linaofficinal adlı kullanıcının Okuma Listesi
11 stories
BRONZ SERİSİ by zanegzo
zanegzo
  • WpView
    Reads 13,293,804
  • WpVote
    Votes 881,448
  • WpPart
    Parts 102
Kitap oldu. Dört kitabı basıldı. ❝El bebek, gül bebek değil; el bebek, öl bebek.❞ Karanlık örgütün kurduğu düzen için doğmuş bir kız çocuğuyken ona verilen en büyük ceza sevgisizlikti. Kaderini kabullendi ve kartını oynadı. O kim miydi? Hisar Alatav. Hayır, sil. His Alatav. Karanlık düzenin kıyameti olmak üzere. O ise Bronz. Karanlık örgüte başkaldırıp kartları yeniden dağıtan adam. Ona Bronz derler. Onların tohumları el bebek gül bebek değildi; el bebek öl bebekti.
 TOPRAK  by yazarEbruMelek
yazarEbruMelek
  • WpView
    Reads 4,618,790
  • WpVote
    Votes 243,902
  • WpPart
    Parts 69
(Gerçek ailem) Geçmişi sırlarla örülü bir kadın... Görevine adanmış bir asker... Kıdemli Üsteğmen Gökçen Toprak, askeriyede disiplinli ve gözü kara bir komutan olarak tanınır. Ancak onun hikayesi, sadece görevlerle, operasyonlarla sınırlı değildir. Gerçek ailesine dair bilmediği sırlar, yıllardır saklanan hakikatler birer birer gün yüzüne çıkarken, Gökçen geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Bu hikâyede soluklanacak bir an bile yok. Köşeye sıkıştığını düşündüğünde yeni bir tehdit, çözdüğünü sandığı her sırda daha büyük bir bilinmezlik... Gökçen, hem savaş alanında hem de kendi hayatında en büyük mücadelesini verirken, içindeki ateşi asla söndürmeyecek. Bol ters köşe, yüksek tempo ve son ana kadar süren aksiyon dolu bir hikâye! Gökçen Toprak, şimdiye kadar gördüğünüz en sert savaşına giriyor. Ve bu kez düşman sadece karşısında değil, geçmişinde de saklı... Not: yorumlarda bol bol spoiler var. Silsem de yetişemiyorum. Okurken şevkinizin kaçmaması için lütfen dikkate almayın. Yayın tarihi, Şubat 2023 Tüm hakları yazara aittir. Kopyalanması durumunda gerekli işlem başlatılacaktır... Yayın tarihi, Şubat 2023 Tüm hakları yazara aittir. Kopyalanması durumunda gerekli işlem başlatılacaktır...
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,899,626
  • WpVote
    Votes 1,599,198
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Beni de sever misin? by ___A_Q___
___A_Q___
  • WpView
    Reads 2,715,087
  • WpVote
    Votes 86,761
  • WpPart
    Parts 47
Sizden bir bebek isteniyor... Hem de 12 yaş sizden büyük bir adamdan... Cevabınız her ne olursa olsun hayatınız yokuşa hızlı adımlarla düşmeğe başlayacak... Soru basit... Yanıtlaması.... ZOR... Ya kendi hayatınızdan vazgeçecek.... Ya da canınızdan çok sevdiğiniz babanızın... Ama sorun soruda değildi. Soruyu olumlu cevapladığınız an size sadece bir şart sunuluyor... BEBEK ERKEK OLMAK ZORUNDA !!!
BERDEL  { TAMAMLANDI } by AskiYeniden
AskiYeniden
  • WpView
    Reads 3,562,935
  • WpVote
    Votes 101,239
  • WpPart
    Parts 51
18 yaşında sırf abisinin mutluluğu için hiç tanımadığı ve sevmediği bir adamala berdel için evlenmeyi kabul eden Evin Güler'in hayatını okumak istermisiniz.? ******* Hadi gene iyisin! Seni akşam ağanın oğluna istemeye gelecekler." Dediğinde gözlerim kocaman açıldı. Ve Babamın dediklerini idrak etmeye çalıştım. Ne evlenmesinden bahsediyordu bu adam? Üstelik ağanın oğluyla, birden kendime geldim ve babama olacak adama bağırdım. "Ne evlenmesi!? Ben evlenmemem. istemiyorum evlenmek! " O kadar bağırmıştım ki, ses tellerim acımıştı. Ama ben bağırarak konuştuğum için babamın kahve rengli gözleri birden sinirden koyulaştı. Ona bağırdım için ellerini yumruk yaptı ve üstüme yürüyüp bağırarak konuşmaya başladı. "Nasıl evlenmiceksin lan! Yurek mi yedin sen kız!? Kimsin sen lan, kimsin de benim lafımı ikiletiyorsun." Deyip elini havaya kaldırdı. Bana bir tokat atıcakken annem onun kolundan tutu ve beni arkasına alıp babamın önüne geçti. Derin bir nefes verip, korku dolu bir ses tonuyla konuşmaya başladı. "Yapma Aziz! Sana yalvarırım kızımı evlendirme, o daha çocuk." Demesiyle babam olacak herif sinirle gülmeye başladı. Annemin elindeki kolunu serçe çekip bana bakarak parmağını salladı. "Evleneceksin! Kendin için değilse, abin için evleneceksin. Tamamı lan!" Deyip bana sert bir bakış atıp anneme döndü. "Hemen hazırlıklara başlayın." Dedi demir kadar soğuk sesiyle, yine sinirle bana döndü. "Git hazırlan hemen, beni deli etme." Dedikten sonra arkasını dönüp siktir olup gitti. Nasıl evlenecektim ben, hemde tanımadığım sevmediğim bir adamla. Istanbull'da yaşıyordu ama herkesin söylediğine göre zalim bir adamdı. Murat Haznedaroğuları.. Kapak tasarımı için@ kimliksizzbiryazar çok teşekür ederim♥
ÖYLE BİR UĞRADIM (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 372,144
  • WpVote
    Votes 21,195
  • WpPart
    Parts 8
"Ondan hoşlanıyor musun?" Kıskanç çıkan sesine ne tepki vereceğimi bilemiyordum. "Ona sarıldın." Kaşları çatıldı. "Hoşlanmasaydın sarılmazdın. Hoşlanıyorsun ki sarıldın." Burnundan nefesini sertçe verdi. "Bana bile sarılmadın." Ters ters baktı. "Bana niye sarılmıyorsun?" Kıskandığı kişi en yakın arkadaşıydı. Ve onun arkadaşı benim babamdı. Hiçbir şeyden haberi yoktu. Eflah kim olduğumu bilmeden beni seviyordu ama ben, onun kim olduğunu bile bile ona âşık olmuştum. Benim günahım daha büyüktü. Bir insanın başına en kötü ne gelebilirdi? Babam gözlerimin önünde öldürüldüğünde ve onu öldüren annem olduğunda en kötüsünü yaşadığıma çok emindim. Artık annem cezaevinde, babam ise mezardaydı. Bundan daha kötü ne olabilirdi ki? 25 yıl geçmişe gitmek? Bu kötünün de kötüsü olabilir miydi? Ölümcül bir kaza sonucu kendimi 1998 yılında bulduğumda o an için bunun bir felaket olduğunu düşündüm. Felaket bir durumdu çünkü bu zaman diliminde anne ve babamla aynı yaşlardaydım. Onların hayatına bir yabancı gibi girmek zorundaydım. Ama aslında felaket sandığım şey mucize de olabilirdi. Mucizevi bir durumdu çünkü bu zaman diliminde annem cezaevinde, babam da mezarda değildi. Onların evlenmesinin nedeni annemin bana hamile kalmasıydı. Ana rahmine düşmeme sadece üç ay kaldığını anladığımda ise kendi doğumumu engellemenin nasıl olacağını düşünmeye başladım. Annemi cezaevinden, babamı da ölümden kurtarmanın tek yolu bu olabilir miydi? Belki de olabilirdi. Planını uygulamak için babamın arkadaşı Eflah'ın evine bir dadı olarak işe girmekse hayatımda verdiğim en kötü karardı. Bunu ona anlatmanın bir yolu var mıydı? Buraya ait olmadığımı, öyle bir uğradığımı anlatmanın bir yolu olmalıydı. Doğru insanı yanlış zamanda bulmak birine verilen en büyük ceza olmalı.
ZEVAHİR by __okuyan94__
__okuyan94__
  • WpView
    Reads 4,745,052
  • WpVote
    Votes 236,833
  • WpPart
    Parts 85
"Lütfen... Hayır," dedim adımlarım geri geri giderken. Buradan uzaklaşmalıydım. Silahtan, bağlı adamdan, karşımdaki gözü dönmüş adamdan... Hepsinden kurtulmam lazımdı. Başıma ağrı saplanmıştı ve başım dönüyordu. "Lütfen. Gitmek istiyorum." "Pekala. Demek sen yapamıyorsun ama biri yapmak zorunda," dedi mavi gözlerini üstümden çekip, bağlı adama yönlendirirken. "O zaman ben yaparım." Ne yapmaya çalıştığını anladığımda ise her şey için çok geçti. Silahı tutan kolu havalandı, durmasını söylememe fırsat vermeden parmağı tetiğe ulaştı ve ucunda susturucu olan silah patladı. Korkuyla açılan gözlerimden gözyaşı döküldüğünde ise hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyordum. "Bunun suçlusu sensin, Doğanay." Ruhuma damlatılan karanlık büyüdü ve altında kaldı.
YARALI HAYALLER by ElisyaRoyal
ElisyaRoyal
  • WpView
    Reads 7,480,259
  • WpVote
    Votes 315,330
  • WpPart
    Parts 65
Nüket Kozcu, kendi halinde üvey annesinin yaptıklarından hoşnutsuz bir üniversite öğrencisidir. Bir gece bara gider ve tanımadığı bir adamla beraber olur. Ah, yanlış oldu; adamı çok iyi tanıyordur fakat sarhoşluğundan kim olduğunu anlamamıştır. Yakın arkadaşının abisi olduğunu farkettiğindeyse çoktan olayların akışına istemeden de olsa sürüklenmiştir. Nüket Kozcu bu geceyi aklından çıkarmayı planlarken, planları Savaş Akduman'ın planlarına toslar. Savaş Akduman, o gecenin etkisinden kurtulamaz ve Nüket'i beklenmedik bir şekilde kendi dünyasına davet eder. Nüket tarafından aldığı olumsuz yanıtlar ise Savaş'ı durdurmaya yetmeyecektir. Savaş için her şey 'Şehvetten' ibarettir, Nüket ise 'Aşk' istemektedir. Ya şehvet kazanacaktı, ya da aşk. Arası yok! "Sen satranç oyuncusu gibisin Savaş, hedefi değil hedefe giden yolu seviyorsun." (Nüket Kozcu) "Sen etrafına at gözlüğüyle bakarken birinin de çüş demesi bir zahmet zoruna gitmesin, güzelim." (Savaş Akduman) NÜKET KOZCU & SAVAŞ AKDUMAN ??? İlk Yayınlanma Tarihi | 10.Ekim.16 / Pzrt Saat | 23:00 Kitabın Türü | Yetişkin Genç Kurgu Yazan | Elisya Royal
KARANLIK by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 5,293,467
  • WpVote
    Votes 309,771
  • WpPart
    Parts 69
"Bade Karahanlı." Duyduğum tok sesle eş zamanlı olarak derin bir nefes aldım, ağır hareketlerle sesin geldiği yöne döndüm. Kapıyı yavaşça kapattı, gözleri beni buldu. "İsmimi bile öğrenmişsin." Dudakları yana kıvrıldı, bana doğru geldi. "Öğrenmek zorunda kaldım diyelim." Gülümsedim, biraz daha yaklaştı, birkaç adım geri gittim ama sırtım soğuk duvara temas edince durmak zorunda kaldım. Fakat o durmadan üzerime gelmeye devam etti. Kaçmak için sağ tarafa doğru geçecekken kolunu önüme kalkan etti. Boş bir anında sol taraftan kacayım dedim ama bu sefer de diğer koluyla önümü kapattı. Tamamen onunla duvar arasında kalmıştım, kaçmama izin vermiyordu. Sırtımı duvara yasladım, yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Ne yapıyorsun?" "Konuşmamız gereken şeyler var." "Evet var ama bunu aramızda mesafe varken de yapabiliriz." "Yapamayız, böyle konuşmak istiyorum." Cevap verecekken gördüğüm şeyle sol gözünün altına düşen kirpiğini nazik bir şekilde aldım. "Kirpiklerin dökülüyor." Dudaklarındaki tebessüm büyüdü, sessiz kaldı. Sağ yanağında küçük bir gamzesi vardı, yakın olduğumuz için fark edebilmiştim. Kirpiğe usulca üfleyerek gözlerimi yeşillerine çevirdim. "Badem yağı sürebilirsin, çok iyi geliyor." Tek kaşı kalktı, söylediğim şeye şaşırmış gibiydi. Fakat bu şaşkınlığı üzerinden çabucak atıp kaçmamı engellemek için önüme kalkan ettiği elini duvardan çekti, cebine attı. Merakla ona bakarken elini cebinden çıkardı, badem şekerlerini uzattı. "Yer misin?" Elinden bademleri alarak birini ağzıma attım. "Çok severim." Biraz daha yaklaştı, derin bir nefes aldı. "Badem şekeri gibi kokuyorsun." Badem şekeri mi demişti o? Şaşkınca bakarak elimdeki bademleri kokladım. "Güzel kokuyorlar yalnız." Başını salladı. "Biliyorum." Gülümsedim, kendisi de bir şeker yedi ve ekledi. "O yüzden söyledim zaten."
KURALSIZ | KİTAP OLDU by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,444,585
  • WpVote
    Votes 533,739
  • WpPart
    Parts 92
"Ben, kalbinde yaşayabileceğim birini hayatımda isterdim," dedim ve yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Peki sen, sen nasıl birini isterdin hayatında?" Yeşillerini denize çevirdi, iç çekti. Sabırla bekledim dudaklarından dökülecek olan cümleleri. Uzun uzun baktı denize. Sabrımı sınamak istercesine uzun baktı hem de ve sonunda yeniden bana dönebildi. "Hiç kimseyi," dedi kendinden emin bir şekilde, afalladım. "Neden?" Sordum, kadehinde kalan şarabını bir kerede içti. Boşalan kadehe odakladı bakışlarını. Uzun uzun düşündü. Gözünün ucuyla bana baktığında yüz ifadesi düzdü ama gözlerini yine saklayamamıştı. Gözlerinden anlaşılıyordu kederli olduğu. "Çünkü ben kimseyi kalbimde yaşatamam," dedi, bu cümlenin ağırlığı altında ezilirken acıyla yutkundu ve ekledi. "Benim kalbimde bana bile yaşam yokken, hiç kimseye olamaz."