Okuduklarım
10 stories
Hayvan Çiftliği by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 68,843
  • WpVote
    Votes 2,408
  • WpPart
    Parts 10
Hayvan Çiftliği'nin kişileri hayvanlardır. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin'i simgelediği açıkça görülecektir. Öbür kişiler bire bir belli olmasalar da, bir diktatörlük ortamında yer albilecek kişilerdir. Romanın alt başlığı Bir Peri Masalı'dır. Küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değildir; ama roman, bir masal anlatımıyla yazılmıştır. Yazar: George Orwell Yayınevi: Can Yayınları İlk baskı yılı: 2000 Çeviri: Celâl Üster
1984 by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 57,802
  • WpVote
    Votes 1,920
  • WpPart
    Parts 17
İngiliz yazar George Orwell'in 1949 yılında yayımlanan ve kısa sürede kült mertebesine erişmiş eseri 1984, 1949 yılında yayımlanmıştır. Distopya türünde bir roman olan 1984, "Büyük Birader", "Düşünce Polisi", "101 Numaralı Oda", "2+2=5" gibi çeşitli terminolojileri ve kavramları günümüz lugâtına dahil etmiştir. George Orwell kitapları arasında en çok bilinen eserdir. Romanın adı "Avrupa'daki Son Adam" ismiyle yayımlanmak istenmiştir fakat Orwell'ın yayıncısı başarılı bir pazarlama stratejisiyle kitabın adını Bin Dokuz Yüz Seksen Dört olarak değiştirmiştir. Roman, II. Dünya Savaşı'ndan sonra oluşan totaliter rejimlere ağır bir eleştiri niteliğindedir ve romandaki alegoriler ve semboller bu totaliter devletleri işaret etmektedir. Çevirmen: Celal Üster Yayınevi : Can Yayınları İlk Baskı Yılı : 2000 Sayfa Sayısı : 352
Genç Werther'in Acıları by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 81,625
  • WpVote
    Votes 2,960
  • WpPart
    Parts 18
Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşadığı mutsuz ilişkiden yola çıkmıştı. Edebiyat dünyasına, karşılıksız aşkıyla intihara sürüklenen "Romantik kahraman"ı armağan eden bu büyüleyici mektup-roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okuyucuları mıknatıs gibi kendine çekmişti. Almanya'da bütün gençliği etkisi altına alan romanın, birçok intihara neden olduğu, Werther'in giydiği mavi frak, sarı yelek ve çizmelerin döneminde moda yarattığı, Napoléon'un bile kitabı sürekli yanında taşıdığı söylenir. Son derece duyarlı ve tutkulu bir genç ressam olan Werther'in, düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan Genç Werther'in Acıları, edebiyatta akılcılığın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır.
Bir İdam Mahkumunun Son Günü by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 44,006
  • WpVote
    Votes 1,618
  • WpPart
    Parts 10
Victor Hugo, 1829 yılında yayımlanan Bir İdam Mahkûmunun Son Günü'nü yazdığında 26 yaşındaydı. Genç yazar, ölüme mahkûm edilen bir insanın son gününü büyük bir ustalıkla anlatarak kamu vicdanını etkilemeyi ve idam cezasına karşı bir protesto hareketi başlatmayı amaçlamış, başarılı da olmuştur. Bugün dünyanın birçok ülkesinde idam cezası yürürlükten kaldırılmışsa, böylesi bir cezanın hem trajik hem de insanlık dışı yanını daha XIX. yüzyılın ilk yarısında gözler önüne seren Hugo'nun bunda hiç de azımsanmayacak bir payı olsa gerek. Şiirleri, oyunları, Sefiller ve Notre-Dame'ın Kamburu gibi yapıtlarıyla Romantik dönem Fransız edebiyatının en saygın yazarlarından biri olan Victor Hugo'nun bu romanının bir başka önemli özelliği de, bir tür "zihinsel otopsi" niteliği taşımasıdır. Can Yayınları Çeviri: Erhan Büyükakıncı
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,195,621
  • WpVote
    Votes 2,249,571
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."
Hasta yanım | No.1 by nilayyusrefova
nilayyusrefova
  • WpView
    Reads 20,032
  • WpVote
    Votes 1,275
  • WpPart
    Parts 26
İkisinin de hasta yanları vardı ama acaba bir birilerine iyi gelebilecekler mi? Can Bozok (No.1) kurgusudur. Başlama tarihi 20/04/2020
Kar Küresi (İki Kitap) by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 10,048,259
  • WpVote
    Votes 529,579
  • WpPart
    Parts 42
Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...
Judgment by lierreepinuex
lierreepinuex
  • WpView
    Reads 29,782
  • WpVote
    Votes 3,245
  • WpPart
    Parts 49
"Biz bu kızı nerede buluruz abi?" "Siz bulamazsınız. O sizi bulur."
3391 Kilometre by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 27,573,757
  • WpVote
    Votes 1,485,508
  • WpPart
    Parts 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
Under the water by lierreepinuex
lierreepinuex
  • WpView
    Reads 6,327
  • WpVote
    Votes 783
  • WpPart
    Parts 16
Suyun altında nefes alamayız