Amanda19962014's Reading List
11 de povesti
MAFYA...? de Sneguroochka
MAFYA...?
Sneguroochka
  • LECTURI 4,649,109
  • Voturi 139,736
  • Capitole 72
Karanlık sokaklarda geçen yalnızlığın öyküsü... Aşk ile aydınlanabilir mi? Bir tarafta hiç sevilmeyen hayatı boyunca teyzesi tarafından hep dayak yiyen ürkek bir kız. Diğer tarafta ise büyük bir iş adamı, karanlığın sahibi mafyaların en tehlikelisi...
MELEĞİN ATEŞİ de FirdevsKaya
MELEĞİN ATEŞİ
FirdevsKaya
  • LECTURI 1,405,049
  • Voturi 54,325
  • Capitole 49
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3 de Esra269
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3
Esra269
  • LECTURI 3,055,256
  • Voturi 182,877
  • Capitole 51
Genç kız burnunu çekti ve ağlamamak için direndi. Onu neyin bu kadar üzdüğünü bilmiyordu. Onun farklı olduğunu sanmıştı. Diğer erkeklerin yaptığı gibi yarı sakat bir kızı görünce arkasına bakmadan kaçmamıştı. Kalmıştı. O kalmıştı. Zeynep kendini bu fikre alıştırmamaya çalışıyordu ama Efe onunla ilgileniyor, ona nazik davranıyordu. Yavaş yürümesini ya da yavaş konuşmasını hatta bazen konuşamamasını dert etmiyor gibi görünüyordu. Ama hepsi birer aldatıcı davranıştan ibaretti. Efe sadece ablası ve eniştesini kırmamak için ona ilgili davranmıştı.Zeynep'i asıl üzen şey, bunu gözüne sokmadıkça anlamamış olmasıydı. Ve şimdi Efe'nin arkadaşına söylediği sözler kulaklarında çınlıyor canını yakıyordu. "O sakat dostum," demişti. "Zaten pek de güzel değil. Vaktini harcamaya bile değmez. Ben de ablamlara onu kırmayacağıma söz verdiğim için onunla takılıyorum. Yoksa çok istediğimden değil yani." Zeynep istemeden kulak misafiri olduğu bu konuşmayı kendisi için bir işaret saymıştı. Bir daha hiçbir erkeğe, ona güvendiği kadar kolay güvenmeyecekti.Evet Zeynep sakattı, evet bazen kekeliyor konuşmakta güçlük çekiyordu ve evet, beş dakikalık yolu yirmi dakikada yürüdüğü doğruydu ama Zeynep asla çaresiz değildi.Efe'nin sahte ilgisine, onun o müthiş gülümsemesi ile kendisini büyülemesine ihtiyacı yoktu. Bu doğum günü partisine de neden gelmişti bilmiyordu. Tek istediği onunla zaman geçirebilmekti. Kabul etmek istemese de, Efe ona iyi geliyordu ama bundan sonra böyle bir şeye ihtiyaç duymayacaktı. Efe arkadaşı ile konuşurken, ağır hareketlerle geri döndü ve doğrudan çıkışa yöneldi. Bacakları titriyor, sinirden dişleri birbirine vuruyordu.Bacaklarına dolanan beyaz elbisesine bakarken gözyaşlarını daha fazla tutamadı.Bir de süslenmişti.Tek istediği şu sakat haliyle Efe'ye güzel görünmekti. Ne kadar aptaldı!
Sev BENİ |TAMAMLANDI-AŞK SERİSİ 2 de Esra269
Sev BENİ |TAMAMLANDI-AŞK SERİSİ 2
Esra269
  • LECTURI 3,321,937
  • Voturi 157,514
  • Capitole 48
Aşıktı toprak gözlüsü. Güzel gözleri, aşık olduğu kişiyi görünce ışıl ışıl parlardı. Bakmaya, tutmaya kıyamadığı o erkeksi, güçlü, sıcak elleri başka bir kızın elini tutardı. Canı yanardı o zaman genç kızın. Canından bile çok sevdiği toprak gözlüsü, başka bir kızın elini tutarken, nasıl canı yanmasındı ki? Her şeyini bilirdi Aslı, O'nun. Neyi sever, neye kızar, çayına kaç şeker atar, kahvesini nasıl içer, en çok hangi kitabı sever, neyi ister ..hepsini bilirdi. Mehmet'in kendisinden bile daha yakındı Aslı, O'na. Bebeklikleri, çocuklukları, gençlikleri birdi onların. Kalpleri birdi. Ama Aslı, seviyordu işte çocukluk arkadaşını. Çok seviyordu hem de. İçi gidiyordu Mehmet'ine bakarken. Mehmet ona dostça sarılıp, öperken içi gidiyordu genç kızın. Titriyordu elleri, eriyordu kalbi. Öyle güzel bakardı ki Mehmet kendisine...toprak gözlerini öyle güzel gezdirirdi ki Aslı'nın üzerinde. Bir de tatlı tatlı gülümserdi ya hani! İşte Aslı, kaybederdi kendini. Mehmet'i onu sevse, onu görse, onu bilse, onu öpse, onun elini tutsa olmaz mıydı? Ne gerek vardı yabancı ellere? Onun için titreyen, onun tenine değecek olmanın heyecanıyla terleyen kendi elleri dururken, neden başka bir kızın elini tutardı ki Mehmet? Kalbi onun için delicesine çarparken, nasıl da fark etmezdi bunu genç adam? Peki ya Mehmet? Horoz ibiğini(Öyle derdi Aslı'sına Mehmet) paylaşabilir miydi kimseyle? Fark etmeden içine yerleşen o tarifi mümkün olmayan duygularla nasıl baş edebilirdi? --- Aslı ve Mehmet, Nefretten Gelen Aşk(NGA) hikayesindeki Elif ile Ali ve Kenan ile Hayal'in çocuklarıdır. Bu hikaye NGA'nın devam hikayesidir. NGA'daki Aslı ve Mehmet kısımlarını okumak için son bölüm ve özel bölümlere bakın. Hadi, başlayalım.
+ încă 5
Karanlık (mafya..? 2) de Sneguroochka
Karanlık (mafya..? 2)
Sneguroochka
  • LECTURI 532,417
  • Voturi 20,015
  • Capitole 31
Karanlığın sahibi, yenilebilir mi?! Sahip olduğu aşkı bırakıp gidebilir mi? Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak!
ANKA  (Kitap Oldu) de Invictus1408
ANKA (Kitap Oldu)
Invictus1408
  • LECTURI 6,809,811
  • Voturi 13,578
  • Capitole 2
"Hiçbir yenilgi böylesine görkemli, hiçbir zafer böylesine acınası olmamıştır!"
GÜMÜŞPALA de baharistan
GÜMÜŞPALA
baharistan
  • LECTURI 7,411,552
  • Voturi 295,126
  • Capitole 75
Hamza Mahir GÜMÜŞPALA Tanıdığınızı söyleyemem, henüz.
BUKALEMUN - YamanDağlı - Yaman - Ateş (Kitap oldu) de Invictus1408
BUKALEMUN - YamanDağlı - Yaman - Ateş (Kitap oldu)
Invictus1408
  • LECTURI 4,119,954
  • Voturi 61,545
  • Capitole 30
Bukalemun Serisi 2.Kitabı... **** Yaman ona sonsuzluğu vaat ediyordu.... Gözlerinde öyle bir anlam vardı ki; yeryüzündeki hiç bir kelime bunu açıklayamazdı. Sanki başka bir boyuttan bakıyordu Alaz'a. Kapkara gözlerinin içinde oynaşan pırıltılar dünya üzerindeki hiç bir ışıkla boy ölçüşemezdi. Öyle parlak, öyle berrak, öyle canlı, öyle yakıcıydı o pırıltılar...
BUKALEMUN - 1 Çakal Avı - Alaz (Kitap oldu) de Invictus1408
BUKALEMUN - 1 Çakal Avı - Alaz (Kitap oldu)
Invictus1408
  • LECTURI 3,184,313
  • Voturi 41,953
  • Capitole 13
Hiç bir aşk böylesine tutkun, böylesine adanmış olmadı... Ne seneler silebildi yakıcı hasretini, ne katlanılmaz acılar bastırabildi yokluğunu... Anlaşma basitti oysa... Yalnızca ona ait bir kız için edilen dualar ve karşılığında sunulacak bir can... Kefareti kendiydi... *** "Her yeminin, her sözün bir bedeli vardır... Benim ödeyeceğim bedel seninkine karşılık, benim hayatım... Bu ne pahasına olursa olsun kabul ettiğim, razı geldiğim bir anlaşma. Rabbimle benim aramdaki anlaşma! Girme aramıza! N'olur girme! Seni bana verene yüzümü kara çıkarma!"