️ Karanlığın Aç Çocukları Serisi; Akılbaz (1.kitap) ve Canbaz (2.kitap) olmak üzere iki kitaplık bir seri ve bütün bölümleri burada tamamlandı. ⚠️Uyarı: 18 yaşından büyük okuyucular için uygundur. Cinsellik ve çeşitli suç unsurlarını içerir.
ESİR by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,666,452
  • WpVote
    Votes 507,674
  • WpPart
    Parts 69
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.