Ben Lezza Anka Ulu, o Zahir Zeyd Gök! Ulu ve Gök rekabetleri beklerken filizlenmeye başladı o aşk, biz rekabete girerken filizlendi... giyim sektöründe soğuk savaşlar estirirken, Lezza Ulu markasını ben şahlandırırken o da kendi markası olan Zahir Gök'ü şahlandırıyordu. o filizlerin tohumları onun beni kaçırıp başımda...
Bir hayaletin gölgesi olur muydu? Eğer adamı çok seven bir kadın varsa, o hayaletin bir gölgesi artık var demektir... Hayalete giden yol TSK'dan geçiyorsa, Gölge seve seve o yolu gider. !Eski adı Hayaletin Gölgesi! !ASKERİ BİR KURGUDUR! !KURT PENÇESİ VE GÜMÜŞ TANRIÇASI ADINA SAHİP İLK VE TEK KİTAPTIR! !KİTAP HER ŞEYİY...
Hayat her zaman istediğimiz gibi gitmez fakat yaşanan her an değişimide, mutluluğuda beraberinde getirir. Ona bakınca iyiki diyorum. İyiki O, iyiki Ben, İYİKİ BİZ... Ölümün Soğuk Rüzgarının Asi Mavi Fırtınası...
0567 *** ** ** : Sevgili Avukat hanım... (01.37) 0567 *** ** ** : Hani ben şimdi size yazdım ya 0567 *** ** ** : Cezam kaç ay dan başlar? 👉🏻👈🏻 Hukukçu x hukukçu Gök gözlü kadınla Orman gözlü adamın hikayesi... Kitap tüm her şeyiyle bana ait çalanı oyarım! Bu isme sahip tek kurgu da bana ait!
(Yarı texting) "Canım, dövme sence bana yakışır mı?" Aynadaki bedenlerimizi göstererek sorduğum soruyla gülümseyip belime sarılarak çenesini omzuma yasladı ve dövmeli bacağıyla kolunun gözükmesini sağlayacak şekilde durdu. "Yakıştı bile balım..." yanağıma dudaklarını bastırıp bir süre öpmeyerek bekledi, en sonunda öp...
3 yıl sonunda, boşanan anne ve babalarını ikna eden Özgür'le Gurur, İstanbul'un yeni geldikleri semtinde halalarıyla beraber yaşamaya başlar. Gurur çok uslu ve çalışkan biriyken Serserinin önde giden ikizi Özgür ve onun aşk hayatını okuyacaksınız. Özgür ve Sürmelisinin hikayesi! (Bu hikayenin tüm hakları buzmavibiry...
Bir adam vardı, notalarımda can bulan. Bir adam vardı, ömrü bir kelebeğin ki kadardı. Sadece o kadardı. Bir de okunmamış fütursuzca mektuplar vardı. Sadece o kadardı.
0530***: Sen? Meriç: Ben? 0530***: Anılarım... Meriç: Ne anısı? 0530***: Çok fazla anımız var... Meriç: Kimsin? 0530***: Kimsesiz... Meriç: Adın bu mu? 0530***: Evet. Meriç: Okey. Meriç: Neden yazdın? 0530***: Anılarımız için...
0530***: Güneş yeni doğdu bunu uyanık olmana bağlıyorum... 0530***: Güzel gülüşünde olabilir... 0530***: Gözlerin de belki... 0530***: Ne görüldü mü?...
0532***: Selam kaptan :). Demirkan: Selam ama kimsin? Demirkan: Kaptan dediğine göre bizim okuldasın. 0532***: Tüh çabuk yakalandık. Demirkan: ? 0532***: Kim olduğumu dersem büyü bozulur. Demirkan: Ben de engellerim.
*MESAJINIZ VAR* serisi... (seriler arasında bağ yoktur..) 0530***: Sahile inmek için soğuk değil mi hava? 0530***: Çok ince giymişsin. 0530***: Şezlonga ceket bıraktım al. 0530***: Boşuna bakma beni göremezsin. 0530***: Hâlen bakıyorsun. 0530***: Beni göremezsin dedim ya . 0530***: Ceketi al ve giy. 0530***: Sahil ser...
Öyle bir kadın sevdim ki külleri üzerime yağdı... Efser seni başıma taç yapmadım tacı şah damarıma bağladım. Senin adın bende bu duyguları uyandırdı. Efser dilime lal olan. Daima yasak olan. Bu kaçıncı sigaramdı saymadım çünkü gece uzundu. Efser, şah damarıma lanet olan o kadın. Efser, sen bana değmeden hayatımdan g...
Onu tanıdığım gün saçları kısacıktı, omuzlarına düşen bukleleri yoktu. Omuzlarına düşen tonlarca ağırlık vardı sadece. Saçları kısa, rengi bahtından daha karaydı. Saçlarının arkasında bir yüzü vardı gözyaşlarını saklamazdı. Kederi bütün bir geceyi al aşağı edecek türdendi. Saçları kısa ve karaydı.
Ve evet sevgilim sonbaharda hep sonbahar kalmıyordu, işte bu yüzden sana olan duygularım her gün anlamını değiştiriyordu. Kendi dünyasını yaratıyordu beni de içine çekiyordu. Evet sevgilim yine bir sonbahar bu mevsim senin mevsimin. Yaprakların nasıl düştüğünü izlemek sana bir haz bir mutluluk verirdi. Ama her sonbah...
Yedi arkadaş... Düşler mezarlığına düşen ilk nefesler... Parçalanan hayatları düşler mezarlığında onarabilirdik. Buraya düşen yaşamlar aynı baharda ilk düşen cemrelere benzerdi... Bu aslında yaşamın bir belirtisiydi gibi bir şeydi... Düşler mezarlığında her ne kadar ölüm varsa bir o kadar da yaşam da vardı..
Bu hikaye iki kırık kalbin birbirini onardığı bir hikayeydi ama kırık olduğunu en azından ben biliyordum asla eskisi gibi olmayacaktı. En azından kırık olduğu hep görülürdü işte bu yüzden aşkın yeniden doğması hepimizin hayatına umut getirecekti. İşte bu yüzden herkesin bir aşk yeniden'i vardı.
Burada bir cinayet işlendi, biri öldü biri kaldı ama bu sefer bu cinayeti Dide Başkaldıran işlemedi...