Wendy2020r adlı kullanıcının Okuma Listesi
11 stories
Zorba (Gay) by akrrpkralice02
Zorba (Gay)
akrrpkralice02
  • Reads 63,397
  • Votes 3,370
  • Parts 28
Okulun zorbası Doruk sürekli zorbaladığı Kaanı bir erkekle öpüşürken görürse ne olur? Uyarı Cinsellik Argo Küfür Şiddet
Canavarın Vahşi Arzusu  by demonessblood
Canavarın Vahşi Arzusu
demonessblood
  • Reads 19,551
  • Votes 2,361
  • Parts 25
Uyarı: İnsan-canavar ilişkisini içeren erotik (smut) sahneler bulunmaktadır. Boyutumuz ile canavarların yaşadığı dünya arasındaki sınır yırtılmış ve devasa yarıklar açılmıştı. Bu yarıklardan geçen binlerce canavar dünyamıza akın etti. Kimileri yıkım ve kaos getirdi, kimileri barışçıl niyetlerle geldi, kimilerininse çok daha gizemli ve tehlikeli planları vardı... Ares Altay, yeni kurulan Canavar Savunma Birliği'ne zorla alındığında, tek düşündüğü şey buradan nasıl kurtulacağıydı. O, hayatını düzen ve kurallar içinde yaşamaya alışmış biriydi. Sabahları kahvesini aynı saatte içer, her şeyi titizlikle planlar ve hayatının kontrolünü asla elinden bırakmazdı. Ege kıyılarında dehşet saçan canavarlar onun umurunda bile değildi. Ona göre, bu yaratıklarla savaşmak başkalarının işiydi - kendisinin değil. Ancak Ares, bir çatışma sırasında birliğinden ayrılıp esir düştüğünde tüm bu düşüncelerinin değişmek üzere olduğunu fark etti. Karşısındaki yaratık yalnızca vahşi ve güçlü değildi; aynı zamanda akıllı, etkileyici ve rahatsız edici derecede çekiciydi. Ares, hayatı boyunca her şeyi kontrol altında tutmaya çalışmıştı, ancak şimdi kendini bir canavarın insafına bırakmak zorundaydı. Ve belki de bazı savaşlar, teslim olmakla kazanılıyordu...
Canavarın Tutsağı by demonessblood
Canavarın Tutsağı
demonessblood
  • Reads 21,907
  • Votes 3,764
  • Parts 28
"Alakri ve Gelinlerinin Efsanesi: Serinin İlk Kitabı!" Rael, seçmediği bir lanetin gölgesinde yaşıyordu. Ailesinin iblisler tarafından yutulmasının sorumlusu ilan edilen ve köy halkı tarafından dışlanan Rael'in tek arzusu özgürlüktü. Ancak bir sonraki kurban töreni yaklaşırken, korkunç Alakri'nin adımları köylerine doğru ilerliyordu. Ve köyü ona iki seçenek sundu: Karanlık zindanlara atılmak ya da yüzü olmayan bir canavara teslim edilmek. Fakat Alakri, sıradan bir canavar değildi. Kafatası benzeri yüzü ve ışıldayan gözleri, Rael'in göz ardı edemeyeceği bir karanlık ve acı taşıyordu. Onun esiri olma ihtimali, her geçen an daha kaçınılmaz hale geliyordu. Kieran, yalnızlıkla savaşan biriydi ve tek istediği bir yoldaştı. Her on yılda bir, dünyayı terörize eden iblislerden korunma karşılığında, Kieran bir insan kurbanını Perde'ye - yaşadığı ve iblislerin hüküm sürdüğü yere - götürüyordu. Ancak bu geçici yoldaşlıklar onun yalnızlığını hiçbir zaman dindirememişti. İnsanlarla kurduğu bağlar her seferinde fazla kısa sürüyordu. Tam da sonsuz yalnızlığı kabullenmeye başlamışken, Rael'le karşılaştı. Genç adam ondan korkmuyordu. Ve Kieran'ın içinde filizlenen arzu, her geçen an daha da güçleniyordu. Kieran, Rael'i kendi dünyasında tutmayı başarabilecek miydi, yoksa onu sonsuza dek kaybetmeye mi mahkûmdu?
SARKAÇ by Maral_Atmc6
SARKAÇ
Maral_Atmc6
  • Reads 8,182,412
  • Votes 359,825
  • Parts 18
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına sokulur." Saka ve Sanrı'da tanıdığımız Gurur ve Farah'ın hikayesi. SVS'den bağımsız bir kurgu olduğu için Sarkaç'a başlamak için önce Saka ve Sanrı'yı okumanıza gerek yoktur.
Karanlıkta by bleuro
Karanlıkta
bleuro
  • Reads 438,657
  • Votes 27,534
  • Parts 60
⭐️ Wattys 2019 "Genç Yetişkin" kategorisi kazananı! ⭐️ • "Çünkü bazı hataları unutamıyorum." Mırıltısı tenimi yalayıp geçerken tüylerim ürperdi. "Hiç olmamış gibi yapamıyorum." • Matt yakışıklıydı, zengindi, okulun beyzbol takım kaptanıydı ve popülerdi. İstediği şeyi elde etmesi için sormasına bile gerek yoktu. Angie'nin hayatı ise tüm bunların dışındaydı. Normal şartlarda Matt'le yolları asla kesişmezdi, bunu biliyordu. Her şey başlamadan önce iki şey kesindi ve değiştirilemezdi: 1- Angelina Burns ve Matt Allen kendilerini bildiklerinden beri zorunlu olarak arkadaştılar. 2- Birbirlerinden nefret ediyorlardı. Sonra bir gün Matt, Angie'ye okula gelen yeni çocuğu tavlaması için meydan okudu. Ve her şey tam olarak böyle başladı. Bol bol cips, beyzbol ve iç çamaşırı içeren bu komik hikayede Matt ve Angie'ye katılın ve onların büyürken kendi yollarını bulmalarına tanık olun. Kim bilir, belki de karanlıkta dolanırken aradıklarından çok daha fazlasını bulurlar. #1 Mizah #1 Genç Kurgu
SEN ONA AŞIKSIN by Miss_Winchesterr
SEN ONA AŞIKSIN
Miss_Winchesterr
  • Reads 1,089,001
  • Votes 53,249
  • Parts 55
Umut Çağlayan. Bu isim benim çocukluğum. İlk kalp çarpıntım, ilk acım, ilk yaramdı. Bana hem, ömrüm boyunca kimsenin veremeyeceği güveni veren, hem de bana ömrüm boyunca insanlara güvenemeyeceğimi öğreten kişiydi. O benim zaafımdı. Çoğu zaman gözlerime dolan yaşların sebebiydi, hiçbir şey yapmadığı anlarda bile. Çünkü o bir kere yapacağını yapmıştı ve dahasına gerek kalmamıştı. O benim en güzel yıllarıma ihanet lekesini süren bir zalimdi. Hem de hala kalbimi hızlı hızlı çarptırabilen aşık olduğum zalim.
GÖKÇEN by Loresimaa__
GÖKÇEN
Loresimaa__
  • Reads 56,758,563
  • Votes 2,987,926
  • Parts 60
"Masalda da gerçekte de kalbi olmayan bütün kızların adı Gökçen'dir..." . . . Kapak: @birkadehsevgi- 🦋🖤
BÜLBÜL KAPANI  by Loresimaa__
BÜLBÜL KAPANI
Loresimaa__
  • Reads 16,059,817
  • Votes 1,132,944
  • Parts 33
"Bela yağmur gibi gökten yağarsa Başını ona tutmaktır, adı aşk..." . . . 🪶❤️‍🔥 Kapak tasarım; @Publiisherr
ÖYLE BİR UĞRADIM (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
ÖYLE BİR UĞRADIM (Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 329,013
  • Votes 20,145
  • Parts 8
"Ondan hoşlanıyor musun?" Kıskanç çıkan sesine ne tepki vereceğimi bilemiyordum. "Ona sarıldın." Kaşları çatıldı. "Hoşlanmasaydın sarılmazdın. Hoşlanıyorsun ki sarıldın." Burnundan nefesini sertçe verdi. "Bana bile sarılmadın." Ters ters baktı. "Bana niye sarılmıyorsun?" Kıskandığı kişi en yakın arkadaşıydı. Ve onun arkadaşı benim babamdı. Hiçbir şeyden haberi yoktu. Eflah kim olduğumu bilmeden beni seviyordu ama ben, onun kim olduğunu bile bile ona âşık olmuştum. Benim günahım daha büyüktü. Bir insanın başına en kötü ne gelebilirdi? Babam gözlerimin önünde öldürüldüğünde ve onu öldüren annem olduğunda en kötüsünü yaşadığıma çok emindim. Artık annem cezaevinde, babam ise mezardaydı. Bundan daha kötü ne olabilirdi ki? 25 yıl geçmişe gitmek? Bu kötünün de kötüsü olabilir miydi? Ölümcül bir kaza sonucu kendimi 1998 yılında bulduğumda o an için bunun bir felaket olduğunu düşündüm. Felaket bir durumdu çünkü bu zaman diliminde anne ve babamla aynı yaşlardaydım. Onların hayatına bir yabancı gibi girmek zorundaydım. Ama aslında felaket sandığım şey mucize de olabilirdi. Mucizevi bir durumdu çünkü bu zaman diliminde annem cezaevinde, babam da mezarda değildi. Onların evlenmesinin nedeni annemin bana hamile kalmasıydı. Ana rahmine düşmeme sadece üç ay kaldığını anladığımda ise kendi doğumumu engellemenin nasıl olacağını düşünmeye başladım. Annemi cezaevinden, babamı da ölümden kurtarmanın tek yolu bu olabilir miydi? Belki de olabilirdi. Planını uygulamak için babamın arkadaşı Eflah'ın evine bir dadı olarak işe girmekse hayatımda verdiğim en kötü karardı. Bunu ona anlatmanın bir yolu var mıydı? Buraya ait olmadığımı, öyle bir uğradığımı anlatmanın bir yolu olmalıydı. Doğru insanı yanlış zamanda bulmak birine verilen en büyük ceza olmalı.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 8,319,397
  • Votes 697,395
  • Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.