SAPLANTI
'TAKINTI kitabımızın devamı:)'
Genç kız mafya kocasından her gün. Şiddet görerek güne uyanıyordu mafya kocası hiç mi bıkmıyordu ona vurunca hiç mi vicdanı sızlamıyordu hiç mii hayatı boyunca böyle mi yaşayacaktı...?
" benden ne istiyorsun " dedim ağlamaktan çatlamış sesimle. " sadece " düşünür dibi elini saçlarında dolaştırırken " seni sevgilim " dedi. Karanlık odada gök gürültüsü ve şimşeklerin çakmasıyla onu daha net gördüm. Şu anki hissettiğim şey, onda görebildiğim şey sadece kocaman bir KORKU.
Düşmüş Melekler Serisi Birinci Kitap 🏹 Kutsal Alazgir, en yakın arkadaşının öldürülmesi üzerine ona bu acıyı yaşatan adamdan intikam almak ister. Soğuk ve acımasız Rusya'nın tenha sokaklarında bir avcı misali hedefinin peşine düşer. Hedefi haline gelen adamın cellat olarak bilinen son derece tehlikeli bir mafya lide...
[Kitabın Şarkısı : NF - ft. Britt Nicole / Can You Hold Me.] Kitap yetişkin içerikler bulundurmaktadır! 🌸 Bir kuraklık. Bu kuraklığın yok olması için Su Tanrısına adak olarak sunulan bir gelin. Ve gelinlerden nefret eden bir Tanrı. "Onun adı yasaktı bana. Kalbime de, ruhuma da yasaklamış olmalıydım..." 🌸
Görme engelli bir iş adamı olan Alp Merih Demirhan, insanlardan uzakta izole bir yaşam sürmektedir. Kimseye açmadığı dünyasında tek başına ve yapayalnızdır. Ona rehberlik yapmak üzere evine yerleşen onun tam zıttı Ada Samyeli ile hayatı bütünüyle değişecektir. Ada, Alp'in tüm karanlığının aksine ışık saçan, hiç vazgeç...
Her insan bir yalancıdır. Her insan bir yabancı... Bize öğretileni yapar, bir yalanı yaşarız hayat boyu. Vakti geldiğinde ise yalan hayatlarımıza yabancılaşırız. İsteyerek ya da zorunda kalarak... Biz zorunda bırakıldık ve her şey o gün başladı. Hayatlarımıza yalan o gün bulaştı. Ya da biz öyle sanıyorduk. Biz kim miy...
•Yetişkin okurlar içindir• Kandan kıyafetlerimizi kuşanıp da, İçtiğimizde suyundan kehanetin, Biliriz hepimiz aslında, Ona ait bedenlerimiz. Apollon, Apollon. Gel de gör bizi, Kutsal bakirelerini. Al da götür bizi, Kutsal gelinlerini. Çıplak bedeni suyun içinden çıkarken biraz önce sunağa döktüğüm kanım ona doğru akt...
Küfür, yetişkin içerik ve rahatsız edici sahneler içerir. ''Sevgilinin evinde, sevgilinin koltuğunda...'' der demez, titremelerim olsa da onun boğuk sesini pür dikkat, en tahrik edici melodileri dinler gibi dinlemeye devam ettim. ''Benim için bana geldin.'' dudaklarını kasıklarıma yasladığı gibi beni kana kana içmeye...
Meşru yaşamların ötesinde, kuytuların en dibinde dalaverelerle iş çeviren yobaz çetesinin nezdinde, hüküm süren eziyetin birer aracı onlar. Kim mi? Kadınlar! Fahişe kadınlar! Çaresiz kadınlar! Antika kadar değerli kadınlar! Ama asla satılık mal olarak görülmeyi hak etmeyen kadınlar. Labirentin aşağılık hayatında olma...
"Anlat! Herşeyi!" Salağa yat iyi fikir "Neyi anlatayım" "Mesela vücudundaki morluklardan başlayabilirsin" sustum hiç bir şey demedim çünkü ne diyebilirim ki, anne ve babam benden nefret ediyor, babam beni ölesiye dövüyor ve bana kadınlara yapılacak en kötü şeyi yaptıklarını nasıl söyleyebilirim ki... "Baban mı yapı...
Adım Aiden.' Diğer kulaklığımı da çıkartıp başımı adının Aiden olduğunu öğrendiğim çocuğa döndüm. 'Adını sorduğumu hatırlamıyorum.' Onu bozmaya çalışsam bile sırıtmaya devam ediyordu. 'Biliyorum, ama az sonra şu ilerideki tuvalet kabininde ihtiyacın olacak adıma.'
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...
DİKKAT!!! Bu hikaye 18 yaşından küçüklerin okuması için uygun değildir. Delicesine aşık olan iki adam. Birini tercih etmek zorunda değilim.. Bu sizin bildiğiniz aşklardan biraz farklı. Belki bana kızabilir, onaylamayabilir, hatta küfür edebilirsiniz. Ama bu benim hikayem, onlarda benim erkeklerim.