marco! polo!
"Hey, Jeongguk!" diyor. "Öpüşelim mi?"
bilirsin ki küçüğüm, tanrı varsa eğer, yarattığı tüm insanların kulağına fısıldarken bizlere, biz müzisyenlerin kulağına bağırır.
Yüreğime, kor gibi düşen bir engeldi. Kumral saçları ile bal köpüğü gözleri beni içimdeki cinayetlere sürüklüyor, gülüşü ile kalbimin intiharına sebep oluyordu. Papatyaların yapraklarını kıskandıracak kavruk teni, bedenime büyük bir yıkım sunuyordu. Dedim ya, o benim engelimdi. Taehyung'un yürüme engelinden kurtulma...
Neden öyle sessiz duruyorsun öyle? Şarkın mı tükendi dersin, biten günle, Yoksa gün mü bitti şarkınla beraber? Çığlıklar, içinde can verdiği bu an, N'olur, gözlerine geceler dolmadan, Bana altın gibi bakışlarını ver... -Cahit Sıtkı Tarancı
isteğimiz ölümsüz olmak değil, tanrı'dan görebileceğimiz tek bir gün daha diliyoruz sadece. ıssız ada au!
Psikolojik bir çöküşün öyküsü. "O ev bir cennet, Taehyung, ben ise Adem'im." diyorum, gözlerim koyu irisleri arasında mekik dokuyor. "Bir kez tadıp pişman olmadığım yasak meyveyi benden koparıp alamazsınız."