okumadim
102 stories
İTAAT (+18) by lefazen
lefazen
  • WpView
    Reads 1,617,149
  • WpVote
    Votes 44,456
  • WpPart
    Parts 21
Ellerimi göğüslerimin üzerine kapamak, bacaklarımı birbirine geçercesine bastırmak ve kendimi tüm bunlardan sakınmak istiyordum. En çokta ondan... Bir tür bela gibiydi, vebaldi sanki. "Lütfen, lütfen beni rahat bırak." Beni yönetme düşüncesi bile korkunçken az sonra bunu yapmaya başlayacaktı. Belki de çoktan yapıyordu. Göğüslerimin üzerindeki ellerimi bileklerimden yakalayarak sertçe kafamın iki yanından yatağa yapıştırdı. Nefeslerim hızlanırken beyaz tenim gecenin ışığında parıldadı. Bileklerindeki baskısı azalırken ellerini yavaşça çekti. Gözlerindeki tehdit, gözlerindeki korkuyla yakın temastaydı. "Şimdi, ben seni rahat bırakacağım. Sense ellerini benim koyduğum yerden çekmeyeceksin." O itaat etmemi istiyor, oyunbozan... Bacaklarım birbirine yapışmış müsade etmezken, cezamdan korkuyorum. İtaatsizliğin bedelinin korkuttuğu kadar teslim olmanın ağırlığını kaldıramıyorum. Ellerim henüz aynı konumda. fakat az sonrasını kimse tahmin edemeyecekti. *** "Derler ki; bir kargayla göz göze gelirseniz, laneti ömür boyu üzerinizde olur." ***
NEFES (+18) by lzeynepclkl
lzeynepclkl
  • WpView
    Reads 4,556,907
  • WpVote
    Votes 172,352
  • WpPart
    Parts 60
Kardeşi Mert için gittiği bir barda seçtiği bir adamdan hamile kalmayı planlayan Duru'nun tek amacı doğacak olan bebeğinin kardeşine nefes olmasıdır. Duru amacına ulaşır fakat bilmediği şey ise seçtiği adamın karanlık dünyasıdır.
Bana Ait by mineselen
mineselen
  • WpView
    Reads 9,478,587
  • WpVote
    Votes 471,305
  • WpPart
    Parts 122
Yapmaya çalıştığım şeyin normal olmadığını ben bilmiyor muyum sanki... Her şeyin farkındayım. Sende gördün denedim Irmak... Sevdiğim adamla normal, sağlıklı, mutlu bir yuva kurmaya çalıştım. Her şey yolundaydı, ta ki... Özel durumundan dolayı çocuk sahibi olmak için yanıp tutuşan Pınar, en yakın arkadaşı Irmak ile plan yapıp, bunu uygulamaya karar verir. Hesaba katmadığı şey ise, seçtiği adamın yaptığı kurnazlığa uyanıp hem kendisinin hem de arkadaşının hayatını tamamen farklı bir boyuta taşıyacak olmasıdır...
Karatlı Gelini  #Wattys2016 by hazal-nidal200
hazal-nidal200
  • WpView
    Reads 2,090,954
  • WpVote
    Votes 91,349
  • WpPart
    Parts 49
Üniversiteye gitme hayali kurarken kendini bir anda beyaz gelinlikleri içinde bulan genç bir kız.Umutlarının paramparça olduğuna inanırken,hayallerine ket vurmasına neden olan nişanlısının düğüne bir hafta kala kaçıp gitmesi tekrar yeşertti umutlarını genç kızın.Ama nerden bilebilirdiki hayatın ona hiç adaletli olmadığını.Kurtulmak isterken aslında daha da kör bir karanlığa savrulduğunu... Ve hikayesinin kahramanının,kaçıp giden nişanlısının abisi olacağını... Hikayesinin kahramanını başkaları seçmiş genç bir kız;Sahra İstemediği bir hikayenin kahramanı olmaya zorlanan genç bir adam;Devran İki farklı hayat aynı hikaye...
ESARET   by LaleSarhan
LaleSarhan
  • WpView
    Reads 6,186,704
  • WpVote
    Votes 259,571
  • WpPart
    Parts 99
Ruhsuz bir adamla evlendim. Ruhsuz, duygusuz, gaddar, kaba ve insanlıktan yoksun bir adam... Artık Karahan konağında o ruhsuz adamla bir ömür geçireceğim. Ben beyaz gelinlikle annemin evinden çıkarken herkesin gördüğü gelinlik değildi, üzerimdeki... Kefenimdi... O gelinlik üzerimden çıktı ama kimsenin görmediği kefenim hâlâ üzerimde. Kimse görmese de ben görüyorum. Ben her gün öldüğümü sanırken, aslında o adamı gördüğüm gün öldüm ama bilemedim. Ben kim miyim? Hande İnanoğlu. Kerem Karahan'la evli, hayatı cehennemden daha cehennem sıradan biri... Çok sevdiğim arkadaşım Zehra'mın katkılarıyla.. Sonsuz teşekkürler NOT: TÖRE HİKAYESİ DEĞİLDİR!
Carpe Diem (Kitap Oldu) by SevsenAtaker
SevsenAtaker
  • WpView
    Reads 6,715,711
  • WpVote
    Votes 353,292
  • WpPart
    Parts 83
Simay, uzun yıllar boyunca içinde yaşatmış olduğu duyguların karşılığını alacağı günü beklerken hayal kırıklığı yaşar. Bu durumla başa çıkabilecek kadar güçlü bir kimliğe sahip olan Simay, hiç umulmadık şekilde hayatına girecek olan Burkay'ın gizemli yaşantısı yüzünden kendini bambaşka bir mücadelenin içinde bulur. Burkay, büyük bir özveri ile tırmandığı kariyerinin zirvesinden uğradığı ihanet sonucunda koparılır ve hayatını kendisinden çalınanları tekrar almaya adar. Geçmişinde yaşadığı ihanetin bilinçaltında örmüş olduğu demir parmaklıklar aşılmaz hâle gelmişken hayatına giren Simay, onun için yeni bir tehdit mi olacaktır yoksa hedefine ulaşabilmek için katılaştırdığı kalbini ısıtacak bir kıvılcım mı? Güçlü kalmayı hayatlarının temel gayesi hâline getirmiş bu iki ruh, karşı koymaya çalıştıkça birbirlerine daha çok çekileceklerdir. Hayata karşı mücadelelerini verirken, tarifsiz bir tutkuya dönüşen duyguları yüzünden kişiliklerinden taviz verecek, yürüdükleri dikenli yolu daha da tehlikeli hâle getireceklerdir. Carpe Diem'i soluksuz okuyacaksınız...
ESİR by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,710,891
  • WpVote
    Votes 508,862
  • WpPart
    Parts 69
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
ATEŞİN KOYNUNDA (KİTAP OLDU) by KadifeKelimeler
KadifeKelimeler
  • WpView
    Reads 1,961,453
  • WpVote
    Votes 115,991
  • WpPart
    Parts 46
Beni iyice tezgâha yaslayarak "Gülden," dediğinde "Bitti," diye tekrar ettim. "Unuttun mu? Aramızdaki her şey bitti?.." "O yüzden mi gözlerime öyle bakıyorsun?" diye sataştı bana. "O yüzden mi beni kıskandırmaya çalışıyorsun? O yüzden mi delirtiyorsun beni? O yüzden mi geceleri hayalimle orgazm oluyorsun?" "Sen..." "Söylesene Gülden, yetiyor mu?" Dudaklarını çenemde hissettiğimde gözlerim sessizce kapandı. "Söylesene," diye fısıldadı. "Söylesene Gülden, yetinebiliyor musun?" *** Alparslan Gündoğdu, karısını ve dört yaşındaki kızını bir yangında kaybetmiş ve yıllar sonra yeni bir başlangıç için her şeyi geride bırakarak İstanbul'a yerleşmişti. Geçmişin kötü hatıralarından kaçmak ve unutmak istiyordu ama kendini ansızın saçları ateşten bir güzele tutulurken bulmuştu. Gülden Seçkin, yemyeşil bakışları ve beyaz tenini çevreleyen kızıl saçlarıyla eşsiz bir güzellikti. Bazen sakar, bazen delidolu biriydi ve kendi sıradan hayatında her şey yolundaydı, ta ki sevgilisi tarafından aldatılana ve hiç ummadığı bir gece Alparslan Gündoğdu'yla karşılaşana dek... Kendini hiç tanımadığı bir adamın kollarına atarken bunun delilik olduğunu biliyordu, yine de o bakışlara karşı koyamayarak ona teslim olmuş ve işte o gece, her şey mahvolmuştu...
Kurt ve Kuzu by kalemciyazar
kalemciyazar
  • WpView
    Reads 4,839,051
  • WpVote
    Votes 279,011
  • WpPart
    Parts 73
Devrim Karaoğlu hayatımdaki yangını görüp de sessiz kalmayan ilk kişiydi. Beni sevmeyen, hatta bunu belli etmekten çekinmeyen komşum olan bu adam, yangınıma sessiz kalmamıştı. Belki de Devrim Karaoğlu haklıydı. O bir kurt ve ben bir kuzuydum ama Devrim Karaoğlu bu kuzuyu avlamak yerine koruyordu. "Benim için titreyen her nefesine yemin olsun ki, seninim.." ~ 28.07.19
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,505,859
  • WpVote
    Votes 545,760
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.