mery_234 adlı kullanıcının Okuma Listesi
17 stories
KÖYGÖÇÜREN by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 5,384,569
  • WpVote
    Votes 435,335
  • WpPart
    Parts 80
Hasret köyden uzakta bir dere kenarındaki küçücük evinde hem hayatla hem de annesiyle mücadele eden başı dik, dili sivri bir kızdır. Yaşadığı yerin yazı kurak, kışı çorak, baharı biraz rahattır. Ama babası olmadığından evin direği sürekli gıcırdar. Annesinin zoruyla gittiği bir düğünde gözü bir Külhanbeyine çarpar, ama başı diktir, pek yüz vermek istemez. Düğün boyu bakışırlar, tek kelime etmezler. Adam da pek bir hoşuna gitse de Hasret bunca bakışı hayra yormaz, yine de içi kıpraşır. Beyaz gömleğine, yanık tenine, kara kaşına, üstünden ayrılmayan kara gözüne... Sonra nasıl olduysa düğünün gecesinde evine gitmiş, saçılmış dökünmüşken penceresinden bir ses işitir, akşamki adamı daha görmeden tanır. Penceresinin köşesine siner, perdesinin arkasına saklanır. Sesini duyar adamın, sonra sesini duyurur. Onca yıllık Hasret bir toz olur bir duman. Sonrası dere kenarı, dut ağaçları, üzüm bağları.. Geçmişten gelen bir Köygöçüren lafı, Hamza'nın Görgülü belası... ..... Tarihi bir hikayedir.
OYUNBAZ 7 TUTSAK 1 ÖLÜ by Limaei
Limaei
  • WpView
    Reads 5,875,172
  • WpVote
    Votes 444,286
  • WpPart
    Parts 96
KİTAP OLDU. Oyunbaz, Martı Yayınları aracılığı ile raflarda! Tüm seri bu çalışma içinde yer almaktadır. 1. Kitap: Oyunbaz | 2. Kitap: Düzenbaz | 3. Kitap: Cambaz adıyla kitapları kitap satan her yerde bulabilirsiniz! 1 KIZ, 6 ERKEK, ÖLÜMCÜL BİR EV. Afra'nın diğer tutsaklardan dört farkı vardı: Birincisi, bir kız olmasıydı. İkincisi, tutsak alınan son kişi olmasıydı. Üçüncüsü, Ölüm'ün gözdesi ve favori oyuncağı olmasıydı. Dördüncüsü ise... Ölüm'ün telefon ve görevler verdiği tek kişi olmasıydı. Kameralar yerine, onları her an öldürebilecek silahların asıldığı bir ev. İçinde neden orada olduğunu bilmeyen altı erkek ve bir kız. Kendine 'Ölüm' diyen ve tutsaklarıyla haylaz bir çocuk gibi oynayan bir 'oyunbaz'. Gelecek ve şimdiki zaman arasında dokunmuş, sınırları zorlayan, sizi Ölüm'ün oyununu çözmeye davet eden bir ev burası. Ah, uyarmam gerekiyor. Oyunbaz'a yetişmek ve 'Bir Ölü' olmak istemiyorsanız... Sizin de tıpkı Ölüm gibi oyunbaz olmanız gerekli. Ölüm sizi bulmacayı andıran gizemli bir oyuna davet ediyor! Hazır mısın? ● յՅ ɴᴜᴍᴀʀᴀʟı ᴇᴠᴇ ᴋᴀᴛıʟᴍᴀʏı ᴋᴀʙᴜʟ ᴇᴅɪʏᴏʀᴜᴍ. ● ⚠️🔞 Bu kitap ağır, travma tetikleyici olaylar içeriyor olup psikolojisi hassas olanlara uygun değildir. Kurgu Oluşturulma Tarihi: 14.07.2019 İlk Yazılma Tarihi: 15.05.2020 Birinci Kitap Bitiş Tarihi: 20.08.2021 Tüm Hakları Saklıdır. ÇALINTI, ESİNLENME GİBİ DURUMLARDA UYARI OLMAKSIZIN YASAL İŞLEMLERE BAŞVURULACAKTIR.
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,130,713
  • WpVote
    Votes 2,069,242
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
DİVANELİ by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 2,463,796
  • WpVote
    Votes 22,026
  • WpPart
    Parts 6
Hikaye, 1980'li yılların yaz sonuna doğru havaların serinlediği, yaprakların sarardığı ama sonbaharın henüz açık seçik bir şekilde kendini göstermediği bulanık bir zaman diliminde aittir. Bir genç kızın uzaktan uzağa gördüğü ve henüz tanımadığı bir adama hayranlık duyuşunu, ardından çevresinin onay verdiği ve hiç görmediği biriyle hayatının en önemli kararlarından birini verişini, bu kararın üzerine de omzuna yüklediği sorumlulukları nasıl yöneteceğini anlatır. Hava nadiren güneşli, toprak çoğunlukla verimli, Nare her zaman sessizdir. Buna tezat epeyce gürültülü bir adam hayatına girmek için yollar aramaktadır. Keyifli okumalar. ... Hikaye Karadenizde geçmektedir.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,849,658
  • WpVote
    Votes 1,598,405
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
BRONZ SERİSİ by zanegzo
zanegzo
  • WpView
    Reads 13,233,104
  • WpVote
    Votes 879,108
  • WpPart
    Parts 102
Kitap oldu. Dört kitabı basıldı. ❝El bebek, gül bebek değil; el bebek, öl bebek.❞ Karanlık örgütün kurduğu düzen için doğmuş bir kız çocuğuyken ona verilen en büyük ceza sevgisizlikti. Kaderini kabullendi ve kartını oynadı. O kim miydi? Hisar Alatav. Hayır, sil. His Alatav. Karanlık düzenin kıyameti olmak üzere. O ise Bronz. Karanlık örgüte başkaldırıp kartları yeniden dağıtan adam. Ona Bronz derler. Onların tohumları el bebek gül bebek değildi; el bebek öl bebekti.
VEHİC  by sessizhayals
sessizhayals
  • WpView
    Reads 1,136,724
  • WpVote
    Votes 16,648
  • WpPart
    Parts 5
"Derdim sensin hatun." Sert soluğu saçlarıma vurdu ve parmağını kaldırdı. Kirpiklerim kıpırdadı, soluğumu fark etmeden içime hapsettim. Parmağının ucu önce çeneme dokundu, sonra ise beni öldürecek bir yavaşlıkta yukarı tırmandı. "Ben miyim?" dedim tek solukta. Karnım yine büzüşmüş, kasılıyordu. Bedenim put gibi olduğu yerden kımıldamıyordu. Tenim karıncalanıyor, kalbimin sesi kulaklarımda atıyordu. Yanaklarıma güneşin sıcaklığı vurur gibi yanmaya başlamıştı. Dudaklarım hafif aralıktı. Saç tellerim onun soluğu ile titreşiyordu. "Sensin." Alt dudağımdaki yaramın üzerine baş parmağını sürttüğünde titreyen bacaklarımla yere yığılacaktım. O kadar sıcaktı ki parmakları titretiyordu yüreğimi. Göğsünden yayılan sigara kokusu ile karışmış değişik kokusu burun deliklerimden içeri sızdı. "Ne yaptım ki ben?" diye sordum kısık bir sesle. Her daim güçlü duruşum onun yanında zayıflıyordu. Ortada tüm gerçeğimle duruyordum. Alt dudağıma dokunan parmağı şifa olsun ister gibi orayı yokluyordu. "Bir bilsen, bana ne yaptığını." Üzerime eğildiğini hissettiğimde sırtım geriye hafifçe sendeledi. Bel boşluğumda sıcak avucunu hissettiğimde göğsüm kalktı. Kaburgalarım etlerimi ezer gibi öne çıkmıştı. Sıcak avucu tenimin ısısını artırdı. "Bir bilsen gözlerini, dudaklarını, nefesini." Dudaklarından kelimeler dökülürken yaramın üzerinden çekti parmaklarını. Üst ve alt dudağıma dokunan parmakları, sertçe okşadı olduğu yeri. "Kokunu. Nefesimi kesiyorsun." 🌺 1990'lı yıllarda geçen bir aşk hikayesi... Kitap argo ve yetişkin içerik barındırır. Rahatsız olacaklar okumama hakkına sahiptir. İLK 4 BÖLÜM YAYINDADIR! DİĞER BÖLÜMLERİ DREAME'DA BULABİLİRSİNİZ!
FERAH by glayol
glayol
  • WpView
    Reads 810,873
  • WpVote
    Votes 28,862
  • WpPart
    Parts 33
Bir mahalle hikayesidir.🕊 {Yayınlanma tarihi 26 Şubat 2022} "Wattpad" de #1 ❤️ "Hikaye" kategorisinde #1 "Eski" kategorisinde #1
AYKIŞLI  by vianiec
vianiec
  • WpView
    Reads 2,561,596
  • WpVote
    Votes 124,598
  • WpPart
    Parts 32
1970'lerde köyde geçmektedir. Sıcak kolları ile sarıp sarmaladı onun yanında cılız ve küçük kalan bedenimi. Buz gibi günahlarım onunayken yerle yeksan oldu. Kimsesiz ruhuma yabancılaşmadan öksüz bedenime sahip çıktı , yalnız onun yanındayken ruhum başını bir evi sokabildi. Beni sokaklarda kaçtığım insanlarla mücadelem ile yalnız bırakmadı koca yüreği ve kudretiyle. Ama bunu yaparken kendine aşık etmeden de alı koymadı. İyilik mi yaptı kötülük mü anlayamadım. Göğüs kafesim bana dar gelmeye başladı. Oraya kocaman bir adam sığdırmak elbette kolay olmayacaktı. Kapak Tasarımı: @mithraae #tarihikurgu6
ŞEHLA  by sessizhayals
sessizhayals
  • WpView
    Reads 399,314
  • WpVote
    Votes 7,885
  • WpPart
    Parts 5
28.06.2023 TARİHİNDE KALDIRILACAKTIR! "Yanıyorum..." diye fısıldadığında gözlerim daha da irileşti. Başını hafifçe yana eğerek gözlerimin içine büyük bir açlıkla baktığında yutkunarak adem elmasını gösterdi bana. Gözlerim açıkta kalan göğsüne değdi, damağımın yavaş yavaş kuruduğunu hissettim. Kalbim adeta ağzımda atıyordu, yüzüm kıpkırmızı kesilmişti. Zira dudaklarım zonkluyor, midemde tuhaf bir kıpırdanma hissediyordum. İçim gıdıklanıyordu sanki kulaklarım uğulduyordu. "İsteyerek yapmadım..." diye fısıltıyla konuşurken birden çenemi kavrayan parmakları yüzümü kendine doğru kaldırdı. Kıpırdanmadığımı fark edince dişlerini birbirine sürttü. Dilinin ucu ile alt dudağını yalayarak kirpiklerini usulca araladı. "Şuan ne kadar kötü bir durumda olduğumu anlayamazsın, zar zor duruyorum. Şimdi kalk altımdan." dedi, dili bu sözleri zorlukla söylüyor gibiydi. "Yiğit..." diye ismini fısıldadığımda yüzü yüzüme sanki mümkünmüş gibi daha da yakınlaştı. Burnumun ucu burnuna değdi. "Elini tutup, yaslamak istiyorum." dediğinde, tir tir titredim bedeninin altında. Aklıma sızan düşünceler ile utandığımda, kasıklarıma doğru inen sızıyı hissettim. Sebepsizce bu sızı tüm bedenimi uyardı. Dudakları yanağıma çarptı, sıcak nefesini bilerek üfledi oraya. "Sadece küçük bir dokunuş beni ne hale getirdi görmek ister misin?" diye arsızca dillendirdiğinde onu vurup altından kaçmam gerekiyordu ancak hiçbir şey yapamadım. İnme inmişti galiba bana. Parmaklarım kemerine takılınca hırıltılı soluğunu duydum. Zor dayanıyor gibiydi. Avuç içimi kendi bedenine denk gelecek şekilde çevirerek kendini ansızın avuç içime yasladığında boğazım düğümlendi. "Sikeyim!" diye yüksek sesle adeta kükrediğinde, dudaklarından büyük bir inilti kaçtı. 🌸 1950'lerde geçen bir aşk hikayesi... Argo, yetişkin içerik barı