🪬
8 stories
GAZAP DANSI (TAMAMLANDI) by _janee__
_janee__
  • WpView
    Reads 279,942
  • WpVote
    Votes 1,896
  • WpPart
    Parts 2
~Fantastik~ NOT: BÖLÜMLER "5 AĞUSTOS'TA" KALDIRILACAKTIR. YENİ BÖLÜMLERİ YAYIMLANACAKTIR. SERİNİN DEVAMI DA AYNI ŞEKİLDE DÜZENLENMEK İÇİN KALDIRILMIŞTIR. ~ "Öfkenin ve dansın zarafeti, olacak her şeyin sebebi... ~ Yaratıkların kol gezdiği, tehlikenin hüküm sürdüğü dünyada; onları avlamak için eğitilen avcılar varken Luna Aleda da onlardan birisiydi sadece. Sıradan bir hayata sahip olan Luna, kaderin kendisine sunduğu sürprizle birlikte büyük bir felaketin ortasında olduğundan habersizdi. Öyle ki Uzak kıta onun için bir hayalden ibaretken gerçeği olacak ve onunla mücadele edecekti. Orbunların ve İnsanların dünyasında gizli sırlar açığa çıkarken herkesin korktuğu "Kurnaz Prens" ise son rövanşını oynayacaktı. ~ "Bence," dedim duraksayıp. "Sen ve ben iyi bir ikili olduk." "Öyle olduk," diye cevap verdi Hermes. "Yoksa bunca şeyin sebebi de olmazdık." Başlangıç Tarihi: 8 Mart 2023 Bitiş Tarihi: 2 Ağustos 2023 (Kitabın tüm hakları, hikayesi bana aittir. Lütfen çalıntı vs. kopyalama yapmayınız.) 23.03.2024 - #fantastik etiketinde 1. Sırada.
BUL BENİ by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 876,520
  • WpVote
    Votes 53,971
  • WpPart
    Parts 21
Boş kalan son sayfa dolmadan, kibritler yere saçılmadan, yanan son mum sönmeden, bu yabancı duman her yanımızı sarmadan ve onlar beni bulmadan bul beni...
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,192,482
  • WpVote
    Votes 722,832
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
Of Blood and Roses by KatWynter
KatWynter
  • WpView
    Reads 122,357
  • WpVote
    Votes 3,126
  • WpPart
    Parts 49
The Queen of Hearts meets the gilded world of Marie Antoinette. A princess with a holy Gift. A kingdom hiding a dangerous secret. And a marriage meant to bring peace to a land with a violent history of war. Eighteen-year-old Ophelia Rosiers is a princess of Rosailles, and also the heir to a holy Gift that determined the fate of her queendom centuries ago. But now with her Gift locked away, she can only hear the whispers of the Angels her people revere. As a result, her sister has been named next in line, and she is being sent to their enemy nation, Garnette, in order to marry their Crown Prince and hopefully lead their countries into an era of much needed peace. Only when she arrives, she quickly starts to suspect her betrothed is not who she dreamed him to be. Stuck in a palace surrounded by gossiping courtiers and enemies at every turn, Ophelia's friends are few. Especially when one of her handmaidens turns out to have secrets of her own, turning what Ophelia has always believed about her destiny upside down. Desperate for a distraction, she finds company with Prince Pierre-her betrothed's younger brother-who has motives of his own. When betrayal lands Ophelia as Garnette's prisoner, she realizes her whole life she has been dictated by other people's lies. With peace shattered for good and Ophelia's fate left in her own hands, she does the one thing she has left-she takes back control, even if it means turning into the very monster her enemies make her out to be. Bisexual MC. Book 1 in The Blood of the Angels series
ZAMANSIZ by M_Rise
M_Rise
  • WpView
    Reads 491,492
  • WpVote
    Votes 36,332
  • WpPart
    Parts 23
Rosanna Camborne, bir kitap yazarıdır ve aklındaki karakterleri kelimelere dökmeyi planladığı sırada işler bambaşka gelişir. İlkel bir zamana ve hayal gücündeki canlıların bile ötesinde bir dünyaya geldiğinde yazmayı planladığı kötü karakter artık tam da karşısındadır; Blake Nightingale. Rosanna tüm zorlukları aşıp, tekrar kendi dünyasına dönmeye çalışırken farkında olmadan kurgusunun baş karakteri çoktan olmuştur. "Soğuk beni sarıp varlığımı sonsuza kadar işkence etmek için dondururken aklımda tek bir şey vardı... Şeytan'ın cehennem ateşinde yaktığı koca bir yalandı."
3391 Kilometre by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 27,579,718
  • WpVote
    Votes 1,485,674
  • WpPart
    Parts 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
EMARE SERİSİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 2,435,270
  • WpVote
    Votes 131,762
  • WpPart
    Parts 64
"Çocukluğumuz tohumumuzdur," diye fısıldadı Sırtlan'ın kül olan kalbi. "Tohumumuza kim su verdiyse o şekilde büyür ve yetişiriz." EMARE serisinin, birinci kitabı Sarmaşık, ikinci kitabı Pusula ve son kitabı Maske bu başlık altında toplanacaktır.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,360,898
  • WpVote
    Votes 2,252,440
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."