❤️‍🩹
29 stories
Yedinci Nota || Yarı Texting by writtenbywndasly
writtenbywndasly
  • WpView
    Reads 59,037
  • WpVote
    Votes 5,569
  • WpPart
    Parts 16
Okuldaki herkesin shiplenebildiği bir site kuran Hilal, bir süredir platonik olduğu çocuğun ismini siteye eklemez. Site okulda fazla popüler olmaya başlayınca bu durum çocuk tarafından da fark edilir ve kızın anonim hesabına yazar. "İsmim Hilal bu arada, küçük olmayan Hilal. Ben seninkini biliyorum ama usulen yeniden söyleyebilirsin." "Peki Hilal, küçük olmayan Hilal. Ben Pars Ege ama arkadaşlarım genelde bana Yener der." Modern Külkedisi Masalı.
THALRON: ADANMIŞLAR by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 64,112
  • WpVote
    Votes 7,091
  • WpPart
    Parts 4
Seneler... Seneler sonra, dünya, nefes almanın bile zarar verdiği geri dönülemez bir felaketle sarsıldı. Ve hiçbir şey aynı kalmadı. Milyonlarca insan öldü, geriye kalanlar ise hayatta kalmak için dünyalarını yeniden kurmak zorunda kaldı. Burada doğmak ve ölmek yasaktı! Kuzeyin en uç noktası, gecenin aylarca hüküm sürdüğü o yer kuruldu. THALRON! Ve insanlar dört sınıfa ayrıldı... Din İnsanları, Asiller, Tüccarlar ve Köksüzler... Fakat yarattıkları dünya onları daha da büyük bir felakete sürükleyecekti. Çünkü duygular yok edilemezdi: Güç, Savaş, Tutku, Aşk, İhanet, İntikam, Fedakarlık ve Kader... Kaderle savaşmak mümkündü ama kazanmak asla. Çünkü kader çoktan kararını vermişti.
ARDIÇ  (KİTAP OLDU) by UMAY_6
UMAY_6
  • WpView
    Reads 1,906,080
  • WpVote
    Votes 89,723
  • WpPart
    Parts 48
Kana bulanmış hatıralar, kanadı kırık kuşlar, üzeri yalanlarla süslenmiş sırlar, kalbi hasta kadınlar ve kırık pusulalar. "Sen benim pusulamsın İzgi. Ben seni kaybedersem yolumu kaybederim." ... Heyecanla gülümsediğinde sandalyeden atladı ve bana doğru koştu. "Teyze!" Dedi neşeyle bacaklarıma yapışırken kafasını kaldırıp bana baktı. "Bitti mi oyun?" Diye sordu merakla. Keskinin yere çömelen heybetli bedeni ayaklandığında ağır hareketlerle bana doğru döndü ve ona doğrulttuğum silahımın namlusuyla karşı karşıya geldiğinde hareketleri durdu. Kalbimi saran pamuk ipliği çözüldü. Ruhuma karışan karanlığının emaresi kalmadı içimde. Kara gözlerinde bir yıkım meydana geldi. "Bitti." Dedim titremememesi için üstün bir çaba sarf ettiğim buz gibi sesimle. Kara gözlerindeki ifade hayattayken cehennemi yaşamama sebep oldu. 02/03/24 KİTAPTA +18 SAHNELER MEVCUT OLACAKTIR! BİLGİNİZE!
RASTLANTI by loveebooklovee
loveebooklovee
  • WpView
    Reads 43,407
  • WpVote
    Votes 2,419
  • WpPart
    Parts 17
"Rastlantı dünyanın en eski ilahi gücüdür, birine rastlamanız bazen bir ödüldür bazen de bir ceza." Jean Bayudrillard Beş yıl önce yaşadığı zorluklar nedeniyle ülkeyi terk eden İzem Karahan, bir gece ansızın gelen bir telefonla babasının rahatsızlandığını öğrenir ve apar topar ülkeye geri döner. Babasının yoğun isteği ve ısrarı üzeriyle onun yerine bir toplantıya katılır. Ancak bilmediği bir şey vardır; Masada oturan liderlerden birisi yüzüstü bırakıp gittiği kocasıdır. Vural Demir Sezer'dir. Hayatında daha önce hiç yaşamadığı kadar adrenalini, heyecanı, şoku, sevinci ve mutluluğu bir anda yaşayacak olan İzem Karahan peşine gölge olarak takılan geçmişten habersizdir. Annesinin bir kez bile elini tutmadığı İzem Karahan bu yolda kendine tutunacak bir dal arar. Ancak Vural ona tutunacak bir dal değil, ağaç olur. Annesi tarafından eli hiç tutulmamış, babası tarafından saçı hiç okşanmamış kız çocuklarına...
ÜZÜM BUĞUSU by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 1,882,868
  • WpVote
    Votes 118,662
  • WpPart
    Parts 32
Sene 1992, ülke sağ ve sol çatışmasının izlerini hâlâ taşıyorken henüz yoluna girmiş bir düzen yoktur. Bu çatışmanın içerisinde aynı evde doğup büyümüş olan Firuze ve Ecevit birbirlerinin tek ve en sevdiği oyun arkadaşıdır. Yetişkinlerin kavgalarının ötesinde, boya kalemleri ve oyunlarıyla büyüyen iki çocuğun doğarken beraber yazılan hikayeleri; bir doğum gününde sert bir silgiyle silinir, hiç var olmamış gibi koparlar birbirlerinden. Silgi yazıyı siler, kağıdı hırpalar ve Ecevit bir ailenin avucunun içinde yok edilir. Suçlar ve cezalar. Cezaları yalnızca suçlular mı çeker? Silgi yazıyı siler, leke bırakır ve Firuze en sevdiği oyun arkadaşını kaybeder. Suçlananlar ve cezalandırılanlar. Suçlular sadece yetişkinlerden mi çıkar? Firuze Akın ellerinde fırçalar, karşısında tablolarla yıllardır oyun arkadaşını beklemektedir. Seneler sonra aynı sayfa açılır, silgi de kalem de tek kişinin eline düşer. Ali Ecevit Tarhan, yazıp silmek için yok edildiği o yere geri döner. *** "Firuze sen benim çocukluğumsun," Gözleri derin bir şefkatle bana bakıyordu. Konuşan Ecevit'ti. Onu evvelden tanıyordum. Gözlerindeki şefkat avucunun içine düştü, un ufak edildi. "Firuze sen benim çocukluğumun katilisin," dedi acıyla, nefesini keskin bir bıçak kesti, o bıçağı ben tuttum sandım. Konuşan Ali Ecevit Tarhan'dı. Onu yeni tanıyordum.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,136,524
  • WpVote
    Votes 721,244
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
MİNEL by Imposiblety
Imposiblety
  • WpView
    Reads 1,792,500
  • WpVote
    Votes 112,822
  • WpPart
    Parts 35
Sert, kavgacı, kaba saba, ailesine bile pek gülmeyen bir adam 3 yaşında bir kızı olduğunu öğrenirse ne olur?
MÜJGAN  by nhll__
nhll__
  • WpView
    Reads 612,541
  • WpVote
    Votes 33,281
  • WpPart
    Parts 37
🥀💔 "Ben gidiyorum Berfan. Bir daha dönmemek üzere gidiyorum." Kelimeler ağırdı, nefesi düzensizdi. Kalbinin çarpıntısı, göğsünü sıkıştırıyor, nefes almasına bile izin vermiyordu. Boğazındaki düğümü yutkundu ve ekledi. "Tek başıma." Sonda vurguladığı tek nefeslik cümle, bir bıçak gibi Berfan'ın içine saplandı. Yüreğini burkan bir sessizlik çöktü aralarına. "Biz!" diye haykırdı Berfan, gözleri koca bir çığlığı içinde tutmaya çalışırcasına parlıyordu. O tek kelime, yıkılan gururunun enkazında can çekişirken, ayaklarının altına batıyordu sanki. Ama umursamadı, acısını hiçe saydı. "Biz diye bir şey yok. Unut olanları." Acımasızca savurdu bu cümleyi Yusuf Karahan. Sesinde soğuk bir keskinlik vardı. O soğukluk, Berfan'ın içine işledi, iliklerine kadar titremesine sebep oldu. Gözleri kararmıştı. İçindeki öfkeyle birkaç adım attı ve göğsünden sertçe itti. Yusuf'un bir anlığına sendelemesine aldırmadan, gözyaşlarıyla harmanlanan sesiyle haykırdı: "Ne demek yok! Allah'ın cezası, ne demek 'biz' diye bir şey yok?" Nefesi düzensizdi, göğsü hiddetle inip kalkıyordu. "Dün gece... Dün gece benimle birlikte oldun sen!" derken sesi çatallaşmış, titremesi öfkeyle gölgelenmişti. "Sabah gittiğinde 'geleceğim' dedin... Ne değişti, hı? Söylesene, ne değişti de yine benden vazgeçtin?" 🥀 "Göreceksin!" diye tısladı, sesi zehir gibiydi. İki parmağının tırnaklarını birbirine bastırarak devam etti. "Gün gelecek..." Her kelimesi bir intikam yeminiydi. "Seni şu kadar sevmem için bana yalvaracaksın." Baş parmağıyla işaret parmağının arasındaki incecik boşluğu gösterdi. Gözleri, karşısındaki adamı delip geçecek gibi parlıyordu. "Ama ben o gün..." dedi, sesi alaycı bir acıyla titreyerek. "Bırak sevmeyi, senin yüzüne dahi bakmamak için ölmeyi tercih edeceğim!"
KAYIP YANSIMA by DilaraKeskin2
DilaraKeskin2
  • WpView
    Reads 125,633
  • WpVote
    Votes 10,587
  • WpPart
    Parts 12
Akyazı'da sırlar, hiçbir zaman sır olarak kalmaz. * 18 yaşındaki Mira Altınok ikiz kardeşinin aksine kural tanımaz, asi bir kızdır. Yaşadığı bir hayal kırıklığı sonucu doğup büyüdüğü Akyazı kasabasını terk etmek zorunda kalmıştır. Yaklaşık bir yıl sonra kasabaya geri döndüğünde karanlık zamanların geride kaldığına olan inancı tamdır. Ve sonra günlerden bir gün, bir katilden bilmeceler almaya başlar. * Lina Altınok ailesinin pırlanta çocuğudur. Kusursuzca piyano çalabilir, derslerinde her zaman başarılıdır, herkese karşı kibardır, kendi gibi popüler bir erkek arkadaşı vardır. Hayatı tam anlamıyla mükemmeldir. Ailesinin ona koyduğu kurallara her zaman uymaktadır. Biri hariç: kasabanın en zengin ailesinin serseri oğlu Egemen'den uzak durmak.
Al. Ver. by oylesineyaziyorum8
oylesineyaziyorum8
  • WpView
    Reads 156,020
  • WpVote
    Votes 8,369
  • WpPart
    Parts 38
Abiler hikâyesi... Dört kardeşin en küçüğü, Hilal, onun hikâyesi bu. İki abisi, bir ablası, anne ve babası ile yaşadığı evden bir parça bu hikâye; Hilal'in hüzünleriyle harmanlanmış bir hikâye. Keyifli okumalar dilerim...