en sevdiklerim
19 stories
Saklı Yasaklı Bağlı - Kitap Oldu!!🕊📚 by Piyamor
Piyamor
  • WpView
    Reads 2,053,465
  • WpVote
    Votes 39,739
  • WpPart
    Parts 17
🌿🕊 Erva, tüm hareketlerini ve alışkanlıklarını hatta aklından geçirdiklerini bile ezbere bildiği Üsteğmen Doru Demir'e âşıktı. Bir beklentisi olmadan, imkânsız olduğunu bilerek günlerini ve gecelerini ona komşu olan askeri lojmandaki tek katlı konutunda geçirirken, duvarları onu sızdırıyordu. Bazen oturup penceresinden evinin yanan ışıklarını izliyordu, bazen de sesini işitip evinin küçük mutfağından onun yakın ama uzak gelen yaşantısına dahil oluyordu. Kimselere anlatamadığı, kendine yasakladığı bu adamı günlüğüne yazıyor ve hislerini herkesten, ondan bile saklıyordu. Doru Demir ile yalnızca günlüğünün sayfalarında buluşuyordu. Ta ki o günlük kaybolana ve bir avuç küle dönüp içine yazılanlardan fazlasını beraberinde ortaya çıkarana kadar! Lal Figan üçlemesinin ilk kitabı olan Saklı, hem içinizi ısıtacak hem de tüylerinizi diken diken edecek. "Benim hikâyeme onunla tanıştığım o ilk an, özlemek yazıldı..."
YABAN  by papatyakorusu
papatyakorusu
  • WpView
    Reads 4,660,864
  • WpVote
    Votes 259,944
  • WpPart
    Parts 61
<Güzel sevmek üzerine bir hikâye... > - Yaş farkı vardır- Mahalledeki gençler olarak uzak tavırları, suskunluğu, sert mizacı sebebiyle aramızda onun adı "Yaban"dı. Beş yıl sonra mahalleye geri döndüğünde hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Özellikle benim için. * (Nisan 2021)
AHZAR by izgocean
izgocean
  • WpView
    Reads 3,358,620
  • WpVote
    Votes 172,663
  • WpPart
    Parts 42
Zorluklarla ayakta kaldığı hayatında bir de bursla kazandığı üniversitesini ilerletmeye çalışan Yağmur, hayatının en büyük pişmanlığını yaptı... Birine aşık oldu. O adam ondan sadece kalbini almadı... ama geride yalnızca pişmanlıklar kaldı. Peki yıllar sonra, bir anda karşılaştıklarında; her şey hâlâ aynı mıydı? *
Lahza(Kitap Oldu) by humeyraao
humeyraao
  • WpView
    Reads 3,537,448
  • WpVote
    Votes 265,887
  • WpPart
    Parts 34
Benim yıllar önce gördüğüm o belli belirsiz çizgiyi dahi bir ihtimal olarak kabul etmediğini gösterircesine bıçağın keskin ucunu gözlerimin içine bakarak kendi avcuna bastırdı ve aşağıya doğru çekti. Oluk oluk akan kan beyaz gömleğine süzülmüş, yüzünde acıyı gösteren tek bir mimik bile oynamamıştı. ''Ne bu kan akmayı durdurdu...'' dedi Ferman'ı tutan elimi bir hışımla çekerek. Avcum ellerinin arasındayken sıcak kanı buz gibi tenimde süzüldü. Ben yıllar önce bitti diye haykırırken o bizim sonumuzun daha gelmediğini belirtircesine o kanlı bıçağı avcumun içine bıraktı. Bu beni öldür demekten başka bir şey değildi. ''Ne de bu can bu bedenden çıktı.'' Dedi düşüncemi doğrulamak ister gibi. Parmaklarımdan süzülen, tenime bulaşmış kanıyla birlikte avcumun içine baktım. Bizim sonumuz yine benim ellerimin arasındaydı fakat bu sefer ima ettiği son çok daha başkaydı. -Hikaye içerisinde yetişkin içerikler bulunmaktadır.
Sev BENİ |TAMAMLANDI-AŞK SERİSİ 2 by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 3,343,225
  • WpVote
    Votes 157,950
  • WpPart
    Parts 48
Aşıktı toprak gözlüsü. Güzel gözleri, aşık olduğu kişiyi görünce ışıl ışıl parlardı. Bakmaya, tutmaya kıyamadığı o erkeksi, güçlü, sıcak elleri başka bir kızın elini tutardı. Canı yanardı o zaman genç kızın. Canından bile çok sevdiği toprak gözlüsü, başka bir kızın elini tutarken, nasıl canı yanmasındı ki? Her şeyini bilirdi Aslı, O'nun. Neyi sever, neye kızar, çayına kaç şeker atar, kahvesini nasıl içer, en çok hangi kitabı sever, neyi ister ..hepsini bilirdi. Mehmet'in kendisinden bile daha yakındı Aslı, O'na. Bebeklikleri, çocuklukları, gençlikleri birdi onların. Kalpleri birdi. Ama Aslı, seviyordu işte çocukluk arkadaşını. Çok seviyordu hem de. İçi gidiyordu Mehmet'ine bakarken. Mehmet ona dostça sarılıp, öperken içi gidiyordu genç kızın. Titriyordu elleri, eriyordu kalbi. Öyle güzel bakardı ki Mehmet kendisine...toprak gözlerini öyle güzel gezdirirdi ki Aslı'nın üzerinde. Bir de tatlı tatlı gülümserdi ya hani! İşte Aslı, kaybederdi kendini. Mehmet'i onu sevse, onu görse, onu bilse, onu öpse, onun elini tutsa olmaz mıydı? Ne gerek vardı yabancı ellere? Onun için titreyen, onun tenine değecek olmanın heyecanıyla terleyen kendi elleri dururken, neden başka bir kızın elini tutardı ki Mehmet? Kalbi onun için delicesine çarparken, nasıl da fark etmezdi bunu genç adam? Peki ya Mehmet? Horoz ibiğini(Öyle derdi Aslı'sına Mehmet) paylaşabilir miydi kimseyle? Fark etmeden içine yerleşen o tarifi mümkün olmayan duygularla nasıl baş edebilirdi? --- Aslı ve Mehmet, Nefretten Gelen Aşk(NGA) hikayesindeki Elif ile Ali ve Kenan ile Hayal'in çocuklarıdır. Bu hikaye NGA'nın devam hikayesidir. NGA'daki Aslı ve Mehmet kısımlarını okumak için son bölüm ve özel bölümlere bakın. Hadi, başlayalım.
SİLMESİNLER İZLERİMİ by Zehraozkul
Zehraozkul
  • WpView
    Reads 3,424,790
  • WpVote
    Votes 126,699
  • WpPart
    Parts 40
İhanetin gölgesinde soluklanan bir hikâye.
EYLÜL (Tamamlandı) by Hadadelamor90
Hadadelamor90
  • WpView
    Reads 6,675,959
  • WpVote
    Votes 306,331
  • WpPart
    Parts 77
Karısının ölmesiyle tüm dengeleri değişen ve kızının öğretmeniyle yeniden aşkı tadan bir baba ile aşkı hiç ummadığı bir adamda bulan bir öğretmenin öyküsü... Not: Mafya kitabı değildir. Yetişkin okurlar için uygundur. Yetişkin içerikli sahneler içerir. Ön yargılarınızı bir kenara bırakın ve hikayenin ilk bölümlerine göre hüküm vermeyin! Bu kurguda geçen kişiler, olaylar ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Başlama Tarihi: 16.06.19
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3 by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 3,087,708
  • WpVote
    Votes 183,979
  • WpPart
    Parts 51
Genç kız burnunu çekti ve ağlamamak için direndi. Onu neyin bu kadar üzdüğünü bilmiyordu. Onun farklı olduğunu sanmıştı. Diğer erkeklerin yaptığı gibi yarı sakat bir kızı görünce arkasına bakmadan kaçmamıştı. Kalmıştı. O kalmıştı. Zeynep kendini bu fikre alıştırmamaya çalışıyordu ama Efe onunla ilgileniyor, ona nazik davranıyordu. Yavaş yürümesini ya da yavaş konuşmasını hatta bazen konuşamamasını dert etmiyor gibi görünüyordu. Ama hepsi birer aldatıcı davranıştan ibaretti. Efe sadece ablası ve eniştesini kırmamak için ona ilgili davranmıştı.Zeynep'i asıl üzen şey, bunu gözüne sokmadıkça anlamamış olmasıydı. Ve şimdi Efe'nin arkadaşına söylediği sözler kulaklarında çınlıyor canını yakıyordu. "O sakat dostum," demişti. "Zaten pek de güzel değil. Vaktini harcamaya bile değmez. Ben de ablamlara onu kırmayacağıma söz verdiğim için onunla takılıyorum. Yoksa çok istediğimden değil yani." Zeynep istemeden kulak misafiri olduğu bu konuşmayı kendisi için bir işaret saymıştı. Bir daha hiçbir erkeğe, ona güvendiği kadar kolay güvenmeyecekti.Evet Zeynep sakattı, evet bazen kekeliyor konuşmakta güçlük çekiyordu ve evet, beş dakikalık yolu yirmi dakikada yürüdüğü doğruydu ama Zeynep asla çaresiz değildi.Efe'nin sahte ilgisine, onun o müthiş gülümsemesi ile kendisini büyülemesine ihtiyacı yoktu. Bu doğum günü partisine de neden gelmişti bilmiyordu. Tek istediği onunla zaman geçirebilmekti. Kabul etmek istemese de, Efe ona iyi geliyordu ama bundan sonra böyle bir şeye ihtiyaç duymayacaktı. Efe arkadaşı ile konuşurken, ağır hareketlerle geri döndü ve doğrudan çıkışa yöneldi. Bacakları titriyor, sinirden dişleri birbirine vuruyordu.Bacaklarına dolanan beyaz elbisesine bakarken gözyaşlarını daha fazla tutamadı.Bir de süslenmişti.Tek istediği şu sakat haliyle Efe'ye güzel görünmekti. Ne kadar aptaldı!
SEVDA ÇİÇEĞİ (KİTAP OLDU) by KadifeKelimeler
KadifeKelimeler
  • WpView
    Reads 1,845,722
  • WpVote
    Votes 106,407
  • WpPart
    Parts 86
Sevda Çiçeği Pukka Yayınları ile kitap olacağı için bölümler 15 Ekim 2023, Pazar günü yayımdan kaldırılmıştır, sevgiler. *** "Seni soyacağım Sevda," diye fısıldadı. "O siyah çarşafların arasına, bembeyaz teninle uzanmanı sağlayacağım. O çıplak bedeninin yalnızca çok az bir kısmını örtmene izin vereceğim, eğer istersem... Kimi zaman seni o kolonlara yaslayacağım, kimi zaman camlara, şu gördüğün raflara ve masaya... Hayal gücümün bir sınır yok ve bunu sana göstereceğim Sevda... Sana yalnızca sanatı değil, tutkuyu da göstereceğim. Arzuları ve istekleri, onlara boyun eğmeyi..." *** Puslu bir bakış ve cüretkâr bir teklif... Ezel Doğan; hayatından sayısız güzel geçmiş, dünyaca ünlü bir ressam ve fotoğraf sanatçısıydı. Güzel olan her şey onun işinin bir parçasıydı ve yeşil bakışları, hüzünle parıldayan bir çift gözle buluştuğunda hayatında bundan daha güzel bir şey görmediğini anlamıştı. Sevda Altınbaşak ise; aile dediği cehennemin içinde, ateşten bir çemberin ortasında yaşayan, yapayalnız bir kadındı. Acı kalbini mesken tutmuş ve keder bakışlarına saplanıp kalmıştı, ta ki hiç tanımadığı bir adamın kollarında güvenle sarmalanıp, yıllarca aradığı huzuru bulana kadar... Yolları kesiştiğinde her ikisi de aşkın bir mucize gibi hayatlarına doğacağından bir haberdi. Mutlu bir son, her ikisinin de düşlediği şeydi ancak hayat mutlu sonları karşılıksız vermezdi... *** Nar Bülbülü'nden tanıdığınız Ezel Doğan'ın hikâyesidir. Kurgular birbirinden bağımsızdır, bu sebeple ayrı ayrı okunabilir. Sevgiler, KadifeKelimeler... *** Hikayelerim isim haklarıyla birlikte noterde adıma kayıtlıdır. Çalıntı ya da izinsiz kullanmak durumunda yasal işlem başlatılacaktır.
(Yeniden Yayında!) Yusuf yüzlü, Demir yürekli. by seyma_demir
seyma_demir
  • WpView
    Reads 3,199,190
  • WpVote
    Votes 126,423
  • WpPart
    Parts 55
3 Milyon okunmayla şimdi yeniden Wattpad'de. ....... Bu Demir yürekli Yusuf ile ürkek yürekli Erva'nın hikayesi. Demir annesi gittiğinden beri Yusuf yanını kaybetmişti. Öfke ve nefret sanki anne karnında kalbine yerleştirilmiş gibi her yanını kuşatmıştı. Kalbi intikam hırsıyla buz kesmişti. Soğuktu artık Demir. Annesi'nin oğlu değildi. Zaten onu yola getirecek, ona doğruyu gösterek anneyede sahip değildi. Şimdi eceline, annesine gidene kadar, onun rahat uyumasına yardım edecekti. Kararmış kalbi daha fazla ne kadar kararabilirdi? Onu bu hale insanlar getirmişti.... *************** Erva; Hayatı seccade ve kalemlerinin arasında gidip gelen tertemiz bir kır çiçeğiydi. Onun gözleri asla tam açılmaz, dünyayı pembe gözlüklerle görmezdi. (UMUT SERİSİ 1) Her ne kadar farkında olmasa da imtihanların en zorunu yaşıyordu. Sabır dolu kalbi hiç bir sıkıntıya isyan etmiyor, mütevazı başı asla hiddetle dikelmiyordu. Tek sırdaşı kağıtları, kalemleri ve kumaşlarıydı... Edep timsaliydi Erva. Bakan gözler ar eder, bir daha bakmaya yürek isterdi. Ama onun kendini kapattığı bir kafesi, prangalarla susturduğu umutları vardı. Umut zehirli bir yılandı. Sinsice yaklaşıp, en acı yerinden vuracaktı Erva'yı. Ama umudun panzehirini bulacaktı genç kız. O gece başına gelecekleri bilse iner miydi o bahçeye?Kurulur muydu her zaman ki salıncağına? Allah bilirdi... Ama Allah onun kaderini çizmişti, Erva'ya da ancak teslim olmak düşerdi. Yazım tarihi: Eylül 2014