Zoey
6 stories
ÖLÜM LİSESİ(BİTTİ) by gokceakova
gokceakova
  • WpView
    Reads 2,996,657
  • WpVote
    Votes 128,333
  • WpPart
    Parts 31
Hangisi daha kötü? En yakın arkadaşlarının ölümünü görmek mi? İçinizden birinin katil olduğunu bilmek mi? SEÇİM SİZİN...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu by gelisimciportakallar
gelisimciportakallar
  • WpView
    Reads 125,839
  • WpVote
    Votes 2,835
  • WpPart
    Parts 9
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, ilk kez 1922'de yayınlanan, Stefan Zweig tarafından yazılan uzun öykü. Mektup biçiminde yazılan eser, ünlü bir yazarın hatırlamadığı bir kadından aldığı mektuptan oluşuyor.
ÖLÜLER KONUŞAMAZ by DilaraKeskin2
DilaraKeskin2
  • WpView
    Reads 2,177,032
  • WpVote
    Votes 88,074
  • WpPart
    Parts 18
"Karanlıkta kalınca gözlerini sımsıkı yumardı çünkü kendi yarattığı karanlık, maruz kaldığı karanlıktan daha vicdanlı gelirdi." 21 Ağustos 2005. Saat 02.53 Sadece eğlenmek için beş arkadaş yola çıktılar. Fakat gecenin sonunda eve dört kişi döndüler. 17 Ağustos 2016 Sır perdesi yeterince kapalı kaldı. Birinin onu aralaması gerek.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,289,875
  • WpVote
    Votes 692,878
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
YERE YAKIN YILDIZLARA UZAK. |RAFLARDA| by matmazelhayalleri
matmazelhayalleri
  • WpView
    Reads 4,128,204
  • WpVote
    Votes 123,163
  • WpPart
    Parts 26
Bir metro istasyonu, 14 rehin. Sınırlı yemek, Sınırlı su. Tuzak ve ölümler. Hayatta kalmak için neler yapardınız? Peki onlar ne yaptı? Bu oyununun sadece bir kazananı olacak, Ve herkes bir bir ölecek. Benimle bu oyunu oynar mısınız?
UZAY'LI by S-Mare
S-Mare
  • WpView
    Reads 2,769,396
  • WpVote
    Votes 40,669
  • WpPart
    Parts 6
☆YALNIZCA İLK 5 BÖLÜM BURADADIR İNTERAKTİF HİKAYE MODU İLE HİTREADS UYGULAMASINDA OKUYABİLİRSİNİZ☆ Bir yıldız kaydığında hep tek dilek dilerdim... 'Uzaylı istilası istiyorum.' Ve bir uzaylı gelip tüm kalbimi istila etti. O bir uzaylıydı... Ben ise artık Uzay'lıydım. ⭐⭐⭐ "Ya Sedef niye bana inanmıyorsun? Yıldız kaydı diyorum, dilek diledim diyorum. Sonra hop biri bir uzaylıyı paketleyip kapıya bıraktı diyorum." Sedef ayağa kalkıp, "Kafayı iyice sıyırdın diyorum," dedi dişlerinin arasından. "Madem sen anlatmıyorsun, ben de gidip Tuna'yı ararım." Elindeki siyah yumurtayı avuçlarıma bırakıp hızla eve yöneldi. Bense peşinden koşturmaya başladım. "Sedef vallahi doğru söylüyorum ya!" Tepki vermeden evin önüne doğru yürümeye devam etti. Bense hala onu doğruyu söylediğime ikna etmeye çalışıyordum. Birden küfredip durunca sırtına tosladım. Ne olduğunu görmek için başımı yana eğimlemiştim ki Sedef hızla dönüp gözlerimi kapattı. "Ne yapıyorsun ya?" diye inledim. Elini çekmeye çalıştım ama izin vermedi. "Sakın bakma!" "Niye ki?" "Senin uzaylı dirilmiş kapıda bize bakıyor." "Hadi ya!" dedim haddinden fazla bir sevinçle. "Çeksene elini, ben de bakacağım." "Bakma dedim Asel. Adam..." "Uzaylı!" diye düzelttim. "Tamam, uzaylı..." "Uzaylı?" "ÇIPLAK!" diye bağırdı. © Tüm Hakları Saklıdır.