Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.

[𝑇𝑎𝑚𝑎𝑚𝑙𝑎𝑛𝑑𝚤*] [14.09.21] "Bazı hatalar güzel nedenlere sebep olabilir." Sadece nefretimi kusmak için tekrardan ona yazmıştım, ona yazdığımı düşünerek başka birisine yazdığımı nereden bilebilirdim ki? Gerçek aşkı bulduğumu nereden anlayabilirdim? ꧁Numara hatası' Adlı ilk kitap꧂

[09.06.2022] User1905: alma şu lanet şeyi User1905: kendine zarar vermekten başka bir şey yapmıyorsun User1905: görüldü atmayı kes ahmak User1905: ölmek mi istiyorsun Sare: bak kimsin bilmiyorum ama Sare: camını sıkanaı başlıyorsun Sare: canomı sıksesan hiç iyi şeker olana User1905: boş tehditlerin s*kimde bile değil User1905: sadece şu a*ına kodumun sokağından çıkıp evine gitmen Sare: bene mi talip ediyodub User1905: bu kafayla hala nasıl yazıyorsun bilmiyorum ama kalk artık şuradan Sare: Kalkamıtorum Sare: uykun var User1905: tamam dur kalkma User1905: geliyorum

Ne sesiydi bu şimdi? Kulağıma tek tek damla sesleri gelirken kapı sertçe açıldı. "Nasılsın Akasya?" Kulağıma dolan sesin sahibinin kim olduğunu anlamak o kadar kolaydı ki. Sanki ilk tanıştığımız gün ki gibi samimi. "Sen öldürdün onu sen!Şimdi sen de öleceksin ve intikam ateşi sönecek!" "AKASYA!" Patlayan silah sesi kalbimin dört milim sağında bitti.

Beraber büyüyüp nedenini bilinmeden ayrılan iki kalp . Duru ve Baranın hikayesi Duru: Bir çocuk sevdim ben çocukken . Her ağladığım da , her güldüğüm de , her düştüğüm de yanımda olan bir çocuk . O bir temmuz ayının gün batımında veda etti bana . Geri geleceğine söz vererek . Aradan yıllar geçti ve ben onu hala sevmeye devam ettim . Onu onun haberi olmadan sevdim ben . Belki de aşk buydu. Karşılıksız olsa bile mesafeleri önemsemezdi. Ve zaman unutturmak yerine büyütürdü gerçek sevdaları . 2022.02.01

Hayatları boyunca başkalarının şekillendirmeye çalıştığı üç insan küçük bir odada bakışıyorlardı. Vera Uçar ... Hazar Güngör... Yiğit Poyraz Özdemir ... Hepsinin isimleri farklı olsa da hikâyeleri benziyordu. Onlar gözbebeklerinde dipsiz uçurumlar besliyorlar. Çünkü, erken uyandıkları bir düşten son hızla yeryüzüne düşüyorlar. Ve içlerinden biri kalbini tüm güzel duygulara kapatmıştı... Onun büyük acısı doğar doğmaz başlamıştı. Yirmi yıl önce bir grup insan kıyıda köşede ne kadar acı varsa hepsini birleştirdiler ve adını Fırat koydular...

"Büyük bir oyunun içine hapsolmuştuk. Kaçmaya çalışırken birbirimizden uzaklaşıp adını bilmediğimiz istasyonlarda bulmuştuk kendimizi. 5 kişiydik yolun başında...gelenler oldu ardimizdan Adini koyamadığız hislerle tanıştik aşkı öğrendik belkide Şimdi neler olacağını öğrenmek için hemen ardımdan geĺ."

Yaşadığı döneme göre sıradan genlere sahip olan bir melezin geyik avlarken Alfalar'ın Alfası ile mühürlendiğine inanır mısınız? Peki ya dönüştükten sonra başına gelenler? Önce Luna ilan edilip daha sonra kendine sürü bulması, bir Alfa'ya ruhunun bir kısmını verip emri altına alması ve düşman sürüyü kendine bağlaması. Bu hikaye Alina Andra Malin'in hikayesi. Gerçek güçleri gizli bir melez ve güçleri bu melez ile açılan bir Alfa... Amestec: Melez Devamı kitapta!! Yayınlanma tarihi: 12.07.2022 Tik Tok; x_evrenn İnstagram; x_evrenn #1 Kurtadam: 06.09.2022 #1 Luna : 14.09.2022 #1 Melez : 17.09.2022

"ÇIĞIR AÇANLAR Kategorisi - The Wattys 2016 Ödülü Sahibi" Mutluluk yoktu, sevinç yoktu, heyecan yoktu, korku yoktu, üzüntü yoktu, acı yoktu, hiçbir şey yoktu. Sadece saatin her geçen saniye vücuduma bıçak gibi saplanan akrep ve yelkovanı vardı. Bu saat sonsuzdu, sonsuzluktu. Ben sonsuzdum, sonsuzluktum. Eğer bu bir infazsa; zaman cellâttı, bense mahkum. Yayın tarihi: 20.12.2014 Bitiş tarihi: 17.09.2016 Tüm telif hakları saklıdır. Hiçbir şekilde kopyalanamaz ya da paylaşılamaz aksi takdirde gerekli yasal işlemler başlatılacaktır.

Psikiyatrist, karanlık kadar çekici ve zeki bir adam... Şizofren, öldürücü güzellikte bir kadın... Her şey çok normaldi ta ki kadının aslında şizofren olmadığını öğrenene kadar. Her şey karanlıktı, kanlıydı, tutkuluydu, acı verici, büyüleyici ve gerçekti. Bu aslında masal kadar inanılmaz ancak kırmızı kadar kızıl, siyah kadar karaydı.