OKUDUM BITTI
50 stories
3391 Kilometre by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 27,574,966
  • WpVote
    Votes 1,485,557
  • WpPart
    Parts 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
ANTRENÖR +18 | texting by yoooode
yoooode
  • WpView
    Reads 5,738,282
  • WpVote
    Votes 156,307
  • WpPart
    Parts 42
054* ***: benim seninle sevişme 054* ***: pardon antrenman yapma ihtimalim nedir? - : kapak tasarımı için @gokbuttired 'a çok teşekkür ederim.<3 :
Karanlıktaki Mavi (DÜZENLENİYOR) by aaytacaliyeva
aaytacaliyeva
  • WpView
    Reads 84,077
  • WpVote
    Votes 3,976
  • WpPart
    Parts 21
Bu Mavi ve Kara'nın hikayesi... Adları gibi iki hikaye... İki varlıklı ailenin bireyleri... Mavi adından da göründüyü gibi pırıl-pırıl,cıvıl-cıvıl,hayat enerjisi yüksek,bıcır-bıcır,tatlı mı tatlı bir kız...Mavi babasını çocukken kayb etdi.Ama hayat onun enerjisinden bir şey alıp götüremedi...Çünki babası ona hep mutlu olmağı ve güçlü durmayı öyretmişdi... Kara da adı gibi tam bir "kara".Sadece kendisini ailesine adamış,abisiyle birlikte ailesinin başında duran,içine kapanık birisi..Aslında o da çok hayat enerjili birisi,birisiydi yani...Ama babasını kayb etdikten sonra içine kapandı.O mutlu çocuktan geriye hiç bir şey kalmadı... Mavi ve Kara... Kara Mavi'yi bir tesadüf eseri her gün görür.Bir ay boyunca kendisini gözlemler ve ona aşık olur... Bir gün Mavi ve Kara'ya aynı anda gelen zarf hayatlarını değiştirir... Kara'nın yolu Mavi ile kesişir.Kendisinin aşık olduğu kızı karşısında görür ve onunla iş birliği yapar. Gizemli zarfın sırrını çözmeye çalışırlar...
K A M E L Y A  Ç İ Ç E Ğ İ by Soluksuzsayer
Soluksuzsayer
  • WpView
    Reads 41,124
  • WpVote
    Votes 2,631
  • WpPart
    Parts 61
Kayboldun, kaybettim seni. Yıllar sonra küçücük mezarını önüme sürdüler. Ben büyüdüm de, sen hep ufacık kalmışsın Çocuk adamım. Günlerce, haftalarca, aylarca cebime sıkıştırdığım bir avuç toprağına sığındım. Unut dediler, görmezden gel dediler, yok say bile dediler. Seni tatmamış olanlar, senden gelecek olan acıya razı oluşumu anlayamazlardı elbette. Yine kara kış kapımı çalar oldu. Kardan adamların huzuru bozuk, çam ağaçlarının boyunları bükük sen yoksun diye. Etlerinden, kokundan, üşümeyeyim diye bana bıraktığın hatırları hırka olarak üzerime işledim. Gözlerini anımsatan denizleri kendime düş, seninle yürüdüğümüz ıssız sokakları ev, yüreğimin tam ortasına bıraktığın sensizliğin acısını kendime yorgan eyledim. Hani Gökyüzü'm derdin ya bana hep, Gökyüzüne küstüm artık ben sonsuza dek... __&__ Tozlu hatıralardan sıyrılamayan bir kız. Geçmişte kaybolan bir çocuk. Çığlık çığlığa boş kalan bir kamelya. Gitikçe yanlızlaşıp, sessizleşen bir yetimhane. Boynu bükük büyüyen bedenler, Solmuş, yarım kalmış kesik hayaller. Soğuk kış günü kapısını çalan bi aşk. Kafasındaki şeytanla yaşayan bi gizemli. Kaderin katilleştirdiği bir grup insan. Liderlik edendir onlara gizemli olan adam. Aşk mı, vahşet mi, yoksa gizemli olan adamın kafasındaki şeytanın arzuları mı kazacanacaktı?
SREİN | Texting ލ by __sonsuzsiyah__
__sonsuzsiyah__
  • WpView
    Reads 89,207
  • WpVote
    Votes 8,651
  • WpPart
    Parts 60
İfrin'in devamıdır, 1. Kitap ile bağlantılıdır. ____________ Uyan. "Bu sadece kötü bir rüya." Uyan. "Bu gerçek değil." Uyan! "Bebeğin saçlarını kesmemi isteyen sendin!" Bebeğin saçlarını sen kestin! "Uyan!" _______________ Hikaye kaldığı yerden devam ediyor. İfrin'in gizemi bu kez açığa çıkacak mı? Yoksa yeni canlar mı verilecek lanete? Uyanık kal, lanet üzerinde... (Tüm hakları saklıdır, izinsiz olarak kopyalanamaz aksi taktirde yasal işlem başlatılır.) |16|4|19|15|7|p|24|6|21|
YERE YAKIN YILDIZLARA UZAK. |RAFLARDA| by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 4,126,893
  • WpVote
    Votes 123,152
  • WpPart
    Parts 26
Bir metro istasyonu, 14 rehin. Sınırlı yemek, Sınırlı su. Tuzak ve ölümler. Hayatta kalmak için neler yapardınız? Peki onlar ne yaptı? Bu oyununun sadece bir kazananı olacak, Ve herkes bir bir ölecek. Benimle bu oyunu oynar mısınız?
Kar Küresi (İki Kitap) by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 10,049,498
  • WpVote
    Votes 529,591
  • WpPart
    Parts 42
Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,274,808
  • WpVote
    Votes 692,647
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,796,683
  • WpVote
    Votes 192,310
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.