"Bulutların nasıl göründüğünü merak ediyorum. Şu anda nasıllar?" diye sordum nefesinin geldiği yöne doğru dönerken. Derin iç çekişini duydum. Beni kollarının arasına aldı ve mandalina kokulu nefesi yüzümü okşadı. "Gerçekten bilmek istiyor musun kar tanesi?" sesinde kuru bir acı kol geziyordu. Kafamı salladım. Kolları sıkılaştı ve aniden beni kendine döndürdü. "O zaman sana bulutları göstereceğim." "Nasıl yapabilirsin ki? Gözkapaklarımın içine bir bulut resmi mi yapıştıracaksın?" "Hayır, Jimin." Yutkunarak söylediği ismim karşısında merakım daha da arttı. "Tam olarak bu şekilde yapacağım." Dudaklarını aniden dudaklarıma bastırdığında irkildim. Siktir, sadece bulutları görmemiştim. Bulutların üzerindeydim. [❅] 「19.10.2017-22.01.2018」 by taelepat

+18

taehyung'un karpuzlu lipbalm sürmesinin tek sebebi jungkook'un dikkatini çekmekti. tabii bilmediği şey jungkook'un karpuz kokusundan nefret ettiğiydi. texting! taegguk #1 kooktae #1

"Ben hayatım boyunca ne sevgiyi,ne aşkı,ne sevinci,ne acıyı tattım.Ama bunların hepsini yaşamama sebep olan sen...lanet olası bir ihanetçi çıktın."Diye bağırdı Jungkook. "Şu an seni tam burada öldürmem gerekiyordu.Hiç tereddüt etmeden...Ama bana kendini aşık ettirdin bu yüzden yapamıyorum!" Min Seo başını eğdi.Kendini deliler gibi suçlu hissediyordu ki zaten öyleydi. "Senin yüzünden abim ölüm tehlikesi geçirdi.Jimin neredeyse intihar edecekti ve babam...Babam öldü!" Jungkook gırtlağını yırtana kadar bağırıyordu. "Belki bir kez ben de sevgiyi en masum haliyle tadabilirim diye düşünmüştüm.Kendimi sana o kadar bağladım ki artık sıradan bir ortak olmaktan çıkmıştın benim için.Ama malesef artık yok.Ne mutlu olacağım ne de sevdiğim birinin yanında olacağım.Hapishanede gülerek ziyaretime gelirsin artık." Jungkook bunu söyledikten sonra, Hoseok ona kelepçeyi taktı ve onu dizlerinin üzerine çöktürdü.Hıçkıra hıçkıra ağlayan Min Seo'yu yalnız bırakacaktı artık.Hiç dönmemek üzere...

"Ne olduklarını yüzlerine vurmadığımız için, kendilerini kusursuz sanan insanlar var."