Son fısıltılar Ülkede gittikçe tehlikeli olan bir hastalık hızlı bir şekilde yayılmaya başlamıştır. Ülkenin başlarının olduğu bir kurulun toplanmasıyla,bu hastalığın tedavisinin bulunması için bazı kişilerin feda edilmesi kararı alınmıştır ama bunu halkın dikkatini çekmeden yapmaları lazımdır. Bu yüzden en savunmasız grubu seçmişlerdir."Yetimler" Ülkedeki yetim çocukları her yıl belli bir yaşa geldiklerinde,gerekli kan testlerini yaparak tespit edip o çocukları kandırarak,kullandıkları bir sistem. "Çoğu kişi orayı özel bir müze zannederdi oysaki gerçekler bambaşkaydı , orası bir müzeydi evet ama özel bir müze değildiher yerde çığlık seslerinin olduğu ,bir sürü ruhun zarar gördüğübir ölüm müzesiydi. Duvarlarında tek bir yazının yazdığı ölüm müzesi" "Son fısıltılarınızın keyfini çıkarın ama üzülmeyin en azından ilk kez değerli olucaksınız" Biz 4 arkadaş, o gün her şeyden habersiz gülerek çıkmıştık o yetimhanenin kapısından,bir daha dönmemek üzere... "Aralarına birini sızdırmamız lazım ." Gülerek ona baktım Hayır bu sefer kurduğumuz oyunun içinde bizzat bizde oynuyacağız ama bu halimizle değil diyip ona güldüm . "Yetim ve zavallı Savaş Tuna ve Mert Köksal olarak giriceğiz oraya..." Çünkü yetimler sadece birbirini kabul ederler... -Ya bizde gerçekten onlara üzülürsek? -Üzülmek kalbi olanların yaptığı bir iş bizim değil. -Ya bizde bir kalbimiz olduğunu hatırlarsak Rüzgar!

Sude ilkokuldan beri kiloları yüzünden dışlanan bir kızdı. Bunu kafaya taktığı söylenemezdi, hatta önceleri hoşuna giderdi. Ta ki ortaokulda birisi yüzünden rezil olana kadar. O günden sonra Sude değişti ve bu sadece fiziksel bir değişim olmadı. Artık tam bir hırs makinesiydi ve bu hırs makinesinin tek ve en büyük tutkusu: Basketboldu. Okulun en başarılı basketbolcusu ve takım kaptanıyken, başka bir okuldan transfer olan Mert ona bambaşka duygular aşılamıştı. İntikam, rekabet ve en sonunda aşk. Potada Aşk Var adındaki ilk romandır. #1 süper #1 ilkdeneme

Doğa Türkiye'ye babasını görmek için gelmişti. Taki uçaktan iner inmez kaçırıldığını fark edene kadar . Ne yaşadığını anlamayacak kadar genç olan Doğa ve daha hayatının baharında, 24 yaşındaydı .Hayatının genç bir avukata bağlı olacağını bile bilir miydi ? Ya da bir mafya avukata. Onun için 2 seçim vardı Ya Avukat için ölecek , Ya da avukatı babasına anlatacaktı. Onlar yaşamak için ölenlerdi... -- "Sınırları aşıyorsunuz Avukat" dedim bunu söylememle dudağını büzdü , onun dudaklarını büzmesiyle yüzümde hafif bir gülümseme oluştu. "Sınırlar mı?" Dedi ve ekledi "Sınır diye biyşey mi kaldı ? " - Acaba Avukat kim ? -- "Yaşamak istiyorum" dedim "Seninle bir ömür yaşamak istiyorum Avukat. " Ve evet sevgili okuyucular sizce aşk nedir ? Bence aşk vazgeçilmez olmaktır, her ne kadar zorluklar olursa olsun savaşmaktır, Aşk tatlı gelir fakat Bi zaman sonra Aşkları için savaşan iki gencin hikayesi . - "Aramızdaki engeller " dedim "Avukat ya babam herşeyi öğrenirse ? Ya bizim aşkımıza engel olursa ? Ne yapacaksın? Dedim Gözlerime uzun baktı sonra dudaklarını araladı " Gerekirse seni kaçırırım Başkanına kızı... -

Karşımda sevdiğim adam vardı elinde silah tan alnıma doğrutmuştu o soğuk namluyu "Biliyorum o kızı sen öldürdün ! Bana yalan atma " dedi rüzgar ben sadece sustum yüzünde hayla siyah maske olan adam sadece şunu dedi "Tarafını seç ya darmaduman ya karaduman hangisi " Benim hayatım boyunca kimin olmuştuk annem ? Babam ? Yada daha doğrusu bir arkadaşım. Bu zamana kadar tek tabancayı ben ilk arkadaşlarım orda bana küçümser Bi şekilde bakarken karadumana baktım hepsinin yüzünde tebessüm vardı karşımdaki sevdiğim adamın sadece gözlerine baktım gözlerinde nefret ve kinden başka bise yoktu dilimden sadece "Ben o kızı öldürmedim ! Anlamıyorsunuz ve sen ne onlar hiç birinizi seçmiyorum." Bunu rüzgarın gözlerinin içine bakarak söyledim siyah maskeli adam bu sever rüzgara soruyu yönetti " Ya Alya yada Işıl seç bu sefer seçme hakkı sende rüzgar " dedi Rüzgar Bi bana baktı bir de Alya 'ya sonra tam gözlerimin içine baktı sanki onu anlamam gerektiğini , ona asla kızmamam gerektiğini söylercesine bakıyordu bu gözler "Alya " Ona dolan gözlerle baktım .... Sevdiğim adam beni değil başkasını seçmişti seven insan ucunda ölüm olsa bile sevdiği kadını seçerdi dimi yoksa onu aşkı bir hoşlantıdan mi ibaretti ... 04.12.2022 Başlangıç 25.02.2023

Zarin, kendini bulmak için ansızın bir yolculuğa çıkar, bu yolculuk onu tahmin edemeyeceği yerlere götürür. Yeni dostluklar, yeni başlangıçlar ile çevrili hayatında onu neler bekliyor olacak ? "Yıldızlardan daha fazla kelebeğim var, bir günlük ömürlerinin son saatlerinde hepsi. Biraz da umudum var, kendi hayatımın son demlerinde." Saat : Yıldızı insan geçe Konum: Gökyüzü treni

Tarih bölümünde okuyan Melek projesin tamamlamak için bi mağarada araştırma yapmak için gider ama işler istediği gibi gitmez........ Yazmaya başlandı: 3 Şubat 2023

Babalarının ölümünün ardından intikam peşine düşen Deniz ve Nehir beklenmedik olaylarla karşılaşırlar. İntikam hırsı aşklarının önüne geçecek mi?

Belkide kafamızın içindeki uğultular sandığımızın aksine gerçek ve bir o kadar çarpıcıdır! Bazen hayat hiç ummadığın yerlere çeker seni bulunduğun yerden alır ve buradan devam et der sana Bazen de hayat sadece elindekileri değil, içindekileri de alır senden Bazen düşünüyorum veya onu görüyorum bana sadece uzaktan bakıyor oysaki elimi uzatsam tutacakmış gibi....