Makbulezyavuz adlı kullanıcının Okuma Listesi
5 stories
HEMSÂYE (TAMAMLANDI) by Katibe-i_Nur
Katibe-i_Nur
  • WpView
    Reads 98,046
  • WpVote
    Votes 10,765
  • WpPart
    Parts 51
Suikasti yapacağı yer üst kıdemde bir askeri karargahtı ve orası en iyi eğitilmiş askerleri barındırıyordu. Ve araştırdıklarına göre General'in kızı Âmine'yi parmak izi almadan içeri alıyorlardı. Çarşaf ve maskeyle kendini kamufle edebilirdi genç kadın. Askeriyede Âmine'yi daha önce görmüşlerdi. İki santimlik bir boy farkı dahi olsa bunu fark ederlerdi. Âmine ondan 5 cm daha uzundu ve bu yüzden boyu ona yakın olsun diye altı dolgu topuklu spor ayakkabı giymişti. Üzerinde ki çarşaf bol olduğu için ondan daha zayıf olduğu belli olmuyordu. Mavi gözlerine Âmine'nin bal rengi gözlerini lensle taklid edince herşey tamamdı. Bilerek onu seçmişlerdi. Bir karargâha girip oranın en yetkili General'ini öldürmek ancak onun altından kalkabileceği bir görevdi. Ve bunu başaracaktı! Bugün örgütlerinin kabusu General Hamid Aladağ ölecekti! Üstelik bunu öz kızı Âmine Aladağ yapacaktı. En azından herkes böyle bilecekti... 🗝️ Burası Hemsâye Adası'ydı. Dört tarafı denizle kaplı, içi huzur dolu bir kara parçası. Sanki burası dünya da temiz kalmış tek yerdi. Hâlâ insanlar düşenin üzerine basıp geçmek yerine birbirleriyle yardımlaşırdı, hoşgörü vardı mesela hangi dine, ırka, yahut giyimde olduğuna karışmıyorlardı burda insanlar. Birlikte huzur içinde yaşayıp gidiyorlardı. Aylardan Temmuz'du. Hemsâye'nin çiçek açtığı en göz kamaştırıcı zamanlarındanlardı. Çiçekler takmış bir gelini andırıyordu Huzurun Adası. Rengarenk eski usül boyanmış evlerin balkonlarına tırmanıyordu Begonvil çiçekleri. Yanından yürüdüğü ahşap konağın duvarlarını saran asmanın yapraklarını toplayıp hasır sepetine biriktiriyordu bir genç kız. Şimdi bu nadir kalmış temiz beldeye kendi karalarını çalmaya planlıyordu kara ruhlar. Elbette ki onlara set vuracak kahramanlar mevcuttu. İşte serüven böyle başlayacaktı.
GURUR by EnnurKarakol
EnnurKarakol
  • WpView
    Reads 3,237,436
  • WpVote
    Votes 131,203
  • WpPart
    Parts 57
"Ben harama bakamam. Sen bana haramsın. Gözlerine bakmak, ateşe düşmek demek. 'Saçlarına dokunmak istiyorum' diyorsun lakin o dokunuşların benim için bir adet kurşun olduğunu biliyor musun? En acısı da ne biliyor musun? Benden, saçımdaki örtümden utandığını söylüyorsun ve bunu söylemene rağmen yine de karşıma geçip aynı zamanda sevdiğini dile getiriyorsun.Utandığın bir kızı sevmek...Sanırım sen bununla beraber, duru sevgini gurursuzluğa kurban ediyorsun." ♣♦♣ "Şimdilik olsam da hasret, sonunda sadece benim olacak o eşsiz kokun cennet." Dedi, bu sözlerle nefesimi kestiğinden habersiz. ♣ Artık birbirine tutsak olan kalpler değil, Allah'ın hürriyetinde olan yüreklerdik. Sadece ona meftun yürekler... ♦ ***Bu dini bir hikaye değildir. Sadece dinini yaşayan bir genç kız ile dini hakkında fazla bilgisi olmayan bir adamın hayatlarının ve gönüllerinin kesiştiği bir hikayedir.
K.Ö.Z  [✔️] by muhayyell_
muhayyell_
  • WpView
    Reads 661,147
  • WpVote
    Votes 44,458
  • WpPart
    Parts 35
Antep'in ihtişamlı konaklarından birinde, aşk acısını sır gibi saklayan Üsteğmen Zeyd ve sevdiği adamı ölmeden yüreğindeki mezara gömen Katre'nin hikayesi... KÖZ; Sırrını gel sen çöz... Alıntı; Sanki bir filmin içinde gibiydim tam şu anda. Ağır çekimde kafamı Ömer'in baktığı yere çevirdiğimde yüreğime bir kor düştü. Elim göğsüme giderken, endişeyle yutkundum. Bedenimdeki bütün kan akışı hızlandığında bunun gerçek olmadığına inanmak istedim. Hiçbir gerçeği bu denli hayal olarak dilemediğime yemin edebilirdim. Zeyd... Evlendiğim adamın kardeşi, yüreğimi enkaza çeviren, kazıya kazıya içimden atmak için aylarımı zindan ettiğim Zeyd miydi? Başıma saplanan ağrılar dünyamı döndürürken tutunacak bir dal aradım. Kocam kardeşine sıkı sıkıya sarılırken yanında solan beni görmüyordu. Arkamdaki sandalyeye aniden oturduğumda Ömer'in ve... Onun dikkatini çekmiştim. "Katre! İyi misin?" diyen Ömer endişeyle yüzümü avuçladığında ona bakmak için kalkan gözlerim yanındaki adamın, Zeyd'in keskin bakışlarıyla kesişti. Göz bebeklerim titrerken onun bakışlarında yalnızca soğukluk vardı. Buz gibi... Donuk ve hiçbir kaygı barındırmayan gözleri abisinin ve benim üzerimde gelip gidiyordu. İnsan biraz olsun endişelenmez miydi? Benim tanıdığım Zeyd, bu muydu? Bayılmak üzere olan bir kadına şefkatten yoksun bakışlar atan bir adam mıydı o? Anlamsız sessizliği Zeyd'in bozmasını beklemediğimden, konuşmasıyla yeniden ona bakmıştım. "Allah mübarek etsin..." derken gözlerine tırmanan harelerim mahçup bir ifadeye bürünürken zoraki çıkan son kelimesi bütün gerçekleri bir tokat gibi yüzümüze çarpmıştı. "Yenge." ~ (Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır. Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...) Tüm hakları K
Kördüğüm Güzeli by sakinolesra
sakinolesra
  • WpView
    Reads 116,974
  • WpVote
    Votes 11,455
  • WpPart
    Parts 16
"Yalan söyledin bana." dedim elimin tersiyle gözümden akan yaşı silerek. Gözlerini kaçırdı, sert bir soluk aldı tüm havayı içine çekmek istercesine. Ona doğru yaklaşıp elimle sertçe göğsüne vurdum. "Söylesene! Ben vurdum desene!" Bir darbe daha indireceğim sırada bileğimi tuttu ve gözlerimin içine baktı. "Evet, ben vurdum." dedi kalbimi deşmek için çabalarken. Duygusuz sesi fısıltılı bir şekilde ulaştı kulaklarıma. Daha sonra bir adım yaklaştı. "Ama vurduğum şey senin kalbindi. Ben sana o silahı verdim, tetiği çekmek yerine benim seni yaralayışımı izledin." "Bunun suçlusu ben değildim..." diye mırıldandım çaresizce. Kafasını salladı. "Suçlu sadece bendim, bana güvenmekte en büyük hatayı yapan da sendin." Kapak Tasarımı: @merdumgirizbri
ZEVAHİR by __okuyan94__
__okuyan94__
  • WpView
    Reads 4,728,875
  • WpVote
    Votes 236,343
  • WpPart
    Parts 85
"Lütfen... Hayır," dedim adımlarım geri geri giderken. Buradan uzaklaşmalıydım. Silahtan, bağlı adamdan, karşımdaki gözü dönmüş adamdan... Hepsinden kurtulmam lazımdı. Başıma ağrı saplanmıştı ve başım dönüyordu. "Lütfen. Gitmek istiyorum." "Pekala. Demek sen yapamıyorsun ama biri yapmak zorunda," dedi mavi gözlerini üstümden çekip, bağlı adama yönlendirirken. "O zaman ben yaparım." Ne yapmaya çalıştığını anladığımda ise her şey için çok geçti. Silahı tutan kolu havalandı, durmasını söylememe fırsat vermeden parmağı tetiğe ulaştı ve ucunda susturucu olan silah patladı. Korkuyla açılan gözlerimden gözyaşı döküldüğünde ise hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyordum. "Bunun suçlusu sensin, Doğanay." Ruhuma damlatılan karanlık büyüdü ve altında kaldı.