Mahalle
17 stories
Şehreküstü | Tamamlandı by yericeryazar
yericeryazar
  • WpView
    Reads 524,015
  • WpVote
    Votes 29,799
  • WpPart
    Parts 40
"Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar. Ve yine yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar. Ve sırf dardı diye kafalar düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik. Sarılmak yakar bizi deyip aşkı hep uzaktan sevdik." - "Kaybettim ben!" Diye bağırdı acıyla. "Girdiğim her savaşı kazanan ben sana kaybettim! Aklımı kaybettim senin aşkından, kalbimi kaybettim bu yolda. Kendimi kaybettim ulan kendimi!" Bana doğru bir adım atınca ister istemez geriye doğru gittim. "Şimdi git dersen siktir olur giderim. Ama sana yemin olsun bu son olur Gökçen. Duydun mu? Şimdi gidersem bir daha asla gelmem." Sertçe yutkunup gözlerine baktım. "Git." Gözlerinde ki hayal kırıklığını gördüm. Gözbebeğinde ki ışık yavaşça söndü sanki. "Eyvallah." Dedi çaresizce ve arkasını döndü. Ömer Kartal hiç gelmediği birine gidiyorum demişti. Ve Şehreküstü hiç gelmemiş birinin gidişine şahit olmuştu.
ONA DELİ (ARA VERİLDİ) (Mahalle HİKAYESi) by 1Sakinlik
1Sakinlik
  • WpView
    Reads 916,945
  • WpVote
    Votes 42,343
  • WpPart
    Parts 42
+18 ve cinsel ögeler içerir... Annemin söylediği sarmaları da alarak ayağıma terliklerimi giyip karşıdaki eve ilerledim. Bahçeyi geçerek evin kapısına vardığımda kapı açıktı, yinede bir iki kez tıklattım ama kimse açmadı. Neredeyse her gün geldiğim bu eve girip girmemekte kararsız kalsamda açık kapıyı aralayıp içeri girdim. Koridoru ilerlerken gelen seslerle tam mutfak kapısında öylece kalakaldım. "Bana niye haber vermiyorsunuz anne! Kafayı mı yedirteceksiniz bana siz" "Oğlum bir şey yok dedim ya sana. Komşumuzun kendi meseleleri bizde yanlarında olduk o kadar. Aaa yeter ama." "Ne komşusu anne, zaten gidip evi deli kızın tekine kiraya vermişsin ne olduğu belli değil. Akılsız mı? katil mi? Kaçığın biriyle mi uğraşıcaz birde?" "Yağız! Ne biçim konuşuyorsun sen!" ☆♡☆ "Yağız..." adını söylemem bir ikaz ya da uyarı değildi. Daha çok istem dışı bir şekilde heyecanla çıkmıştı dudaklarımdan ismi. İsmini duyunca bakışları iyice harlandı ve son noktadaymış gibi hızla atılıp dudaklarıma kapandı. Daha öncede öpmüştü beni evet Ama bu öpüşü başka... bambaşkaydı... Dudakları aç bir hayvan gibi dudaklarımı kavrıyor beni dumura uğratıyordu. Daha önce hiç yaşamadığım bu his bacaklarımın dermanını alarak titremelerini sağladı. Dudakları alt dudağımı emip üst dudağıma geçiyor daha sonra aynı işlemi her ikisinede uyguluyordu. Yaşadığım yoğunluğa dayanamayıp ilk kez ona karşılık verdim. Ellerim uzanıp boynuna dolandı ve parmak uçlarımda yükselerek başımı yana yatırdım. Dudaklarım onu taklit ederek alt dudağını kavrayıp ağzımın içine yuvarladı. Bu hareketim Yağız'a bir bıçak saplamışım gibi acıyla inlemesini sağlayınca korkarak geri çekilmek istedim ama bırakmadı...
Pembe Düşler Mahallesi  by dreamonde
dreamonde
  • WpView
    Reads 2,935,480
  • WpVote
    Votes 142,882
  • WpPart
    Parts 56
Bir insana ne zaman aşık olursunuz? Çocukken, o gol atmak istediği için onun yerine kaleye geçtiğinizde mi? Yoksa, saatlerce beklediği salıncak sırasını size verdiğinde mi? Hazal, bu sorunun cevabını biliyordu. Fakat cevabı bilmesi gereken kişi, o değildi. * * "Eğer istediğin şeyin peşinden gitmezsen ona asla sahip olamayacaksın. Eğer sormazsan cevap hep hayır olacak. Eğer adım atmazsan, hep aynı yerde kalacaksın."
Başı Yok Sonu Çok by rosloveros
rosloveros
  • WpView
    Reads 8,427,216
  • WpVote
    Votes 343,896
  • WpPart
    Parts 85
Bu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır. ●○●○● "Beni sokmaya çalıştığın kalıpta olmadığımı sen de ben de gayet iyi biliyoruz." Ne kast ettiğini gayet net anlamıştım sanırım. Ona sürekli abi dememi kast ediyordu. "Üstelik ben de seni uzun süredir o kalıpta görmüyorken," gözlerimin tam içine bakarken kısık sesle tamamladı cümlesini. "Birbirimizi kandırmanın alemi yok." Bir elini başımın yanındaki duvara yaslayıp iyice sokuldu bedenime. "Ya sen yanlış görüyorsan, ben seni tam olarak o kalıpta görüyorsam?" Yüzünü boyun girintime yaklaştırmasıyla elini yaslamadığı taraftan duvar ile arasından çıkmak için hamle yaptım. Diğer elini de duvara koyarak engel oldu bana. "Senin aksine bedenin o kadar dürüst ki Betül, inkar etmelerinin hiçbir önemi yok artık." Ellerimin her ikisini de ince gömleğin altındaki sert bedenine bastırarak kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Milim kıpırdamadı tabi ki. "Yanlış görmüşsündür." Başını boyun girintimden çıkardı. Dudaklarını aniden anlıma bastırdığında şok içinde kaldım öylece. Ani hareketiyle kapanan gözlerimi bir süre sonra dudaklarını anlımdan çekse de açmadım. "İnkar etmekte serbestsin Betül ama ben az önce adımın yazılı olduğu yere dudaklarımı bastırdım," demesiyle daha sıkı kapadım gözlerimi. Sonra beni öylece bırakarak koridorun sonundaki odasına girdi, gözlerimi açmasam da uzaklaşan bedeninden ve kapı sesinden anladım. Elimi anlımda gezdirirken şapşal gibi gülümsedim kendi kendime. Annem hep kaderimizin avuç içimizde yazdığını, alnımızda da kaderimizdeki adamın adının yazılı olduğunu söylerdi. ○●○●○● #Genelkurgu 5# 24 Temmuz #Romantizm 5# 15 Ağustos #Aşk 4# 11 Ekim #Gençkurgu 5# 21 Ekim #Mizah 1# 27 Ocak
+19 more
ALTINDAĞ MAHALLESİ by cokkonusanpapatya
cokkonusanpapatya
  • WpView
    Reads 6,597,182
  • WpVote
    Votes 250,436
  • WpPart
    Parts 41
Yavuz abi, topuzumdan firar eden saçımı okşayarak kulağımın arkasına ittirdi. Ilk defa bu kadar yakındık ve ilk defa saçlarıma dokunmuştu. Bu hareketi yutkunmamı sağladığında merhem sürmeyi bitirdiğim elini bırakıp kullandığımız eşyaları tekrar kutuya koymaya başladım. "Sinan'ı gerçekten seviyor musun?" Yavuz abinin sorduğu sorudan sonra hareketlerim dondu. Afalladım. Aptalın tekiydim! Hani ben bu adama yaklaşmayacaktım. Anlamıştı işte! Ne diyecektim şimdi ben? "Yavuz abi-" "Merak etme kimseye söylemem!" Dediğinde sesi o kadar sinirli çıkmıştı ki bir anlık gafletle yüzüne bakmıştım. Aramızdaki yakınlık beni daha çok germeye başladı, bakışlarındaki donukluk üşümem için yeterliydi. Siyah sakallarının altındaki çenesi daha çok gerilmeye başladığında ela gözlerini gözlerimden çekti.
KARADAĞ MAHALLESİ  by benimanliyemcnm
benimanliyemcnm
  • WpView
    Reads 176,410
  • WpVote
    Votes 5,774
  • WpPart
    Parts 39
"Git artık git! Gizlice eve girdiğin yetmiyor, bir de hala bir şeyler için ısrar ediyorsun. Polat abi... Allah aşkına ne sen söyledin, ne ben duydum. Bunu kimsenin duymasını istemiyorum. Bu konu burda bitiyor." Polat abinin gözleri kızarmıştı. Yine sinirlenmişti muhtemelen ama benim yapacak bir şeyim yoktu. Ellerini yumruk yaptığını farkettiğim de olası bir sıkıntıdan ve onun saçma hareketlerini görmek istemediğimden dolayı hemen onu kapıya doğru itip bir şey demesini beklemeden kapıyı üstüne kapatmıştım. "Senin bu 'kimsenin duymasını istemiyorum' dediğin sevda var ya... ben eğer sen evet desen, bütün dünyaya bile duyurmaya hazırım." Tam gideceğim sıra da kapının ardından seslenmesi ile ben de onun duyabileceği ton da tahammülsüz sesimi ona duyurmuştum. "Ben evet demeyeceğim ama!" "Canın sağolsun..." ...
KÜSKÜN RÜZGÂRGÜLÜ | Mahalle Hikâyesi by heceligece
heceligece
  • WpView
    Reads 338,806
  • WpVote
    Votes 26,682
  • WpPart
    Parts 11
Bir mahalle, dostluklar, yaralar ve sevdalar... Meyra Alpkara; her şeyini dansa adamış, çiçekleri ve onlarla konuşmayı delicesine seven kıpır kıpır, genç bir kızdı. Her düşüşün hayatın daha dik ayağa kalkabilmemiz için yarattığı bir fırsat olduğunu düşünecek kadar da hayata bağlıydı. Fakat hayat her zaman, herkese karşı nazik davranmazdı. Meyra, bir gece öyle bir düşüş yaşamıştı ki tüm ezberleri bozulmuş, canı acımıştı. Canı çok acımıştı. Ama en önemlisi kalbiydi... Bir kalp, kambur kalabilir miydi? Onun, o akşam kalbi de kambur kalmıştı. Cihangir Alakurt ise, gidişiyle ardında bıraktığı bu kambur kalbe daha ne kadar kıyabilecekti? Bir gidiş... Hayır, bu bir terk ediş. Peki bir terk ediş, sizden en fazla ne alabilirdi?
ZAHİR | MAHALLE by lullabyendless
lullabyendless
  • WpView
    Reads 369,081
  • WpVote
    Votes 11,899
  • WpPart
    Parts 30
Sevdiğinde gözü önünü göremeyenlerdendim. Bundandır ki aldatıldığımı isteme merasimimde öğrenmiştim. Daha doğrusu kabul edebilmiştim. Sevdiğim adam beni en yakın arkadaşımla aldatmıştı. Yıkıntılarımı onardığım bir buçuk yılın ardından tekrar karşı karşıya geldiğimizde umulmaz bir işe kalkıştım. Bir yalan söyledim. Yalanıma ise en olmayacak kişiyi ortak ettim. Devrim Karasu'yu. ... "Beni ne sanıyorsun sen?" Sesinde hafif alaylı bir tını vardı.Kaşları çatık değildi, yüzünde herhangi bir şaşkınlık yoktu. Öfkeli olup olmadığını kestiremiyordum. Ağzımı açmama izin vermeden konuşmasına devam etti. "Oradan bakınca nasıl görünüyorum? Dur ben söyleyeyim." Merakla ağzından dökülecek sözleri bekliyordum. "Eski sevgilini kıskandırmak için kullanabileceği bir oyuncak." söyledikleriyle afalladım. Geri çekildim bir parça. Sözlerini aklımda irdelemeye başladım. Onu kullandığımı düşünüyordu, hem de Yavuz için. Ama benim o yalanı söylerken öyle bir amacım yoktu. Ağzımı açtığım an konuşmaya başladı. "Bıkmadın mı o itin peşinden koşmaktan?"
Elzem: Leyla Gecesi by humeyraao
humeyraao
  • WpView
    Reads 1,190,786
  • WpVote
    Votes 109,618
  • WpPart
    Parts 31
"Leyla!" Günlerin yer değiştirdiği o saatlerde, gecenin en karasında, bir ruhun kilitli kalmış sokaklarındaydık. "Burada ne arıyorsun?" Başkası için kül olan bir yüreğin yeniden yanacağını düşünmezdim ona kadar. Sigaranın külünün düştüğü zeminde ayağının ucuyla geçmişin izlerini sildi sanki. "Seni tanıdığım o günden beri açılan kapıların, çıktığım yolların sonu hep sana varıyor." Bir tebessümün kıyısında var olup orada yok oldum. "Belki benim de çıkmazım sensin. Leyl'im, Leyla'm, gecemin karanlığı, çıkmazım..." Onun kurduğu anlamların benim cümlelerimin üzerini örttüğünü hissettim. O çıkmazda onunla kalmaya gönüllü gibi "Benden ne istiyorsun?" Diye sordum. "Seni." Dedi. ... Leyl... Leyla... Gece saçlı güzel kadın...
Yeldeğirmeni Mahallesi by duyguzlha
duyguzlha
  • WpView
    Reads 934,127
  • WpVote
    Votes 36,185
  • WpPart
    Parts 25
"Tam on üç yıl önce bugün kendimden yaşça küçük bir kızın beni öpmesiyle kalbim mühürlendi benim." "Bir kenarda günden güne güzelleşerek serpilerek büyümesini bekledim.O öylece her şeyden habersiz büyürken ben her gün sevdamın altında küçüldüm.Bu aşkımdan utanmaktan değildi.Küçüktün be kızım.O kadar kırılgandın ki bu yüzden sustum.Aklını bulandırmak istemedim.Gün olurda başkasını seversen diye her gün kendimi hazırladım." Bardağını getirip elimde tuttuğum ancak içmeye cesaret edemediğim bardağımın altına yavaşça vurdu.Bunun anlamını biliyordum. "On üç sene oldu.Çocukluğumu gençliğimi yoluna sereli tam on üç sene oldu.Sevdamın yanlış olduğunu düşündüğüm dönemler de bile gözüm senden başkasını görmedi.Senin de gözlerin beni." Cesaret benim yaptığım mıydı?Sayılırdı ancak senden haberi bile olmayan bir çocuğu senelerdir sevmek çok daha büyük cesaretti. "Hikayeye göre adam,kadını çok seviyor, sevdikçe ruhu büyüyor,ruh eve sığmıyor." ** Mahalle kurgusudur! 15.05.2020'' ** Okuyucuma! Şiir diye Bir ömür tüketerek yazdıklarım İki saatte okunuyor Bundan ucuz ne olabilir Havadan başka? Erdem Bayazıt