Sarıklı (tamamlandı)
Peki ya biz? Açılmak üzere duran süslü bir kurdale miyiz? Yoksa açılması neredeyse mümkün olmayan gösterişsiz bir kördüğüm mü?
Peki ya biz? Açılmak üzere duran süslü bir kurdale miyiz? Yoksa açılması neredeyse mümkün olmayan gösterişsiz bir kördüğüm mü?
"Hayallerimizin rengi maviydi. Özgürlüğü isterdik. Bazen yeşili özlerdik. Tek gördüğümüz kireç tutmuş beton duvarlar olurdu. Güller isterdik, dikenleri olan. Tel örgülerle karşılaşırdık, dikenleri can yakan. En çok sevgi isterdik. Nereden ve neden olduğunu bilmediğimiz nefretle karşılaşırdık. Yine de düş kurardık...
"Biri kursun önündeki asfalta koca harflerle 'SENİ SEVİREM HAFIZ' yazmış." dedi Vesile Hoca. Sinirli bir şekilde güldü ve bakışlarını bize çevirdi. "Hem de kırmızı harflerle." Hocanın karşında dizilen biz, kendimizi gülememek için zor tutuyorduk. En sonunda o homurdanma sesi birimizden çıkmış ve bütün ciddiyetimizi...
0543#: Az önce kantinciye at etinden köfte yapıyor diye bağırdın. Efnan: Bana bilmediğim bir şey söyle. 0543#: Ben at eti seviyorum lan. Efnan: Banane lan Ebu Cehil karpuzu.