BusraGulustur adlı kullanıcının Okuma Listesi
70 stories
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,401,110
  • WpVote
    Votes 542,409
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
KİMSESİZLER MATEMİ. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 13,829,232
  • WpVote
    Votes 894,508
  • WpPart
    Parts 69
Safir Mila Safkan, şu an olduğu yaşından çok daha ufakken, hayatının taşlarını yerinden oynatan bir olay yaşar ve kendini ansızın, yetimhanenin soğuk duvarları arasında kimsesiz bulur. Sahip olduğu şeyler, her ne yaşarsa yaşasın iyi kalan kalbi ve tutkuyla bağlı olduğu dansıdır. Kalbi yalnızca bir tek şey için, bale için çarpar. Ta ki ikincisini bulana kadar. Hazer Han'ı. Dans seçmelerine gittiğinde, kendisini seçen bu adamın gözetimi altında dans etmeye, müzikali kazanma hedefiyle bir kelebek gibi kanat çırpmaya başlar. Fakat, sahip olmayı istediği tüm bu başarıların yanında, ona başka bir hediye kılınmıştı. Aşk. Kendi kalbi kadar hassas, nazik bir kalp, Mila'ya yaklaştığında, bu zamana kadar koruduğu tüm savunmaları yavaşça yerle bir olur ve aşk, arzuyla, bedeninde dans eder. •yetişkin içerikli sahneler mevcuttur•
ÇÜRÜK VİŞNE. by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 304,655
  • WpVote
    Votes 24,877
  • WpPart
    Parts 97
"Gülüşüne yüreğini mi koymuştu bilmem ama kalbime kendisini koymuştu." ÇÜRÜK VİŞNE'nin bölümleri tekrardan, burada yayımlanmaktadır. Her akşam bir yeni bölüm geliyor, göz atmayı unutmayın. ♥️
Başı Yok Sonu Çok by rosloveros
rosloveros
  • WpView
    Reads 8,464,239
  • WpVote
    Votes 344,550
  • WpPart
    Parts 85
Bu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır. ●○●○● "Beni sokmaya çalıştığın kalıpta olmadığımı sen de ben de gayet iyi biliyoruz." Ne kast ettiğini gayet net anlamıştım sanırım. Ona sürekli abi dememi kast ediyordu. "Üstelik ben de seni uzun süredir o kalıpta görmüyorken," gözlerimin tam içine bakarken kısık sesle tamamladı cümlesini. "Birbirimizi kandırmanın alemi yok." Bir elini başımın yanındaki duvara yaslayıp iyice sokuldu bedenime. "Ya sen yanlış görüyorsan, ben seni tam olarak o kalıpta görüyorsam?" Yüzünü boyun girintime yaklaştırmasıyla elini yaslamadığı taraftan duvar ile arasından çıkmak için hamle yaptım. Diğer elini de duvara koyarak engel oldu bana. "Senin aksine bedenin o kadar dürüst ki Betül, inkar etmelerinin hiçbir önemi yok artık." Ellerimin her ikisini de ince gömleğin altındaki sert bedenine bastırarak kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Milim kıpırdamadı tabi ki. "Yanlış görmüşsündür." Başını boyun girintimden çıkardı. Dudaklarını aniden anlıma bastırdığında şok içinde kaldım öylece. Ani hareketiyle kapanan gözlerimi bir süre sonra dudaklarını anlımdan çekse de açmadım. "İnkar etmekte serbestsin Betül ama ben az önce adımın yazılı olduğu yere dudaklarımı bastırdım," demesiyle daha sıkı kapadım gözlerimi. Sonra beni öylece bırakarak koridorun sonundaki odasına girdi, gözlerimi açmasam da uzaklaşan bedeninden ve kapı sesinden anladım. Elimi anlımda gezdirirken şapşal gibi gülümsedim kendi kendime. Annem hep kaderimizin avuç içimizde yazdığını, alnımızda da kaderimizdeki adamın adının yazılı olduğunu söylerdi. ○●○●○● #Genelkurgu 5# 24 Temmuz #Romantizm 5# 15 Ağustos #Aşk 4# 11 Ekim #Gençkurgu 5# 21 Ekim #Mizah 1# 27 Ocak
TENEBRİS TEORİSİ by mishelov
mishelov
  • WpView
    Reads 236,834
  • WpVote
    Votes 23,578
  • WpPart
    Parts 20
☙ Uğruna verdiğim savaş sükunetken, hayatım acımasızlık üzerine kurulu koca bir avutmadan ibaretti. Belki de bu yüzden alacağım ilk darbenin zemini her zaman öz babama aitti. İstediğim tek şey güç. Kontrolü seviyorum. Yöneteceğimi biliyorum. Çünkü günahlar üzerine kurulu bir şehrin en hilekâr figürüyüm. İsmim Aden Valentin. Ama o bana Luna diyor. Kendine ise... Karanlığa damgalı bir fatül. Kapitollü Artur. ☙ ❝Bir noktada her ruh, hakikatten saptı. Çünkü Tanrı'nın da ilk hatası, şeytanı yaratmaktı.❞ ÖRS SERİSİ, birinci kitabıdır.
AĞAÇKAKAN by Bubenimtekhayalim
Bubenimtekhayalim
  • WpView
    Reads 7,426,790
  • WpVote
    Votes 321,628
  • WpPart
    Parts 57
*** "Hiçbir şey beni senin bu korkaklığın bu ilişkiye sahip çıkmayışın kadar üzemez. Seni seviyorum diye senden vazgeçemiyor değilim. Bugün olmaz yarın. Vazgeçerim. Bir başkasına aşık olurum!" dedim öfkeyle. Elini ağzıma kapattı, bir elini belime koyarak bedenimi kendine çekti. Savrulan bedenimin eğer tutmasaydı düşeceğine emindim. Ellerimi göğsüne koydum. Gözlerinin içine bakarken çatık kaşlarının altındaki yeşil gözleri, benim günlerdir denediğim ama yapamadığım şeyi yapıyordu. Öfkesini, bedenime ince ince işliyordu. "Madem öyle... Hazırlan." Elini çekmediği için anlamadığımı sadece bakışlarım ile iletmeye çalıştım. "Bir ay sonra nişan, şubat tatilinde düğün." Ben söylediklerinin etkisi ile şok olurken arkasını döndü, bizim evin bahçesine doğru bir iki adım attı. Ondan çıktığına emin bile olamadığım gür bir sesle bağırdı. "Aytekin!" Kalbim korku ile kasılırken yanına koştum. "Ne? Ne yapacaksın? Hey!" Beni dinlemedi, önüne geçip durdurmaya çalıştığım bedenini sola kaydırdı, bir daha bağırdı. "Aytekin!" Bizim evin ışıkları ile birlikte Cemile teyzelerin ışıkları da açıldı. "Ferhan..." Dediğimde bakışlarını ağabeyimin penceresinden bana çevirdi. "Ferhan yok..." dedi alayla. "Ferhan ağabey diyeceksin." Ellerini havada iki kez itiraz edercesine salladı. "Pardon! Korkak, gururlu, aptal ve sevmeyen Ferhan ağabey diyeceksin!" Bizim evin kapısı açıldığında son kez onu durdurmaya çalıştım. "Ferhan böyle değil. Bir anlık öfke ile değil!" dediğimde ellerimi tuttu, göğsünden indirdi. "Ne bağırıyorsun lan?" diyen ağabeyime aldırmadan bana bakarak konuştu. "Gözünde adamlığım kalmadı ya, bırak onun gözünde de kardeşliğimiz kalmasın. Ama sen..." Bakışlarını yanımıza gelmesine bir iki adım kalan ağabeyime çevirdi. "Bu saate sonra vazgeçme hakkına sahip değilsin." ***
KÖYGÖÇÜREN by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 5,368,739
  • WpVote
    Votes 434,764
  • WpPart
    Parts 80
Hasret köyden uzakta bir dere kenarındaki küçücük evinde hem hayatla hem de annesiyle mücadele eden başı dik, dili sivri bir kızdır. Yaşadığı yerin yazı kurak, kışı çorak, baharı biraz rahattır. Ama babası olmadığından evin direği sürekli gıcırdar. Annesinin zoruyla gittiği bir düğünde gözü bir Külhanbeyine çarpar, ama başı diktir, pek yüz vermek istemez. Düğün boyu bakışırlar, tek kelime etmezler. Adam da pek bir hoşuna gitse de Hasret bunca bakışı hayra yormaz, yine de içi kıpraşır. Beyaz gömleğine, yanık tenine, kara kaşına, üstünden ayrılmayan kara gözüne... Sonra nasıl olduysa düğünün gecesinde evine gitmiş, saçılmış dökünmüşken penceresinden bir ses işitir, akşamki adamı daha görmeden tanır. Penceresinin köşesine siner, perdesinin arkasına saklanır. Sesini duyar adamın, sonra sesini duyurur. Onca yıllık Hasret bir toz olur bir duman. Sonrası dere kenarı, dut ağaçları, üzüm bağları.. Geçmişten gelen bir Köygöçüren lafı, Hamza'nın Görgülü belası... ..... Tarihi bir hikayedir.
SARFINAZAR ~İçimdeki Yıldırım~ by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 11,549,541
  • WpVote
    Votes 530,075
  • WpPart
    Parts 68
"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım." Gözlerini gözlerimden ayırmadan sıkıntılı bir nefes çekti ciğerlerine. Kelimelerini özenle seçtiği o kadar belliydi ki, söyleyeceği şeyi söylemek aynı zamanda da bunu beni kırmadan yapmak için kendisini frenliyordu. "Kendinize bunu yapmayın. Size defalarca söyledim, benim hayatımda böyle bir şeye yer yok." Birkaç gündür ağlamaktan kuruyan gözlerim son cümlesiyle tekrar dolarken ona belli etmemek için başımı yere eğdim. Zorlamayacaktım, onu sevmem için onun sevgisine ihtiyacım yoktu. Ben onu, onsuz da severdim. "Anladım." dedim fısıltıyla. Eğer yüksek sesle söyleseydim ses tellerimin titrediğini anlardı. Karşısında sevgi dilenen aciz bir kız gibi durmak istemiyordum. Birini sevmek hiçbir zaman acizlik değildi. Zaaftı, her insanın tadamayacağı ama tadanın da binlerce kez şükredeceği bir duyguydu. Yaşamı boyunca bir insan için olup olabilecek en güzel zaaftı sevgi. "Başka bir şey yoksa eğer.. İyi günler." Dolu gözlerimi görmesin, bana acımasın diye başımı kaldıramadım. Yanından geçeceğim sırada kolumu tutan iri kemikli, nasırlı elleri tüm vücudumu ateşe vermiş gibi titretmişti. Sesli yutkunuşunu ve kolumdaki elinin titrediğini hissettim. Baş parmağı kolumun üzerini bilinçsizce okşarken yerde olan gözlerim kolumdaki elini buldu. Bir an için fikrini değiştirdiğini sandım ama o bunu fark ettiği gibi elini hızlıca geri çekti üzerimden. "Vazgeç.." diye mırıldandı acı çeker gibi. Sesi kısık ve pürüzlüydü. "Beni sevme. Ben ruhu olmayan, yaşamayı bilmeyen, acı hissetmeyen bir adamım. Sana acı vermek, bu hayatta isteyeceğim en son şey bile değil." 🔴 (Minimum Aksiyon/Bol Aşk)
KIZIL GECE  by DuruMavii
DuruMavii
  • WpView
    Reads 5,101,831
  • WpVote
    Votes 178,141
  • WpPart
    Parts 32
Başka bir evrende hamile olarak uyanan Rozelin'in hikayesi...✨️
FIRTINA ZAMANI by DuruMavii
DuruMavii
  • WpView
    Reads 1,676,804
  • WpVote
    Votes 101,289
  • WpPart
    Parts 26
Üniversiteyken hoşlandığı çocuğu kıskandırmak için gidip sınıfın inek çocuğunun kucağına düşer... ⛓️💥🪽 Adam yıllar sonra öğretmen olduğu köyde Karadenizli ve Fırtına lakaplı bir yüzbaşı olarak karşısına çıkar. "Sıcaklığın hala kucağımda, öğretmen hanım."