''Şimdi sen seç Güneş'' Babama boş gözlerle baktım. ''Neyi baba?'' ''Hayatımızın her yerinde olan bir şey seç istiyorum'' Aklıma tek bir şey geliyordu. ''Kamera, buldum baba kamera istiyorum''

Yine sabah olmuştu ve o iğrenç kan kokusu hala burnumdaydı. Ne olduğunu ya da Ne olduğumu bilmiyordum. Tek hatırladığım Babam bana kızmıştı ve bende onları öldürmüştüm. Yine nedensiz bir şekilde gözüm yoktu. Yerdeki saati elime aldım. Evet bu saat yüzünden çıkmıştı kavga... Ama ne olmuştu. Bilmiyordum. Saati alıp gözüme taktım. Arkamda bir suliet belirdi. Yüzü yoktu. Sadece beyaz bir kafa... En az 2 metre...Ve takım elbiseliydi. Bana seslendi. " Gel Clockwork, bize katıl...'' ses nerden gelmişti? Bu adam yada herneyse o mu söylemişti? Ama ağzı yoktu. Elimi ağzıma götürdüm. Elime bişi deydi ve ne olduğunu anlamak için aynaya baktım. Ağzımda 2 büyük yara. Suliet elini uzattı.''Gel Clockwork, bize katıl.'' Başka çağrem yoktu. Ailemi öldürmüştüm beni polislerin bulması an meselesiydi. Dev suliete '' Pekala.'' dedim ve evden çıktık. Bir evin önünde durduk şehirden uzak ormanlık alanda ürkütücü bir ev ve kapıyı o açtı "Hey Hey Hey slender Hey Hey :D"...

Dünyaca ünlü Creepy Pasta Türkiye ile buluşuyor ^^

Epilepsi hastası olduğu için defalarca kendini öldürmek istemişti. Artık krizin belirtileri olan gül kokusunu, gözünün önünden geçen renkleri, şiddetli sarsıntıları istemiyordu. Evrenin en önemli kadınıydı, Gece'ydi. Ve onu tamamlayan bir Gölge ve gerçekleşmesi gereken bir kehanet vardı. Bunun yanı sıra aşık olması yasaktı, eğer aşık olursa ölecekti. Keşke Ilgaz, en başta, lanetlenmeden önce, kendini öldürseydi. Ama ölmek için çok gençti, aynı zamanda da çok geç.

Korku, gerilim ve heyecan arayanlar... Okurken tüylerinizin ürpermesini ister misiniz ? Korkularınızı bir kenara bırakın ve cesaretiniz varsa okuyun ! Dikkat ► Gece evde yalnızken bu hikayeleri okumayın... Hikayelerin bir kısmı çeviri bir kısmı ise bizim yazdığımız hikayelerden oluşuyor ve çeviriler bize aittir.

Kısa tatlı korku hikayeleri

(Eski adı "Bir Kız Bir Meteor Görür Ve..."dir) Umutsuzca seviyordum onu. Hikayemiz başlarda çok benziyordu kitaplara, filmlere. Hani hem kızın hem erkeğin birbirini sevdiği tozpembe hayallere. Ancak bizimki öyle olmamıştı. O beni hiç sevmemişti. Biz hep mutlu sonlara inandırılmıştık. Mutsuz son beklememiştim ki ben. Bir anda çökmek, aynı anda güçlenmek kolay olmuyordu benim için. Ama içimde bir hırs vardı. Onu pişman edecektim yaptıklarına. Gururumu kırmıştı, gururu kırılacaktı. Beni bunalımlara sokmuştu, kendi acısında kavrulacaktı. Beni üzmüştü, çok pişman olacaktı. Zaman, tüm yaraları sarardı. Ölüm dışında. İkimiz, ölmek için doğmuştuk.

bir kızın acayip bir biçim de değişen hayatı ;) umarım beğenirsiniz :)

Bu kitapta yapmak isteyebileceğiniz çılgınlar yazmaktadır.