Okunacaklar
7 cerita
Arden'in Sillesi -ARA VERİLDİ- oleh Berraawdelisiben
Arden'in Sillesi -ARA VERİLDİ-
Berraawdelisiben
  • Membaca 1,959,983
  • Suara 95,941
  • Bagian 74
27 yıl sonra üvey evlat olduğunu öğrenen Yüzbaşı Arden, onca acıyı boşuna mı yaşamıştı? Peki şimdi ki hedefi neydi? Yeni (öz) ailesine bir şans vermeli miydi? Yoksa hiçbir şey olmamış gibi yaşamaya devam mı etmeliydi? Hep beraber göreceğiz, tabi isterseniz... -FİNAL OLDUKTAN SONRA DÜZENLENECEKTİR!-
DİLVAN (Kitap oldu)  oleh helin_q
DİLVAN (Kitap oldu)
helin_q
  • Membaca 4,514,774
  • Suara 9,770
  • Bagian 4
Tek davası okumak olan Avin Mirşad. Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad. "Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın." Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan. "Mezopotamya şahidim Avin. Hem gecem hem gündüzümsün. Sen benim gökyüzümsün." Herkesin bir yarası var. Güneş kadar yakıcı, gece kadar karanlık.
KALINTI oleh cerennmelek
KALINTI
cerennmelek
  • Membaca 2,669,826
  • Suara 111,616
  • Bagian 27
Psikiyatrist, karanlık kadar çekici ve zeki bir adam... Şizofren, öldürücü güzellikte bir kadın... Her şey çok normaldi ta ki kadının aslında şizofren olmadığını öğrenene kadar. Her şey karanlıktı, kanlıydı, tutkuluydu, acı verici, büyüleyici ve gerçekti. Bu aslında masal kadar inanılmaz ancak kırmızı kadar kızıl, siyah kadar karaydı.
Siyahın Çırağı oleh beyzazaydin
Siyahın Çırağı
beyzazaydin
  • Membaca 201,711
  • Suara 12,496
  • Bagian 8
"Sevgisiz büyüyen her çocuk, 'Seni seviyorum' diyen herkese inanabilecek kadar çocuk." derler. Hayatım geniş ve henüz çözülmemiş bir olay yeri gibiydi. Yaşanmamış çocukluğumun kanıtları sarı bantlarla çevirili alanda dağınık bir şekilde duruyordu. Bir yerde beyaz küçük oyuncak ayım, boğazına babamın intihar ettiği ip sarılı bir şekilde duruyordu. Diğer yerde renkli tokalar birbirine düğümlenmiş, yerin tozuyla kirlenmişti. Annemin saçımı taradıktan sonra onlarla bağlamasını hayal ederdim ama kırık tarakta tokaların hemen yanındaydı. Hiç uyumamı beklerken okunulmamış hikaye kitapları parçalanmış bir şekilde olay yerimin zeminini süslüyordu. İnsanlar acımasızdı, insanlar dışarıdaydı. Hayatımda ruhuma karşı işlenen bütün cinayetleri izliyorlardı ve beni dışlıyorlardı. "Senin annen deli!" "Senin annen seni öldürmeye çalıştı!" Sevgisiz büyüdüğüm kesindi. Ama 'Seni seviyorum' diyen hiç kimseye inanmazdım. Zaten birinin de bunu söylediği yoktu ama söyleseydi de bu cinayetlerin arasına aşk acısını da ekleyemezdim. Belki de olay yerime dışarıdan bakmak yerine bana yardım etmeye kalkışmış Barlas'ı hayatımdan çıkarmam bu yüzdendi. Kendime ayıracak vaktim yoktu. Ben sadece benden alınan kardeşimi yetiştirme yurdundan kurtarmak için gereken parayı bulacaktım. Bunun için bir hırsızlık çetesine katılıp, Siyahın Çırağı olmam gerekse bile.
Yalancılar ve Yabancılar oleh emregul_
Yalancılar ve Yabancılar
emregul_
  • Membaca 3,395,319
  • Suara 165,587
  • Bagian 43
Her insan bir yalancıdır. Her insan bir yabancı... Bize öğretileni yapar, bir yalanı yaşarız hayat boyu. Vakti geldiğinde ise yalan hayatlarımıza yabancılaşırız. İsteyerek ya da zorunda kalarak... Biz zorunda bırakıldık ve her şey o gün başladı. Hayatlarımıza yalan o gün bulaştı. Ya da biz öyle sanıyorduk. Biz kim miyiz? Bizler yabancıyız. Belki biraz da yalancı...
KARADUT oleh Mainliae43
KARADUT
Mainliae43
  • Membaca 228,396
  • Suara 11,561
  • Bagian 46
Tehlikeli adım sesleri kulaklarımda yankılandı. ''Bu kadar kötü bir canavar değilim. Sen hiç Adem'i suçladın mı?'' Kaşlarımı çattım sorduğu soruyla. Bir adım daha bana yaklaştığında sıcak nefesi dudaklarıma vurdu. Gözleri gözlerimden ayrılmazken yüzünü biraz daha yüzüme yaklaştırdı. ''O yasak meyveyi yemesinin nedeni aslında Havva'nın sözleri yüzündeyken onu suçlayamazsın.'' Yaşadığımız fırtınaya bir benzetme yaptığını anladığımda bir adım uzaklaşmak için geri çekilmiştim ki belimden kavramasıyla beni göğsüne bastırdı.