🙉
22 stories
EMARE SERİSİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 2,415,446
  • WpVote
    Votes 131,182
  • WpPart
    Parts 64
"Çocukluğumuz tohumumuzdur," diye fısıldadı Sırtlan'ın kül olan kalbi. "Tohumumuza kim su verdiyse o şekilde büyür ve yetişiriz." EMARE serisinin, birinci kitabı Sarmaşık, ikinci kitabı Pusula ve son kitabı Maske bu başlık altında toplanacaktır.
CEVİZ AĞACI MAHALLESİ by mariematisse
mariematisse
  • WpView
    Reads 3,879,968
  • WpVote
    Votes 137,714
  • WpPart
    Parts 50
Lapis Yayınları aracılığıyla kitap olmuştur ✨🧡🖤 ... Ceviz Ağacı Mahallesi'nin gölgesi bahar ayında yeryüzüne dokunurken içerisinde bulunan yaşantılar da birbirlerine dokundu. Sıcacık insanların sıcacık mahallesine ve oradan da evlerinin içine misafir olduğumda çok küçüktüm ama anımsıyorum, çocuksu mutluluğum o kadar gerçekti ki içim içime sığmıyordu. Sonra büyüdüm ve onlara dahil oldum, onlara karıştım ve Ceviz Ağacı Mahallesi'ndeki ağaçların şekline girdim. Aşk bir diken gibi tırmandığım ağaçların dallarından tenime doğru uzanıp bedenimi baştan sonra doğru keserken gözlerimdeki sıcak yaşları yeryüzüne davet ediyordum. Aşık olacak kadar büyümüş, aşka düşecek kadar sersemdim. Ama mutluydum, Ceviz Ağacı demek mutluluk demekti. Ceviz ağacı demek buralarda, tepesindeki çalıkuşu demekti. Ve ben... Kızıl Çalıkuşu'ydum. .... Onların aşkı dillendirilemeyen bir lanet gibi içlerinde dağlanırken mahalleye düşen yağmur damlalarına arkadaşlık etti. Sonra mahallenin açık pencerelerinin birinden usulca bir şarkı yükseldi ve Ceviz Ağacı'na yayıldı. "O gözler bana eskisinden yabancı, Gönlümdeki bu sevda hiç bitmeyen bir acı." ... Bu isimle yazılan ilk kurgudur. Kapak için birkadehsevgi-'ye teşekkürler. Tüm Hakları Saklıdır, kurgu tamamen yazara aittir ve çalıntı durumunda yasal işlem başlatılacaktır.
Kızıltepe Mahallesi by hazalaba
hazalaba
  • WpView
    Reads 3,912,835
  • WpVote
    Votes 157,821
  • WpPart
    Parts 47
*Abimin arkadaşı konulu mahalle kitabı "Ah be küçük kız. Beni peşinden koşturmayı çok seviyorsun," dediğinde soluklanmak için durduğu kısa saniyede kaslı göğsü sertçe yükseldi. "Koşma o zaman!" Aramızdaki mesafeyi tek adımıyla kapattığında belimin arkasına avcunu yaslayıp esir aldı ve bedenimi kendine sertçe çekti. Göğsüm göğsüne çarptığında soluğum kesilerek başımı kaldırdım ve gözlerinin içine baktım. Bakışları alev almışçasına yanıyordu. "Dikkatimi hiç çekmemeliydin," diyerek sırtımı arkamdaki duvara yaslayarak gözlerimin önünü düşen saçımı çekerek kulağımın arkasına sokup yaklaştı. Dudaklarımızın arasında tek nefeslik yer vardı. "Bensiz bir hayatı unut. Seni almasına asla izin vermem!" AŞK ONLARI ÇOK HABERSİZ VURACAK
AHZAR by izgocean
izgocean
  • WpView
    Reads 3,300,768
  • WpVote
    Votes 171,029
  • WpPart
    Parts 42
Zorluklarla ayakta kaldığı hayatında bir de bursla kazandığı üniversitesini ilerletmeye çalışan Yağmur, hayatının en büyük pişmanlığını yaptı... Birine aşık oldu. O adam ondan sadece kalbini almadı... ama geride yalnızca pişmanlıklar kaldı. Peki yıllar sonra, bir anda karşılaştıklarında; her şey hâlâ aynı mıydı? *
FARKLI ZAMANLARA AİDİZ by cinemaceviri
cinemaceviri
  • WpView
    Reads 433,631
  • WpVote
    Votes 26,718
  • WpPart
    Parts 41
Bedenim tir tir titremeye başlamıştı. Gözlerim dolmuş neredeyse ağlayacaktım. Etrafta yeni yeni fark ettiğim geçmişe ait şeyler vardı. Tabelalar, arabalar, insanların üzerindeki kıyafetler bile... Kaza yaparken duyduğum gibi bir korna sesi duydum, acı bir fren sesi. Bu sefer gerçekten öleceğimi düşündüm. Ta ki belimden tutulup çekilene kadar. Kalbim daha önce hiç deneyimlemediğim kadar hızla atıyordu. O kadar hızlıydı ki göğüs kafesimde bir delik açacağını düşündüm. Avuç içlerimin arasında az önce beni ölmekten kurtaran adamın gömleği vardı. Gözlerim kapalı, başım ise göğsüne yaslıydı. Burnuma dolan sigaraya karışmış çam kokusu beni sakinleştirirken adrenalinin etkilerinin yavaş yavaş bedenimi terk ettiğini fark ettim. İnsanların bağırtılarını duydum. Sanırım az önce beni neredeyse ezmekte olan adama bağırıyorlardı. Göğsüne yaslandığım adamın sesi de onlara karıştı. Başımı kaldırarak ona baktım. Göz göze geldiğimizde zamanın durduğunu hissettim. Hayatını ve gerçeklerini araştırmak için aylarımı harcadığım adamın kollarındaydım. Kenan Mollaoğlu'nun kollarındaydım! * Araştırmacı gazeteci olan Liya Meryem Başer, üzerinde çalıştığı makalesini teslim etmesi için yirmi dört saatten az bir süresi vardı. Ancak aklına oturmayan ufak bir nokta, onu o makaleyi yayınlamaktan alıkoydu. Ofisinden ayrıldığı o fırtınalı gecede bir kaza yaparak geçmişe gittiğinde ise onu bekleyen kaderinden tamamen habersizdi. +18 içerik mevcut
ZAMANA KARŞI (MAFYA) KİTAP OLDU ❤️‍🩹 by Sevval_Alpar01
Sevval_Alpar01
  • WpView
    Reads 8,317
  • WpVote
    Votes 43
  • WpPart
    Parts 1
Annesi ayağı kalkıp babasının elinden saçlarını kurtarmaya çalıştı kızını incitmeden. Babası daha sıkı sarıldı saçlara, annesini itip yüz üstü düşmesini sağlarken. Ağlamaya başladı saye, benim gibi. "BIRAK ONU!" dedi annesi ayağı kalkıp babasına vurmaya çalışırken. Babası darbeleri umursamadı ama saçlarını bırakıp annesine yöneldi. Bir tokat daha atıp düşürdü annesini yere. Daha çok ağladım çırpınırken. Tekme attı kardeşinin olduğu yere, "HAYIR!" diye haykırdım. "Yapma baba" diye yalvardı saye babasının bacaklarını tutmaya çalışırken. Durmadı babası. Vurdu, üst üste aynı yere vurdu. İşte saye orda kaybetti kardeşini. Saye haykırdı, bende burda haykırdım. Diğer herkes ağladı saye ve annesine. Babası acımadı ikisine de. Annesi kendinden geçti saye'nin. Ağzından ve bacak arasından kanlar akarken. Babası durdu, saye annesine koştu. Yanına diz çöküp küçük elleri ile annesinin yüzündeki kanları silmeye çalıştı. Gözyaşları karıştı, annesinin kanlarına. "Anne uyan" dedi saye ağlarken. "ANNE UYAN" diye bağırdım bende. "ANNE!" diye bağırdım boğazım yırtılırcasına.
AYKIRI KIYILAR by izgocean
izgocean
  • WpView
    Reads 963,356
  • WpVote
    Votes 69,714
  • WpPart
    Parts 22
En fazla ne kadar ileri gidebilirsin ki? İstediğin şeyi almak konusunda... belki de, en çok bunun için; neleri göze alabilirsin? Hayat bu; seçimlerinin ne kadar aykırı olduğunun önemi yok. Bir gün, kendini hiç anlaşamadığın bir adamla anlaşma yaparken bile bulabilirsin... dedik ya, hayat bu ve kimin aykırı olduğunu düşünmek için vaktin de yok. En azından, Tamay için her şey böyle. Birbirlerini beklenmedik bir evliliğin içinde bulan ikili, belirli bir süre geçtikten sonra boşanmak konusunda anlaşırlar. Yine de, her şey planlandığı gibi gitmez; aralarındaki ilişki beklenmedik bir şekilde değişmeye başlar.
Gençlik Kumpanyasının Hatıra Defteri by alizarbmbin
alizarbmbin
  • WpView
    Reads 453,874
  • WpVote
    Votes 27,361
  • WpPart
    Parts 26
Sevgili defter, Ben bugün aşık oldum. Sahne ışıklarının altında, Juliet'in pencereden Romeo'ya uzandığı gibi uzandı üzerime aşk. Üstelik ölüm iksiri içmeye de yemin ettik. Ey Hermia! Bükme o masum boynunu. Çiçekteki iksirin etkisi bir düş kadar kısa, aşksa masallar kadar uzun. Gerçeği gömmeye bir avuç toprak yetmez, gençlik çiçek gibi açacaktır elbet gerçeğin üzerinde. Gençlik, pop şarkılarındaki nakaratlar gibi hareketli ve çarpıcı çünkü. Bu bir gençlik kumpanyası, Ve ben bugün aşık oldum.
DÜŞLER AĞIDI by zanegzo
zanegzo
  • WpView
    Reads 27,216,014
  • WpVote
    Votes 1,566,265
  • WpPart
    Parts 99
••Tamamlandı. Henüz kitap olmadı. Seri, üç ana kitaptan oluşuyor ve 2026 yılında düzenlenmiş versiyonuyla raflarda olması planlanıyor. Wattpad'de bulunan bölümler düzenlenmemiş haline aittir. ❝Bir düş, bin ağıt.❞ Marin Alakan çok küçük yaşlardayken doğduğu topraklardan ayrılmak zorunda kalmıştır. Babası, kaderin sancılı ağlarının önüne geçmek için yıllarca kızının doğup büyüdüğü Mardin'e gelmesini yasaklar ve İstanbul'da herkesten gizli bir hayat sürmesini sağlar. Marin, abisinin yaptığı bir hata yüzünden kendini tekrardan doğduğu topraklarda bulduğunda ise artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Eski adıyla Karan Ağa olan kitaptır.
ÜZÜM BUĞUSU by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 1,720,620
  • WpVote
    Votes 109,356
  • WpPart
    Parts 31
Sene 1992, ülke sağ ve sol çatışmasının izlerini hâlâ taşıyorken henüz yoluna girmiş bir düzen yoktur. Bu çatışmanın içerisinde aynı evde doğup büyümüş olan Firuze ve Ecevit birbirlerinin tek ve en sevdiği oyun arkadaşıdır. Yetişkinlerin kavgalarının ötesinde, boya kalemleri ve oyunlarıyla büyüyen iki çocuğun doğarken beraber yazılan hikayeleri; bir doğum gününde sert bir silgiyle silinir, hiç var olmamış gibi koparlar birbirlerinden. Silgi yazıyı siler, kağıdı hırpalar ve Ecevit bir ailenin avucunun içinde yok edilir. Suçlar ve cezalar. Cezaları yalnızca suçlular mı çeker? Silgi yazıyı siler, leke bırakır ve Firuze en sevdiği oyun arkadaşını kaybeder. Suçlananlar ve cezalandırılanlar. Suçlular sadece yetişkinlerden mi çıkar? Firuze Akın ellerinde fırçalar, karşısında tablolarla yıllardır oyun arkadaşını beklemektedir. Seneler sonra aynı sayfa açılır, silgi de kalem de tek kişinin eline düşer. Ali Ecevit Tarhan, yazıp silmek için yok edildiği o yere geri döner. *** "Firuze sen benim çocukluğumsun," Gözleri derin bir şefkatle bana bakıyordu. Konuşan Ecevit'ti. Onu evvelden tanıyordum. Gözlerindeki şefkat avucunun içine düştü, un ufak edildi. "Firuze sen benim çocukluğumun katilisin," dedi acıyla, nefesini keskin bir bıçak kesti, o bıçağı ben tuttum sandım. Konuşan Ali Ecevit Tarhan'dı. Onu yeni tanıyordum.