Oku
9 stories
ÖLÜ TANRININ ŞARKISI  by ozcelikdilaraa
ozcelikdilaraa
  • WpView
    Reads 2,442,992
  • WpVote
    Votes 180,962
  • WpPart
    Parts 63
•Yetişkin okurlar içindir• Kandan kıyafetlerimizi kuşanıp da, İçtiğimizde suyundan kehanetin, Biliriz hepimiz aslında, Ona ait bedenlerimiz. Apollon, Apollon. Gel de gör bizi, Kutsal bakirelerini. Al da götür bizi, Kutsal gelinlerini. Çıplak bedeni suyun içinden çıkarken biraz önce sunağa döktüğüm kanım ona doğru aktı. Önce damla damla sonra da bir nehir gibi hızla. Bedeni giderek görünür kılınırken kanımdan güç alıyor, yeniden hayat buluyor gibiydi. Güçlü bedeni tamamen görünür kılındığında dudaklarını araladı. "Konuş," dedi ölümsüz sesiyle. Sesi az önce damarlarımda akan kan kadar akışkan ve sıcaktı. "Bana sunduğun şey nedir?" Bu hikaye Kehanet Tanrısı Rae'ye adanmıştır. Not: Hikaye 18 yaş ve üstü okuyucular için uygundur. Cinsellik ve çıplaklık içerdiğinden bu uyarıyı yapmak durumundayım. 1. Kitap 05.11.2022 tarihinde tamamlanmıştır. 2. Kitap güncel olarak yayınlanmaktadır.
ATEŞPARE (+18) by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 50,978,473
  • WpVote
    Votes 2,303,654
  • WpPart
    Parts 97
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi. 🔥 Yayınlanma Tarihi: 12.04.2020 Bu kurguda geçen kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Uyarı: Eğer kurguyu spoi almadan okumak istiyorsanız, yorumları okumamanızı tavsiye ediyorum.
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,128,024
  • WpVote
    Votes 2,069,187
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
Karanlığın Aç Çocukları Serisi by lefazen
lefazen
  • WpView
    Reads 11,129,441
  • WpVote
    Votes 365,761
  • WpPart
    Parts 72
Uyarı: Bu kitap 18 yaşından büyük okuyucular için uygundur. Cinsellik ve çeşitli suç unsurlarını içerir. *** Onun kafasına sıkacaktım. Bitecekti her şey. Sonrasında kimsenin beni öldürmeyeceğini de söylemişti. Onu öldürmemek için hiçbir nedenim yoktu. Öyle sandım... Öyleymiş gibi yapmaya çalıştım. Sonra birden ona "Beni seviyor musun?" diye sordum. Dudaklarımdan kopan soru başta onu şaşırttı, dağılan şaşkınlığının akabinde sıkıntıyla iç çekti. "Zorlaştırma Tutku. Buna vereceğim cevap işini kolaylaştırmayacak." Silahı avucum içinde sıkarken taviz göstermedim. Tekrar sordum. "Reha, beni seviyor musun?" Birkaç saniye sessizce gözlerime baktı. Orada ne aradı ne buldu bilmiyorum. Ölümü kabullendiği gibi bu sorunun cevabını da kabullendi. "Evet." Ateş ettim. Evet der demez, namludan çıkan mermi onu buldu. Omzuna aldığı yarayla yalpalanarak geriledi. Bembeyaz kesilen parmak boğumlarım, siyah demirle tezattı. Bir zamanlar bende böyle şeylerle tezat düşecek bir kadındım. Susmadım, silahımı da indirmedim. Yine sordum. "Beni seviyor musun?" Aldığı derin nefesin ardından bağırdı. "Evet!" sesi gürleyen gök gibiydi, kulaklarımda yankılanırken beni korkutuyordu. Nefes nefese kanayan yarasına bakarken sakinleşebilmem imkansızdı. Bu defa silahın hedefini bilerek ıskalayıp yeniden ateş ettim çünkü ona ateş etseydim, ölümcül bir yara alacaktı. Amacım neydi? Silah zoruyla ona beni sevmediğini söylettirmek mi? Ne kadar dayanabileceğini ölçmek? Beni sevdiğinden mi öldüremiyordum onu? Hâlâ neyi bekliyordum kafasına bir kurşun sıkmak için? Reha'nın yüzündeki ifade sabrının taşmak üzere olduğunu sinyallerini veriyordu. "Eğer beni öldürmeyeceksen indir o silahı!" 🖤🗝️ Karanlığın Aç Çocukları Serisi; Akılbaz (1.kitap) ve Canbaz (2.kitap) olmak üzere iki kitaplık bir seri ve bütün bölümleri burada tamamlandı.
Maça Kızı 8 by dpamuk
dpamuk
  • WpView
    Reads 174,256,313
  • WpVote
    Votes 7,377,225
  • WpPart
    Parts 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.
Yes, Sir. by starrow
starrow
  • WpView
    Reads 395,778
  • WpVote
    Votes 28,089
  • WpPart
    Parts 53
Jungkook, sekreterinin sözünü dinlemeyi seven bir patrondur. -Taekook- +18
Pascal Döngü (+18) by Irmakbensol2
Irmakbensol2
  • WpView
    Reads 1,864,600
  • WpVote
    Votes 127,597
  • WpPart
    Parts 33
"Cennet ve cehennem birer insan olsaydı," diyerek durdu. İçimden 'bu insanlar biz olmazdık' diye geçirdim. Çünkü o cehennem olamayacak kadar merhametli, ben cennet olamayacak kadar acımasızdım. Burnunu burnuma sürterek gülümsediğinde "Cehennem cenneti güzelliği için öldürürdü." Biz sonsuz değildik. Biz siyahla beyaz da değildik. Biz yarım kalandık, biz beraber siyaha çalınandık. - 29.06.21 Yayım Tarihi! Kurgu şahsıma aittir, çalıntı gibi bi' durum olursa gereken yapılır. Dipnot: Bu kitapta +18 cinsel sahneler, kan, aksiyon, küfür, olumsuz öğeler bulunmaktadır. Ona göre başlayınız.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,346,774
  • WpVote
    Votes 2,252,191
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."