Berfin_cnr
3 stories
ARHAVİLİ by burcubuyukyildiz
burcubuyukyildiz
  • WpView
    Reads 1,414,549
  • WpVote
    Votes 79,021
  • WpPart
    Parts 32
"Ben Karadenizliyim," dedi dudakları tehlikeli bir gülüşle kıvrılırken. "Biz sabahları ilk olarak hırçın dalgaları görmek isteriz." Gözleri gözlerimdeydi, sıcacık nefesi dudaklarıma çarpıyordu. "Ya evimizin manzarasında... Ya da kollarımızda uyanan kadının bakışlarında..." Dudakları ansızın boynuma değdiğinde, titreyen dizlerime söz geçiremeyip onun kaslı kollarına tutundum. Tırnaklarımı tenine batırdığımı fark edemiyordum. "Çok şey istiyorsun gibi geldi bana," dedim kendimi tutamadan. Güldü. Ona çok yakışan, nadiren görebildiğim bir gülüştü bu. "Karadeniz..." dediği anda, başparmağı nefesimi kesercesine dudaklarımı buldu. "Hırçındır. Asidir. Zapt edilemezdir, vahşidir. Derinlerinde ne olduğunu asla bilemezsin. Onun azgın sularında yüzmeye alışkın değilsen akıntısında kaybolur gidersin. Ve sen Hazel... Tıpkı Karadeniz gibisin." Bir KOR EVRENİ Romanı BU KİTAP YETİŞKİN OKURLAR İÇİNDİR! © Tüm hakları şahsıma aittir. İznim dahilinde olmaksızın alıntı yapılamaz. Bu başlık Arhavili adıyla, 2016'da açılmıştır. Bölümlerin yayınlanmaya başlama tarihi 22 Aralık 2023'tür. Wattpad'de ARHAVİLİ adıyla yayınlanan ilk ve tek hikâyedir. * Bu kitapta okuduğunuz bazı kişiler, kurumlar, olaylar ve kavramlar yalnızca hayal ürünüdür. Gerçekle en ufak bir ilgisi bile yoktur.
MECRUH (KİTAP OLDU) by nhll__
nhll__
  • WpView
    Reads 2,915,403
  • WpVote
    Votes 110,793
  • WpPart
    Parts 51
🖤♾️ "Bir daha gelme!" Dedi fısıltıdan ibaret buruk sesiyle. "Sakın ola bir daha bana dokunma da!" Kendisi ne kadar öfkesini ortaya seriyorsa, Mirhan'da mimik oynamıyor öylece gözlerine bakıyordu. "Geleceğim..." dedi kısık fakat vurgulu bir kararlılıkla Mirhan. Bakışları dudaklarına inip tekrar gözlerine çıktı. "Dokunacağım da." diyerek sürdürdü kararlılığını. Hatta kendinden fazlasıyla emin bir şekilde,"Bir kere aldım, yine alacağım." dedi büyük yemin verir gibi."Yine biz olacağız..." Burnundan verdiği soluğu alaylı bir şekilde havaya karıştı, her kelimesi bir meydan okuma gibiydi."Hangi yüzle söylüyorsun bunları?" Eli de ağır ağır kalbinin üzerine gitti. "Sen şurama, onca acımın tam üzerine bir de evlat acısı yerleştirdin ya...Ben o gün, senli olan bütün anıları tek celsede çöpe attım... Gök kubbe yere inip ikiye yarılsa, biz diye bir şey olmayacak artık." Dila ♾ Mirhan 29/04/2021
MÜJGAN  by nhll__
nhll__
  • WpView
    Reads 609,936
  • WpVote
    Votes 33,215
  • WpPart
    Parts 37
🥀💔 "Ben gidiyorum Berfan. Bir daha dönmemek üzere gidiyorum." Kelimeler ağırdı, nefesi düzensizdi. Kalbinin çarpıntısı, göğsünü sıkıştırıyor, nefes almasına bile izin vermiyordu. Boğazındaki düğümü yutkundu ve ekledi. "Tek başıma." Sonda vurguladığı tek nefeslik cümle, bir bıçak gibi Berfan'ın içine saplandı. Yüreğini burkan bir sessizlik çöktü aralarına. "Biz!" diye haykırdı Berfan, gözleri koca bir çığlığı içinde tutmaya çalışırcasına parlıyordu. O tek kelime, yıkılan gururunun enkazında can çekişirken, ayaklarının altına batıyordu sanki. Ama umursamadı, acısını hiçe saydı. "Biz diye bir şey yok. Unut olanları." Acımasızca savurdu bu cümleyi Yusuf Karahan. Sesinde soğuk bir keskinlik vardı. O soğukluk, Berfan'ın içine işledi, iliklerine kadar titremesine sebep oldu. Gözleri kararmıştı. İçindeki öfkeyle birkaç adım attı ve göğsünden sertçe itti. Yusuf'un bir anlığına sendelemesine aldırmadan, gözyaşlarıyla harmanlanan sesiyle haykırdı: "Ne demek yok! Allah'ın cezası, ne demek 'biz' diye bir şey yok?" Nefesi düzensizdi, göğsü hiddetle inip kalkıyordu. "Dün gece... Dün gece benimle birlikte oldun sen!" derken sesi çatallaşmış, titremesi öfkeyle gölgelenmişti. "Sabah gittiğinde 'geleceğim' dedin... Ne değişti, hı? Söylesene, ne değişti de yine benden vazgeçtin?" 🥀 "Göreceksin!" diye tısladı, sesi zehir gibiydi. İki parmağının tırnaklarını birbirine bastırarak devam etti. "Gün gelecek..." Her kelimesi bir intikam yeminiydi. "Seni şu kadar sevmem için bana yalvaracaksın." Baş parmağıyla işaret parmağının arasındaki incecik boşluğu gösterdi. Gözleri, karşısındaki adamı delip geçecek gibi parlıyordu. "Ama ben o gün..." dedi, sesi alaycı bir acıyla titreyerek. "Bırak sevmeyi, senin yüzüne dahi bakmamak için ölmeyi tercih edeceğim!"