Ruhunu kaybetmiş bir kadının hikâyesi... kalbi kırık yaralı bir kadın.. karanlıkta kaybolmuş bir kadın.. terk edilmiş kovulmuş bir kadın.. nefret ve öfke dolu bir kadın... en büyük öfkesi ve nefreti kendine olan bir kadın... insan kendini sevmezmiydi..? yada Sevgi neydi..? sevince değişir insan peki sevilince de değişir miydi? peki umut varmiydi? herşey değişe bilir yeniden başlana bilirmiydi..? insan kendini sevmezken başka birini seve bilir miydi? ya insan en çok kendine ihanet ederken sevdiğine sadık kalabilirmiydi..? kaybolmuş bir kadına uzatılan el "ATEŞ ULUSOY" UMUT OLABİLİR Mİ? bir insan yeniden doğabilir mi? peki ya kendinden kaçabilir mi??

Tehlikeli bir saat. Birbirinden nefret eden iki insan. Gizemli bir cinayet. Hayatı sıradan bir şekilde giden Güneş bir anda kendini düşmanının bedeninde bulur. Olanlara anlam veremeyerek bir ipucu bulmaya çalışan Güneş zamanla geçmişin sır perdesini aralayarak gerçekleri öğrenecektir. " Sevgi her şeyi değiştirebilir " İki arkadaşın birbirine duyduğu sevginin temelleri acımasızlığın karşısında atılırken Güneş ve Süveyda' nın hayatlarında ufak gezintilere çıkacağız. Bu kitabın size bir şeyler katacağına eminim. Benimle bu yolculuğa hazır mısın? Aşk, arkadaşlık, aile #25 paranormal #139 bilimkurgu #8 zaman yolculuğu 10/04/22 ( Başlangıç tarihi) Yeni bölümlerden haberdar olmak için kütüphanenize eklemeyi unutmayın 🌼 Oy verip yorum yapmayı unutmayın❤️

Her şey bir rüyayla başlamıştı aslında. Kaderin akıl almaz kervanına onlar da katılmıştı sonunda. Kim bilebilir di ki rüyalarına misafir olan kızın sesine aşık olacağını? Bir çift kanada tabi olurken, karşısına çıkmayı bekleyen ufacık bir ip ucuna talip kalan adam... Onca bekleyişten sonra hayat hikayelerinin masallara konu olacak kadar maceralarla bezeneceğini kim söylerdi? Yaralı bir kalbi anlamak için illaki başka bir kalbin de mi yaralanması gerekirdi? Güneş ve Mirza... Birbirlerini anlamakta zorlanan iki yaralı kalpti onlar. Şu an yaşadıkları kısır döngüde hayat onları sürekli bir araya getirse de beraber yan yana yürümeye değil de, en çok birbirlerini kırmaya, güçlünün güçsüzü ezip geçmeye zorladığı bir gerçek... Biri paramparça olup dağ gibi yıkılırken, diğeri yeniden hayata merhaba dermeye başlayacaktı. Aşılması zor yüksek duvarların ardında, saklı kalan bambaşka yüzler barındıran bir gerçek vardı. Kimselerin cesaret edemediği, boyunu aşan o duvarları bir gün yıkmayı başarabilecek miydi? Geçmişi asla unutmayacaktı belki... Bir sürü iz, birden çok kanayan yara... Çaresi yok muydu hiçbirini yeniden sarmaya? Birbirine çok yakın ama, bir o kadar da uzak! Gökyüzü denize âşıkken nasıl kavuşabilirdi? Uydurulan bir yalan uğruna iki inatçı insanın birbirlerini yanlış anlamaları kadar, yaşadıkları zorluklarla baş edebilecekler miydi dersiniz? Sevdiğini korumak adına aşkından vaz geçse de, yaptığı hatanın farkına varıp sil baştan vuslatlarına yeniden ermeye ne dersiniz? Gelin birlikte şahit olalım masalsı aşklarına! Wattpad de "RÜYALARINDAKİ MELEK" adlı ilk kitaptır. Kitap kapağı ya da içerik çalındığı takdirde yasal işlemlere başlayacağım.

Kalemimden damlayan gözyaşlarının birikip şiir olduğu yer.

Düştüğüm bu bataklık benim kaderimdi. Kaderin önüne set çekilemeyeceğini öğrenmek lazımdı. Ama ben öğrenmezdim öğretirdim. Gerekirse kaderimi baştan yazar yinede gittiğim yerde tüm hakimiyetin bende olduğuna emin olurdum .Tüm bu saçma krallık safsatalarına haddini bildirme zamanı gelmişte çoktan geçiyordu bile. Onlar bana seçilmiş diyebilir ama ben terkedilmiştim. Sıfırdan başlamak benim için çok zor değildi. Hepsini düzene inat karıştırıp tıpkı bir iskambil kağıdı gibi yeniden nasıl eşleştireceğimi göreceklerdi. Tabi oyunun sonunda masada hala oturabilirlerse. ~Oyun başlıyor sıkı tutunun...